Demirtaş’ın avukatı: Karara krizi fırsata çevirebileceklerini düşündükleri anda uyacaklar

Yayın tarihi: 26 Aralık 2020 Cumartesi 12:00 pm - Güncelleme: 26 Aralık 2020 Cumartesi 4:25 pm

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) Büyük Daire’nin ‘derhal tahliye’ kararını verdiği eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın avukatı Mahsuni Karaman, Türkiye’nin karara uymadığı takdirde Avrupa Konseyi’nden atılabileceğini söyledi. Karaman, “AİHM’in Demirtaş kararına uyacaklar. Uymak zorundalar. Fakat öyle sanıyorum ki, krizi fırsata çevirebileceklerini düşündükleri anda bunu yapacaklar” dedi.

AİHM Büyük Daire, yaklaşık dört yıldır tutuklu bulunan Demirtaş’ın ifade özgürlüğünün, özgürlük ve güvenlik hakkının siyasi nedenlerle ihlal edildiğine ve derhal tahliye edilmesine hükmetmiş, Türkiye’ye kararı uygulamaktaki yükümlülüğünü hatırlatmıştı. AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan kararı ‘ikiyüzlülük’ olarak niteleyip Demirtaş’ı suçlu ilan ederken, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ise “Anlamı olmayan, boşlukta bir karar” ifadelerini kullandı.

Gazete Duvar’dan İrfan Aktan’a konuşan Selahattin Demirtaş’ın avukatı Mahsuni Karaman, AİHM Büyük Daire’nin kararın, mahkemenin kesinleşmiş hükmü olduğunu hatırlatarak, “Türkiye’nin bu karara karşı hukuken üretebileceği hiçbir argüman yoktur. Hukuki süreç tamamlanmış, bitmiştir. Bundan sonraki siyasi süreç olacaktır” dedi.

“TÜRKİYE NİTELİKLİ TAKİBE ALINACAK”

Demirtaş birkaç güne tahliye edilmediği takdirde Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’ne başvuracaklarını ifade eden Karaman, bunun ilk toplantıda gündeme alınacağını ve bu aşamadan sonra kararının uygulanması konusunda Türkiye’nin nitelikli takibe gireceğini söyledi.

Avukat Karaman, söz konusu ‘nitelikli takip’i, “Türkiye’nin periyodik olarak bu kararı uygulaması konusunda uyarılmasından söz ediyoruz. Hatta Bakanlar Komitesi, siyasi bir baskı oluşturmak için toplantısını Türkiye’de de gerçekleştirebilir. İş zaten artık yargıdan çıktı, yargı kararını verdi. Bakanlar Komitesi’nin kararları zorla yerine getirtme gücü yok. O nedenle iş, siyasi baskı mekanizmalarını kullanarak kararı uygulatmaya kalacak” sözleriyle anlattı.

Karaman, Demirtaş’ın yargılandığı diğer davalardan tutuklama kararı çıkması durumunda, iç hukuku tüketmeden, derhal AİHM’e başvuru yapılabileceğini belirterek, “İddia ediyorum, Mahkemeye gitmeden direkt Bakanlar Komitesi’ne yani icra organına gitme hakkımız bile var” diye konuştu.

“TAHLİYE EDİLİP TEKRAR TUTUKLANABİLİR Mİ?” SORUSUNA YANIT VERDİ

Karaman, “Demirtaş’ın mevcut AİHM kararı kapsamında tahliye edilip evine gönderilip, ertesi gün başka bir davadan tutuklanması önünde nasıl bir engel var” sorusuna ise, “AİHM’in 18. Madde’den vermiş olduğu ihlâl kararı bundan sonra siyasi saikle Demirtaş’a yönelebilecek her türlü tasarrufu kapsıyor. Dolayısıyla AİHM açısından Demirtaş’ı tahliye etmemeniz ile tahliye edip yeniden başka bir dosyadan tutuklamanız arasında bir fark görülmüyor. Zira bu, iktidarın politik, siyasal amacını daha net bir şekilde ifşa etmenin dışında anlam ihtiva etmez” yanıtını verdi.

“KONU MART AYINDA GÜNDEME GELİR”

Karaman, “AİHM’in Demirtaş kararına uyacaklar. Uymak zorundalar. Fakat öyle sanıyorum ki, krizi fırsata çevirebileceklerini düşündükleri anda bunu yapacaklar. Yani tıpkı tutuklanması gibi, Demirtaş’ın tahliyesi de ancak siyasi bir karar olur” görüşünü dile getirerek, AB’nin Türkiye’ye yönelik yaptırımlara karar vereceği mart ayında da konunun gündeme gelebileceğini ifade etti.

Karaman, “İktidarın Demirtaş ve (Osman) Kavala dosyaları üzerinden nasıl bir pazarlık başlığı açacağını bilmiyoruz ama bu gündemden kaçamazlar. Dolayısıyla çok sürmez, Demirtaş serbest bırakılacak” ifadelerini kullandı.