Çorlu'da meydana gelen ve 25 kişinin hayatını kaybettiği tren kazasıyla ilgili davanın karar duruşmasında sanıklara verilen cezalar açıklandı. Sanıklara 9 yıl ile 17 yıl arasında hapis cezaları verildi. Faciada oğlu Oğuz Arda Sel'i kaybeden Mısra Öz " Birlik olarak daha da güçlü bir şekilde sorumlulara çanak tutanlara en başta bu ülkeyi bu hale getirenlerden hesap soracağız. dedi. CHP Genel Başkanı da "22 yıldır yerleştirilmiş cezasızlık kültürünün ilk kez geriletildiği gördük." ifadelerini kullandı.
Tekirdağ’ın Çorlu ilçesinde 2018’de meydana gelen ve 7’si çocuk 25 kişinin hayatını kaybettiği, 328 kişinin yaralandığı tren kazasıyla ilgili davanın karar duruşması bugün görüldü. Dava, TSİ 09.30’da Çorlu Halk Eğitim Merkezi’nde başladı. Kazada oğlu Oğuz Arda Sel’i kaybeden ve davanın simge takipçilerinden biri olan Mısra Öz "sorumlu kişilerin tutuklandıklarını görmek istediklerini" söyledi.
KARAR ÇIKTI: İŞTE SANIKLARIN ALDIĞI CEZALAR
Çorlu'da meydana gelen ve 25 kişinin hayatını kaybettiği tren kazasıyla ilgili davanın karar duruşmasında sanıklara ceza yağdı.
Dönemin TCDD 1. Bölge Müdürü Nihat Aslan'ın (15 yıl) 'taksirle birden dazla kişinin ölüme yol açtığı' gerekçesiyle suçun işleniş biçimi, kullanılan araçlar, zaman ve yer önem ve değeri, 5237 sayılı TCK’nın 22/4 uyarınca temel cezanın alt cezadan uzaklaşılması süresince sanığın 12 yıl hapisle cezalandırmasına, verilen cezanın bilinçli takdirin oluşuma neden veren 1/2 oranında artırılarak 18 yıla artırılmasına, cezasından 1/6 oranında indirerek 15 yıl hapis cezasına çarptırılmasına karar verildi.
Bakım Servis Alanlarından Sorumlu Müdür Yardımcısı Levent Meriçli'ye (9 yıl 2 ay) verilen 11 yıl hapis cezası adli sicil kaydına göre takdir indirimi ile 9 yıl 2 aya indirildi.
Bakım Servis Müdürü Mümin Karasu'ya ( 17 yıl 6 ay) verilen 21 yıl hapis cezası adli sicilden dolayı takdir indirimi ile 17 yıl 6 ay hapis cezasına düşürüldü.
Altyapıdan Sorumlu 1. Bölge Bakım Servis Müdür Yardımcısı Nizamettin Aras'a (8 yıl 4 ay) verilen 10 yıl hapis cezası adli sicilden dolayı takdir indirimi yapılarak 8 yıl 4 aya düşürüldü.
Mühendis Tevfik Baran Önder'e (10 yıl ) verilen 12 yıl hapis cezası, adli sicilden dolayı indirim verilerek 10 yıl hapis cezasına çevrildi.
Demir Yolu Bakım Müdürü Turgut Kurt'a (16 yıl 3 ay) bilinçli taksirle ölüme sebebiyet vermek suçundan 19 yıl hapis cezası verildi. Sicil kaydı takdir indirimi yapılarak cezası 16 yıl 3 aya indirildi.
Mühendis Deniz Parlak'a (9 yıl 2 ay) verilen 11 yıl hapis cezası, adli sicilden dolayı indirim uygulanarak 9 yıl 2 aya düşürüldü.
Mühendis Kubilay Başkaya'ya (9 yıl 2 ay ) verilen 11 yıl hapis cezası, adli sicil kaydından dolayı indirim uygulanarak 9 yıl 2 ay hapis cezasına çevrildi.
Çerkezköy Yol Bakım ve Onarım Şefi Özkan Polat'a (13 yıl 9 ay) verilen 11 yıl hapis cezası 'bilinçli taksirle ölüme sebebiyet verme' suçundan önce 16 yıla, ardından da adli sicil indirimi uygulanarak 13 yıl 9 ay hapis cezasına indirildi.
Sanıklar, Levent Kaytan, Burhan Ortancıl, Çetin Yıldırım ve Celalettin Çabuk'un da ayrı ayrı beraatlarine karar verildi.
