Depremzede çocukların tarikatlara verildiği iddiası büyüyor!

Kahramanmaraş merkezli 7.7 ve 7.6’lık iki depremde, ailesini kaybeden çocukların tarikatlar tarafından alıkonulduğu iddia edildi. Çocuklar ve Kadınlar Derneği konuyla ilgili suç duyurusunda bulunurken CHP’li ve HDP’li vekiller ise konuyu TBMM’ye taşıdı. İddia giderek büyürken Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık’tan konuya ilişkin açıklama geldi.

CHP Ankara Milletvekili Yıldırım Kaya, 6 Şubat’ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli iki büyük depremin ardından, depremde anne, baba ve yakınlarını kaybeden çocukların çeşitli dernek, cemaat ve tarikatlarca alınarak başka illere götürüldüğü iddiası üzerine TBMM Başkanlığı’na soru önergesi verdi.

Kaya’nın Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Deya Yanık’a yönelttiği sorular şöyle:

Devlet koruması altında olması gereken çocuklar, iddia edildiği gibi çeşitli dernek, cemaat ve tarikatlarca alınarak başka illere götürülmüş müdür? Hatay Antakya’dan 20 çocuğu İstanbul’a getirerek Beykoz Serkent Sitesi’ndeki evlere kim/kimler yerleştirmiştir? Hangi kurum ve kuruluşlar izin vermiştir? Beykoz Serkent Sitesi’ne götürülen kimsesiz çocuklar devlet korumasına alınmış mıdır?

Devlet koruması altında olması gerekirken çeşitli dernek, cemaat ve tarikatlarca kaç çocuk başka illere götürülmüştür? Çocukların çeşitli dernek, cemaat ve tarikatlarca alınarak başka illere götürülmesine kim/kimler ya da hangi kurum ve kuruluşlar izin vermiştir?

Çeşitli dernek, cemaat ve tarikatlar, hangi kanuna göre deprem bölgesindeki çocukları alarak başka illere götürmüştür? Deprem bölgesinde kaç çocuk anne ve babasız kalmıştır? Deprem bölgesinde kaç çocuk refakatsiz kalmıştır? Deprem bölgesinde kaç çocuk hayatını kaybetmiştir?

Deprem bölgesinde kaç çocuk yaralanmıştır? Deprem bölgesinde kaç çocuk kurum korumasına alınmıştır? Çocukların şehir dışına götürülmesine izin verenler ve götürenler hakkında bakanlığınızca bir işlem başlatılmış mıdır?

YANIK ‘YALAN’ DEDİ

Hürriyet yazarı Abdulkadir Selvi’ye konuşan Bakan Yanık, “Refakatsiz çocukların cemaatlere, tarikatlara verildiği iddiası var. Bu konuda ne diyorsunuz?” sorusuna şu yanıtı verdi:

“Yalan. Çok net, çok net yalan. Büyük yalan. Bakın, ilk günden itibaren hangi aşamada, ne tür çalışmaları yaptığımızı düzenli olarak kamuoyuyla paylaşıyoruz. Refakatsiz çocuklarımızı, depremzede çocuklarımızı, ebeveyni olmayan yahut ebeveyninin şu anda bakım ve gözetimini sağlayamayacağı çocuklarımızı doğrudan doğruya kuruluşlarımıza alıyoruz. Bakım ve gözetimini biz yapıyoruz. Hatta koruyucu ailelik talepleri biliyorsunuz çok yoğun. Yani bir hafta içerisinde 310 bin koruyucu aile başvurusu var. Bunun için bile çıktık dedik ki, kim olursa olsun gerekli incelemeyi ve değerlendirmeyi yapmadan bu çocuklarımızı veremeyiz. Ailelerini bulmadan, kimliklerini tespit etmeden çocuklarımızı koruyucu ailelere teslim edemeyiz.

Bu kadar hassasiyet gösterirken, bu kadar dikkat gösterirken cemaatlere, vakıflara, şunlara, bunlara verildiğinin söylenmesi çok kasıtlı. Çok açık söylüyorum, hiç kimse kusura bakmasın, bu kadar hassas olduğumuz bir konuda milletin sinir uçlarıyla oynamanın alemi yok. Biz bu çocukların ailelerine dönmeleri için uğraşıyoruz. Biz bu çocukların bu yaşadıkları büyük travmayı atlatmaları için uğraşıyoruz. Biz bakın 40 küsur bin kayıp verdik. Böyle bir zamanda toplumun hassasiyetleri üzerinden birtakım siyasal sonuçlar almaya çalışmak en iyi ifadeyle insafsızlıktır, vicdansızlıktır, kimse bunu yapmasın. Eee kaldı ki çocuklarla ilgili hassasiyetimizi de paylaşıyoruz. Gönüllü desteğe, her türlü katkıya Bakanlık olarak da açık olduğumuzu ifade ediyoruz ama kalkıp da hiçbir gerçek tarafı olmadan bu tür iddiaların ortaya atılması gerçekten çok yakışıksız.”

Bakanlık İHH’yı doğruladı! Çocuklar “sığınmacı”