İstanbul ve Tekirdağ'da SGK'dan günde 8 bin lira para kazanmak için 112 acil servisi manipüle ederek hastaları anlaşmalı hastanelere götüren ve 10 bebeğin ölümüne neden olan Yenidoğan Çetesi davası başladı. 22’si tutuklu 47 sanık 22. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanıyor. Davanın ilk duruşması bugün devam ediyor.

SANIKLAR İFADE VERİYOR

Duruşmanın ikinci gününde ilk olarak sanık hemşire Hasan Basri Gök konuşuyor.

Mahkeme Başkanı: Hakkında açılan davada, resmî belgede sahtecilik, nitelikli dolandırıcılık ve suç örgütüne üye olma suçlamaları var. Savunmanı yapacak mısın?  

Sanık: Savcılıkta ve emniyette anlattım, yine aynı şeyleri anlatmaya gerek yok.  

Mahkeme Başkanı: Onlar doğru mu?  

Sanık: Gözümle gördüğüm şeyler.

Mahkeme Başkanı: Epikriz değiştirmeyi anlatır mısın?  

Sanık: Excel üzerinden bebeklerin bilgilerini birleştirip istenilen bilgileri düzenleyerek geri gönderiyorduk. Bir şablon sistemi vardı. Hastane sorumluları bebeklerin değerlerini atardı, biz de bu değerleri girerdik.  

Mahkeme Başkanı: Normal değerler mi?  

Sanık: Karşıdaki sorumlunun gönderdiği değerler.  

Mahkeme Başkanı: Kim?  

Sanık: Mesela Avcılar’da bir kişi...  (devamını duyamadım)

Mahkeme Başkanı: Sen nerede çalıştın?  

Sanık: Reyap Hastanesi’nde çalıştım.  

Mahkeme Başkanı: Ne olarak?  

Sanık: Fırat Sarı’nın hemşiresiydim.  

Mahkeme Başkanı: Bir işletme konusu var, nedir bu?  

Sanık: Fırat Sarı kendi personelini işletmeye gönderiyordu. Fırat Sarı, hastanelerle anlaşmalar yapıyordu.  

Mahkeme Başkanı: Hangi hastaneler?  

Sanık: Avcılar, Doğa, Birinci, Silivri Kolon, Duygu, Bağcılar Şafak, GOP Şafak, TRG Hastanesi.

Mahkeme Başkanı: Bebek sevkleriyle ilgili ne biliyorsun?

"SGK'DAN PARA KAZANMAK İÇİN"

Sanık: Bebek sevklerini Fırat Sarı, İlker Gönen ve Mert Özdemir yapıyordu.

İzmir'de müzisyen Şener Esen'i öldüren sanığa müebbet hapis! İzmir'de müzisyen Şener Esen'i öldüren sanığa müebbet hapis!

Mahkeme Başkanı: Nasıl alıyorlardı?

Sanık: Fırat Sarı’nın tanıdığı doktorlar vardı; bebekleri onlardan alıyordu.

Mahkeme Başkanı: Neden?

Sanık: Para kazanmak için.

Mahkeme Başkanı: Bebek sevklerinden para kim kazanıyordu?

Sanık: Gözümle gördüğüm bir şey yok, ama kimse hayrına bir şey yapmıyordu.

Mahkeme Başkanı: 112’yi bilgilendirmeden bu nasıl yapılıyordu?

Sanık: Doktorlar üzerinden yapılıyordu.

Mahkeme Başkanı: Para kazanıyorlar mıydı?

Sanık: Kazanıyorlardı, ama gözümle gördüğüm bir şey yok. Serdar, il dışı sevklerden 5 bin lira kazanıyordu. İlker ve Fırat zaten yöneticiydi.

Mahkeme Başkanı: Mehtap ile bir konuşman var, denetime gelmişler.

Sanık: Denetimlerde Fırat Sarı’nın talimatı üzerine hareket ettik. Hasta üzerinden kullanılmış gibi gösterilen gaz ve ilaçlar vardı, onlarla ilgiliydi.

Mahkeme Başkanı: İfadenizde Serdarova bebeğin ailesinden para istediğiniz geçiyor.