BİR NEBZE OLSUN YÜREKLERE SU SERPTİ
Verilen hapis kararları sonrası CHP Genel Başkanı Özgür Özel, avukatlar ve tren kazası mağdurları ve Mısra Öz, duruşma salonu önünde basın açıklaması yaptı. Açıklamalarda 22 yıldır yerleşen cezasızlık kültürünün bittiğini kararların bir nebze olsun yüreklere su serptiği vurgusu yapıldı
https://tele1.com.tr/misra-oz-evladimin-katiliyle-asla-uzlasmam-474880/
İşte karar sonrası yapılan açıklamalar:
CHP GENEL BAŞKANI ÖZGÜR ÖZEL: 22 YILDIR YERLEŞTİRİLMİŞ CEZASIZLIK KÜLTÜRÜNÜN İLK KEZ GERİLETİLDİĞİ GÖRDÜK
Özgür Özel açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
Bugün Çorlu Tren katliamının karar duruşması için buradaydık. Şubat ayında hiç beklenmedik bir şekilde de duruşma bugüne atıldığında bir bir infial vardı. O gün söz verdik. 25 Nisan'da buraya çok daha güçlü geleceğiz ve kalabalık olacağız. Defalarca ifade ettiler. Buralarda kimsesiz kaldıkları tek başına yürüdükleri günler de oldu. Bugün burada büyük bir kalabalık ve inançla yıllardır bu mücadeleyi gösteren ve bütün Türkiye'deki mağdurlara umut olan hakkı yenenlere örnek olan bu büyük ailelerin önünde öncelikle hepimiz saygıyla eğiliyoruz. Ardından başta Çağdaş Hukukçular olmak üzere. Türkiye tarihinin en büyük iş cinayetinde Soma'da sadece iki tutuklu var birisi Selçuk Kozaağaçlı birisi de sevgili Can Atalay, Soma'da o günkü şartlarda bütün mücadeleleri sonucunda onları alıp içeriye attılar ve Soma'nın katillerini dışarı bıraktılar. Bugün burada belki de ilk kez kamu görevlilerin ceza aldığı tutuklandığı 22 yıldır yerleştirilmiş cezasızlık kültürünün ilk kez geriletildiği. Ülkeyi yönetenlerin benim bürokratıma yöneticime dokundurtmam çünkü verdiğim kanunsuz emirleri onlar uyguluyor onlar yargılanırsa bundan sonra sözümü dinlemezler mantığıyla hiç birini feda etmeyenlerin bugün halkın göstermiş olduğu büyük dirayet halkın göstermiş odluğu büyük dayanışma sonucunda geri adım attıklarını görüyoruz. Mahkeme heyeti tarihe kendileri adına bir utanç değil aslında hukuk için küçük ama Türkiye'deki mücadelelerine tümü için büyük bir adımla katkı sağladılar. Bildiğimiz bir şey var sadece bölge müdürlükleri nezdindeki cezalandırmalar ilk adımdır ama yeterli değildir. Bundan sonra hepimize düşen istinaf aşamasını Yargıtay aşamasını titizlikle takip etmektir. Buradaki kazanımın üst aşamalarda geri gitmesine asla izin vermeyeceğiz. Sözümüze değer veren herkese şunu söylüyoruz. Bir olay ortaya çıktığında hep beraber ağlıyoruz önemli, büyük sözler söylüyoruz 'unutursak yüreğimiz kurusun' diyoruz önemli ama süreci takip etmek son güne son ana kadar ilk günkü öfkeyi ilk günkü acıyı unutmadan takip etmek önemlidir. Devlet Demir Yolları'nın genel müdürleri ve oradaki genel müdür yardımcıları ve tüm sorumluların yargılanması gerekmektedir. Ve siyasi sorumluluk asla unutulmamalıdır. Seçim öncesi hızla yetişsin faaliyete geçsin diye kanunsuz emir verenlerin. Alelacele hatları devreye alanların bir başka seçim öncesi aman kesintiye uğramasın diye bakım onarım meselesini atlatılmasına yönelik siyasi talimat verenlerin hesap verdiği günler günler gelmeden Çorlu için tam adalet sağlandı diyemeyiz ama Çorlu hepimize umut olmuştur. İlk günden beri tüm Türkiye'ye örnek dayanışma gösteren Çorlu annelerine babalarına dedelerine evlatlarına, Bir maddi menfaat peşinde olmadan sırf adalet için onlara sahip çıkan avukatlara, barolarımıza ve ilk günden beri bu davayı takip eden Çorlu'nun yeniden seçilen Ahmet başkana ve hangi siyasi partiden olursa olsun hem partimin hem diğer siyasi partilerin milletvekillerine ve burada olan herkese teşekkür ediyoruz. Türkiye'de yeni bir siyasi iklim vardır. Bu iklim mağdurların mazlumların unutulanların yok sayılanların ve hakkı yenip yok sayılmaya çalışanların mücadelesine omuz veren herkesin yarattığı bir iklimdir. Bugün buradan bir sonuç alınıyorsa bu bir kazanımdır, direnenlerin mücadele gösterenlerin başarısıdır. Onların zaferidir.
