26 Ekim tarihli son yazımda “İsrail’in neden bunu yaptığını ve neden özellikle çocuk ve kadınları öldürdüğünü anlamak için Yahudi dinsel kaynaklarına bakmak gerekir” demiştim. İsrail sevdalısı bazı tipler benim bu söylemime çok kızmış ve beni ‘Yahudi düşmanlığı yapmakla’ suçlamışlardı.

Oysa bugün İsrail’i yöneten Siyonist ideolojinin kendisi ‘Yahudi düşmanlığı’ yapıyor. Bunu da İsrail içinde ve özellikle ABD’de yaşayan Siyonist olmayan Yahudi Hahamlar her gün dile getirerek İsrail yönetimi protesto ediyorlarlar ve Filistin’de toprağın gerçek sahiplerinin Filistinliler olduğunu savunuyorlar.

Adamlar ve ben haklıyız…

Her fırsatta hem de BM’de bile ‘İsrail’in bir Yahudi yani din devleti olduğunu söyleyen ve başkanlığını yaptığı koalisyon hükümetinde dört dinci, Yahudi, siyonist, ırkçı ve faşist partiyle ülkeyi yönettiğini’ gizlemeyen Netanyahu dün neden Filistinli kadın ve çocukları öldürdüklerini açık ve net bir şekilde ifade etti.

Netanyahu “Kutsal kitabımız diyor ki Amalek’in sana yaptıklarını hatırlamalısın” dedi.

Netanyahu’nun sözünü ettiği Yahudilerin düşmanı Amaleklerle ilgili ayet Samuel 15:3’tir.

Bu ayette Yahudilere “Şimdi gidin ve Amalek’i vurun. Sahip oldukları her şeyi tamamen yok edin ve onları bağışlamayın; Hem erkeği hem de kadını, bebekleri ve emzirilenleri, öküzleri ve koyunları, develeri ve eşekleri öldürün” deniyor.

Tevrat’ta ve Tevrat’ta bağlı bir çok dini kaynakta ve bunları yorumlayan siyonist Hahamlara göre “Filistinlilerin kökü kazınmalı, Yahudi olmayan herkes Yahudilerin kölesi yapılmalı ve Büyük İsrail Devletinin kurulmasıyla dinsel hedeflere varılmalı”.

Merak edenler bir zahmet Tevrat’a göz atsın. Yetmezse internetten İsrail’i yöneten Hahamların söylemlerini bulup okusun.

Benim bu sözüm; gerçekleştirdiği tüm katliamlara rağmen hâla İsrail’i sevenlere.

Farklı projelerin aparatı olmak kolay değil.

Olay tamamen duygusal.

Biraz da kin ve nefret.

Ve elbette karekter bozukluğu.

Örneğin üç gün önce BM Genel Kurulu’da ateşkes çağrısı için yapılan oylamada 120 ülke evet dedi, 14 ülke savaşa devam dedi ve çoğunluğu batılı ülkelerden 45’i oylamaya katılmadı yani dolaylı olarak İsrail katliamlarına destek verdi.

Bu batılı ülkelerin hepsi Hıristiyan yani Yahudilerin çarmıha gerdirdiği İsa’ya inanırlar.

Benzer rezillik AB toplantısında yaşandı ve İspanya, İrlanda ve Belçika hariç herkes İsrail’e ‘Çocukları öldürmeye devam et’ dedi.

En ateşli olan da Almanya’nın Sosyal Demokrat Başbakanı Scholz ve onun kadın Dışişleri Bakanı Yeşillerin lideri Baerbock.

Ukrayna’da Rusların müdahalesine en sert tavrı sergileyen bu ikili şimdi Gazze’de kandan besleniyorlar.

Gen meselesi.

Sonuçta Hitler’in ülkesini yönetiyorlar.

Hitler’in Yahudilere yaptıklarını Yahudilerin Filistinlilere yapmasını istiyorlar. Hitler Yahudilere bir şey yapmasaydı ve ülkenin yarısını ya da Polonya’da onlara bir devlet kurdurmuş olsaydı şimdi biz Filistin’i konuşmuyor olacaktık çünkü Yahudiler yaşadıkları ülkeleri bırakıp Filistin’e gitmeyecek, Filistinlileri öldürmeyecek ve İsrail’i kurmayacaklardı.

İsrail sevdalısı bilumum tipler de ‘Filistinliler toprağını satıp kaçtı’ palavrasıyla tatmin olmayacaklardı.

Bir rastlantı olarak önceki gün BBC’nin internet sitesinde bu konu ile ilgili bir haber vardı. Haberde ‘1901’de kurulan Ulusal Yahudi Fonu (UYF) 1948’e kadar özellikle toprak ağalarından toplamda 936 bin dönüm arazi satın almıştır’ deniyor.

Tam da benim dediğim…

Bana inanmayanlar artık çok sevdikleri ya da aparatı olmakla övündükleri siyonizmin en önemli araçlarından biri olan UYF’na inanırlar.

Bu köşede bu konuyla ilgili tüm rakamları vermiş, Tele1’deki programlarda anlatmış ve 1948’de İsrail kurulduğunda Yahudilerin (nasıl olduğunu anlatmıştım) Filistinde iki milyon ( Filistin’in %6-7’i) kadar tapulu mallarının olduğunu söylemiştim.

Dönelim Netanyahu’nun Tevrat’ı referans göstererek kadın ve çocuk öldürmesine.

Bu sabah itibarıyla İsrail’in hunharca, vahşice ve sadistçe öldürdüğü çocuk sayısı 3371.

Kayıplar hariç.

Peki Filistinliler kaç İsrailli çocuk öldürdü?

HİÇ.

İsrail kurulduğu 1948’den bu yana en az 100 bin Filistinliyi öldürdü. Hem de Hamas’ın olmadığı yıllarda.

Öldürenler dünyaca ünlü Haganah, Stern ve Irgun gibi siyonist terör örgütleri. Bu örgütler ise dünyanın bir çok ülkesinden Filistin’e gelen ve daha sonra İsrail’in cumhurbaşkanı, başbakanı ve bakanları olan teröristler tarafından kurulmuştur.

Peki Filistin halkını bitirebildiler mi?

Bildik askersel tüm güçlerine, rezil batının büyük desteğine ve yine bildik Arap ve Müslüman ülke yönetimlerinin işbirliğine rağmen Filistin halkı direniyor.

‘Radikal İslamcı Hamas’ yalanına sarılmak işe yaramaz ve yaramayacaktır.

Hamas ortaya çıkmadan (1987’de kuruldu ve ilk silahlı eylemini 2000’de yaptı) İsrail 1967’de işgal ettiği topraklardan çekilmiş olsaydı şimdi biz başka konuları konuşuyor olacaktık.

23 günde Gazze’de yaklaşık dokuz bin insanı katleden terörist İsrail Batı Şeria’da ( orada Hamas yok) 119 Filistinliyi öldürdü.

Peki son 23 günde ailesinden biri, birileri ya da hepsi öldürülen Filistinlilerden ne beklenmeli!

Örneğin Filistin Sağlık Bakanlığı kayıtlarına göre bir ay içinde Gazze’de doğum yapması beklenen ve ailelerinden bir ya da birden fazla yakınını kaybeden hamile kadın sayısı 5500.

Peki yeni doğacak çocuklara anneleri sizce ne tür ninniler söyleyecek ?