CHP ve TBB’den HSK ve Adalet Bakanlığı’na yargı darbesi başvurusu

Yayın tarihi: 5 Ocak 2024 Cuma 4:06 pm - Güncelleme: 5 Ocak 2024 Cuma 4:56 pm

CHP ve TBB, AYM kararını uygulamayan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi üyeleri hakkında disiplin soruşturması açılması için Adalet Bakanlığı ve HSK’ya başvuru yaptı.

CHP, Anayasa Mahkemesi’nin(AYM) hakkında hak ihlali kararı vererek tahliye edilmesi gerektiği kararı vermesine rağmen TİP Hatay Milletvekili Can Atalay’ı tahliye etmeyen ilk derece mahkemesi İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi üyeleri hakkında disiplin soruşturması açılması talebiyle Hakimler Savcılar Kurulu’na başvurdu.

CHP ayrıca, AYM’nin kararını uygulamayan üst mahkeme olan Yargıtay 3. Ceza Dairesi üyeleri hakkında da Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu’nna görevden çekilmeye davet dilekçesi verdi.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi hakkında Hakim Savcılar Kurulu’na verilen dilekçede, Anayasa’nın 153. maddesine atıfta bulunuldu. Anayasa Mahkemesi kararının herkes için bağlayıcı olduğu ve Can Atalay hakkında verilen hak ihlali kararının hukuki yorumun ötesinde siyasi nedenlerle uygulanmadığı kaydedilerek şu ifadeler kullanıldı:

“İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi başkan ve üyeleri, Anayasa’nın 153. maddesinde ifadesini bulan Anayasa Mahkemesi kararlarının herkes için bağlayıcı olduğuna ilişkin hükmü hukuki yorumun ötesinde siyasi nedenlerle uygulamayarak kişi hürriyeti ve güvenliği, seçilme ve siyasi faaliyette bulunma ve bireysel başvuru haklarını ihlal etmiş, görevlerini kötüye kullanmıştır.”

“AYM’Yİ FİİLEN ORTADAN KALDIRMA ÇABASI NİTELİĞİNDE

Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin Can Atalay kararında imzası bulunan heyetin başkan ve üyeleri hakkında görevden çekilmesi talebiyle Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu’na sunulan dilekçede, heyetin devlet kurumları arasındaki çekişmeye hukuku alet ettiği belirtilirken, “Heyet, var olan bir mahkeme kararını tanımamış, bunu yaparken de mahkeme heyetini (AYM) suçlayıcı ifadelerde bulunmaktan kaçınmamıştır” ifadelerine yer verildi.

Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin açıkladığı gerekçeli kararın da eleştirildiği dilekçede, “Anayasal düzenin bir parçası olan Anayasa Mahkemesi’ni fiilen ortadan kaldırma çabası niteliğindedir. Heyet, Anayasa Mahkemesi kararına ilişkin bir hukuki nitelendiremeden ziyade, kişiselleşmiş çıkarımlarla Anayasa Mahkemesinin kendilerini tehdit ettiği savını ileri sürmüş, hamaset dolu anlatımlarla Anayasa Mahkemesi üyelerini suçlayıcı ifadeleri kararlarda dillendirmiştir” denildi.

“İŞLENEN SUÇ HUKUKİ HAD AŞIMIDIR”

Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin gerekçeli kararında Anayasa Mahkemesi’nin sadece Can Atalay konusunda verdiği kararı değil, tüm kararları eleştirmek suretiyle tarihi ve siyasi tutum sergileme çabasında olduğunun altı çizilen dilekçede, şu ifadeler kullanıldı:

“Heyetin karar yazma gücüne dayanarak işlediği suçlar, Anayasa’nın uygulanabilirliğine ilişkin güvenin ciddi şekilde sarsılmasına yol açmaktadır. Heyet başkanı ve üyeleri herkes gibi Anayasa’nın 153. maddesiyle bağlıdır. Anayasa Mahkemesi’nin verdiği kararı beğenmek zorunda olmasa da uygulamak zorundadır. Heyet üyelerinin fiili sadece hukuki yanlış değerlendirme olarak görülemez, işlenen fiil suç ve hukuki had aşımıdır”

“YARGI DARBESİNE DUR DEMEK ZORUNDAYIZ “

Şikayet dilekçelerine ilişkin açıklamalarda bulunan CHP Seçim ve Parti Hukuk İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gül Çiftçi Binici, iktidarın Anayasa’yı yok saydığını belirterek, “Anayasa demek temel yurttaşlık hakkı demektir. İktidar bir anayasasızlaşma sürecine girmek istiyor. Sadece Can Atalay için değil, 86 milyonun özgürlüğü için bugün şikayet dilekçelerimizi gerekli mercilere ilettik. Anayasa Mahkemesi kararını hiçe sayan ve Anayasa’yı askıya alan bu darbe girişimini kabul etmiyoruz” ifadelerini kullandı.

“Yaşanan hukuksuzluklara karşı sadece şikayet dilekçeleriyle yetinmeyeceğiz” diyen Çiftçi Binici, “Hukuki haklarımızı sonuna kadar kullanacağız. Aynı zamanda da protesto hakkımızı kullanacağız. Hukuka, Anayasa’ya, geleceğimize sahip çıkmak için tüm yurttaşlarımızı 14 Ocak Pazar günü saat 13.00’teki mitingimize davet ediyoruz” diye konuştu.

TBB’DEN CEZA SORUŞTURMASI TALEBİ

Türkiye Barolar Biriiği(TBB) ise İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi üyeleri hakkında ceza soruşturması açılması talebiyle Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğüne, Yargıtay 3. Ceza Dairesi üyeleri hakkında kamu davası açılması talebiyle ise Yargıtay Birinci Başkanı Mehmet Akarca’ya başvuru yaptı.

TBB’nin sosyal medya hesabından yapılan duyuruda şu ifadelere yer verildi:

“Türkiye Barolar Birliğince, Hatay Milletvekili seçilen Şerafettin Can Atalay’ın bireysel başvurusuna ilişkin ikinci kez verilen hak ihlali kararı üzerine; kararı uygulamayan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti hakkında, karar verdikten hemen sonra 29.12.20223 tarihinde Türk Ceza Kanunu’nun 109. (Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma), 257. (Görevi kötüye kullanma) ve 309. (Anayasayı ihlal) maddelerine aykırılıktan ceza soruşturması başlatılması talebi ile Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğüne başvurulmuştur.

Yine Şerafettin Can Atalay’ın bireysel başvurusuna ilişkin Yargıtay 3. Ceza Dairesinin 2. kez vermiş olduğu karar üzerine Yargıyay 3. Ceza Dairesi Başkan ve Üyeleri Hakkında Türk Ceza Kanunu’nun 109. (Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma), 257. (Görevi kötüye kullanma), 301. (Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini, Devletin kurum ve organlarını aşağılama) ve 309. (Anayasayı ihlal) maddelerine aykırılıktan ceza soruşturulması başlatılması ve soruşturmanın etkin ve etkili bir şekilde yürütülerek cezalandırılmaları istemi ile haklarında kamu davası açılmasının sağlanması talebi ile Yargıtay Birinci Kuruluna sunulmak üzere Yargıtay Birinci Başkanına başvurulmuştur.”

 

CHP Meclis’i olağanüstü toplantıya çağırdı! İYİ Parti imzalamadı

 

Kaynak: TELE1