MISRA ÖZ: GENEL MÜDÜRÜ CEZAEVİNE GÖNDERENE KADAR RAHAT ETMEYECEĞİZ
Tren faciasında hayatını kaybeden Oğuz Arda Sel'in annesi Mısra Öz:
6 yıldır hep birlikte veriyoruz bu mücadeleyi siz basın emekçileriyle, yanımızda olan siyasetçilerle. Gönüllü avukatlarla herkesle bir arada olup çok büyük bir mücadele verdik. Biz bu yollarda 10 kişi yürüdüğümüzü de biliyoruz, bugün sokakları doldurup taşırıp yürüdüğümüze de şahit olduk. Ama önemli olan adaletin sağlanmasıydı. Türkiye bir hukuk devleti. Biz Türkiye'de artık cezasızlık politikasının bittiğini bundan sonra suç işleyenlerin sorumluluğu olan herkesin cezalandırılarak bir takım katliamların önüne geçilmesini istiyoruz. Toplumsal cinayetler politiktir. Biz 6 yıldır çok büyük emeklerle verdik bu mücadeleyi. Bugün 4 sanığın tutuklandığına şahit olduk. Bu dava burada bitmez biz İsa Apaydın'ın peşindeyiz. Biz genel müdür yardımcısı Ali İhsan Uygun'un peşindeyiz. Dönemin ulaştırma müdürü olup bizi bir kere bile dinlemeyen ama milletvekili olup TBMM'nin koltuğunda oturan maaş alan hatta yetmeyip tekrar parantez içinde 35 kamu ihalesi alıp parasına para katan İsa Apaydın'ı da bu tutuklama gibi cezaevine göndermeden rahat etmeyeceğiz. Birlik olarak daha da güçlü bir şekilde sorumlulara çanak tutanlara en başta bu ülkeyi bu hale getirenlere hesap soracağız.
SANIKALRIN AVUKATI SEVGİ EREN KÖROĞLU'NDAN AÇIKLAMA
Avukat Sevgi Eren Köroğlu:
Karar duruşmasında açıklanan karar bir nebze olsun yüreklerimize su serpti. Tüm sanıkların olası kast ile yargılanması gerektiğini defalarca ifade ettik. Deliller belgeler toplandı. Netice itibari ile 4 tane birinci bölge yöneticinse bilinçli taksirden diğer sanıklara kısmi cezalar verildi dört sanığın da beraatine karar verildi. Bizim için neden önemli bu karar. Çünkü TCDD Genel Müdürlüğüne gidecek olan basamağı çıkmış olduk. 1 Bölge müdürü Nihat Arslan, Yol Müdürü Mümin Karasu. demiryolu Bakım Müdür Turgut Kurt ve altında çalışan Bakım Şefi Özkan Polat bilinçli taksirden 15 yıl üstü ceza alarak tutuklanmasına karar verildi. 6 yılın sonunda ailelerin yüreklerine bir nebze su serpen bu karar için şimdilik birinci basamak tamamlandı diyebiliriz. Aslında bu süreç 2021'in Mart ayında neticelenmişti. Dosyada bir dilekçe vardı. Demiştik ki şu an TCDD Genel Müdürü olan Veysi Kurt kaza tarihinde TCDD Genel Müdürünün ve onun diğer yardımcıları daire başkanlarının isim listesini sunmuştuk ve mahkeme dilekçeyi olduğu gibi savcılığa intikal etmişti. Ve Yeterli şüphe oluştu. Bu isimlerin her biri kazaya sebebiyet verdiler onlar hakkında da dava açılsın diye gönderildi. ama 4 yıl boyunca savcılık dosyasını bırakanlar tarihin kara sayfasına geçtiler.
ÖZGÜR ÖZEL MAHKEMEYE GELDİ
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel de duruşmayı takip etmek için mahkeme salonuna geldi.