Yetkin: Bahçeli ve Hisarcıklıoğlu’na rağmen Erdoğan acı ilacı içmek zorunda kalabilir

Yayın tarihi: 8 Aralık 2020 Salı 10:51 am - Güncelleme: 8 Aralık 2020 Salı 10:54 am

Gazeteci-yazar Murat Yetkin, ‘Erdoğan hükûmetinin’ içeride ve dışarıda zorluklar yaşadığını belirterek, “Siyasette Bahçeli’nin, ekonomide Hisarcıklıoğlu’nun frenlemesine rağmen Erdoğan önümüzdeki günlerde, haftalarda başka zor kararlar, zor dönemeçler alabilir. Sadece vatandaş değil, kendisi de acı ilacı almak zorunda kalabilir” ifadesini kullandı.

Murat Yetkin, ‘Erdoğan, Bahçeli, Hisarcıklıoğlu ittifakı ve zor dönemeç’ başlıklı yazısında MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile TOBB Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu’nun AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan üzerindeki etkisine dikkat çekti.

“Erdoğan için siyasette Bahçeli neyse, ekonomide Hisarcıklıoğlu’nun o olduğu görülüyor” ifadesini kullanan Yetkin, salgın ilgili yeni kararları hatırlattı, şunları yazdı:

“Hisarcıklıoğlu 7 Aralık’ta da sosyal medyadaki mesajlarıyla bu etkisini gösterdi. Biri, Sağlık Bakanlığının temaslı kişilerde karantinanın 14 günden 10 güne indirmesi kararıydı. Diğeri de İçişleri Bakanlığının yeme-içme yerleri ve online sipariş noktalarındaki çalışma saatlerini 10.00-24.00 arasına uzatması. ‘Halk sağlığı mı, ticaret mi?’ sorusuna verilmiş bir yanıt gibiydi bu. Aslında Haziran ayında okulların değil, AVM’lerin açılması sürecinde de bir başka soru da yine öncelikli işi TOBB üyelerinin çıkarlarını korumak olan Hisarcıklıoğlu etkisiyle yanıtlanmıştı.”

“Erdoğan hükümeti içeride ve dışarıda zorluklar yaşıyor. Bir yandan ekonominin yaşatılması önemli ama salgın da ölümler de giderek artıyor” değerlendirmesini yapan Yetkin, yazısında şunları kaydetti:

“Ekonomide acı ilaç deyince akla sadece faizlerin yükseltilmesi geliyor. Oysa milyonlarca vatandaş bakımından faizlerin ne kadar yükseltildiği değil, geçim sıkıntısı önemli, iş bulmak, işini kaybetmemek ve o işten asgari koşullarda da olsa insanca yaşayacağı kazancı bulmak önemli. Sadece sermaye ve emek talepleri arasında çatlak büyümüyor, sermaye kesimi arasındaki çatlak da büyüyor. Ve bu durum Türkiye’nin dış politikasına giderek daha çok bağımlı hale geliyor. Dış ticaretin yarısı AB ile, savunma ilişkilerinin neredeyse tamamı NATO ve dolayısıyla ABD ile sürüyorken ve dünya korona değişimi yaşıyorken değişime direnmenin sınırları var.
Siyasette Bahçeli’nin, ekonomide Hisarcıklıoğlu’nun frenlemesine rağmen Erdoğan önümüzdeki günlerde, haftalarda başka zor kararlar, sor dönemeçler alabilir. Sadece vatandaş değil, kendisi de acı ilacı almak zorunda kalabilir. O zor kararlar, acı ilaç siyasi sonuçlara da yol açabilir.”

YAZININ TAMAMI