Sanık: Fırat Sarı aradı; sevk vardı ancak ailenin parası yoktu. Fırat Sarı kendi komisyon ücretini aldı. Toplamda yaklaşık 40 bin lira toplandı. Hastaneye parasını verdik, gerisini Fırat aldı. Bize de ek ödeme yaptı.

Mahkeme Başkanı: Amaç neydi 

Sanık: Amaç SGK’dan daha fazla para almaktı.

Mahkeme Başkanı: 146. sayfada denetimle ilgili, hasta yatışları uzun muydu?  

Sanık: Genelde uzundu.  

Mahkeme Başkanı: Normalden uzun mu yatırıyorlardı?  

Sanık: Evet, normalden uzun yatıyorlardı.  

Mahkeme Başkanı: Neden?  

Sanık: SGK’dan para almak için.

"NİYE ÇEKİNDİKLERİNİ BİLMİYORUM"

Mahkeme Başkanı: Epikrizleri sen mi yazıyordun?  

Sanık: Ben de yazıyordum, başkaları da yazıyordu.  

Mahkeme Başkanı: Sonra ne yapıyordunuz?  

Sanık: Yazıp hastaneye gönderiyorduk.  

Mahkeme Başkanı: Neye göre yazıyordunuz?  

Sanık: Karşıdan gelen bilgiye göre.  

Mahkeme Başkanı: Bununla ilgili çok soru var. Israrla "Epikrizleri biz yazmadık" diyenler var. Eğer bu normal bir şeyse neden bu kadar çekiniyorlar?  

Sanık: Niye çekindiklerini bilmiyorum. Bizim yazdığımız sistemde, bebek 10 gün yattıysa tüm detaylar yazılırdı.

"FIRAT SARI'NIN BASAMAKLARI VARDI"

Sanık: Fırat Sarı’nın belirlediği basamaklar vardı. Denetim olunca bu basamakları düşürüyorduk.  

Mahkeme Başkanı: Neden, doğru değil miydi?  

Sanık: Başta söyledim zaten, doğru değildi.  

Mahkeme Başkanı: Nasıl?  

Sanık: Epikriz doldurunca...   

Mahkeme Başkanı: O zaman epikrizleri yanlış doldurmanız gerekiyordu?  

Sanık: Evet.

İLK GÜN NELER YAŞANDI?

Duruşmaya pek çok sivil toplum kuruluşu, siyasi parti ve bazı barolar katılmak istedi. duruşmaya katılım talepleri, Mahkeme heyeti tarafından "suçtan doğrudan zarar görmedikleri" gerekçesiyle reddetmişti.

Taleplerin ardından Hakan Doğukan Taşçı ifade verdi. Taşçı ifadelerinden satırbaşları şöyle:

"Dava birçok eylemden oluşuyor. Öncelikle şuna değinmek istiyorum, sistemde usulsüzlükler var, özellikle yapılan işler değil. 2015 yılında ilk çalıştığım hastanede de böyleydi.  

 Yani evrak üzerinde oynamalar yapılıyor. Biz bunu her zaman görüyoruz. Şikayetler yapılıyor ama dikkate alınmıyor. Bu hastaneler yılda 10 kez denetleniyor, bu kurumlar bu denetimlerden nasıl geçiyor? Bu işin sorumluluğunu neden sadece hemşireler çekiyor? Benim 1 kuruş fazla kazandığım para yok. Bana yöneltilen suçlama resmi evrakta sahtecilik. Şu an İstanbul’da özel hastanelerde gece çocuk yoğun bakımlarda doktor durmuyor. Sistem zaten bu şekilde. Biz müdahale etmeyince, neden müdahale edilmedi diye soruluyor."

"Gece saat 03.00 civarında arandım. Batuhan Çetin, Güney Hastanesi'nden beni aradı. Ellerinde 509 gram ağırlığında bir bebek olduğunu, bebeğin durumunun kötü olduğunu söyledi. Doktorun ise "Fişi çek gitsin" şeklinde konuştuğunu belirtti."


"Yoğun bakım ne kadar doluysa hastane o kadar para kazanıyor"

19 HASTANE SORUMLU

Bin 400 sayfalık iddianamede, ölen 10 bebek maktul, 5 kişi müşteki, Sosyal Güvenlik Kurumu İstanbul İl Müdürlüğü suçtan zarar gören, 19 özel hastane ve sağlık şirketi 'malen sorumlu' olarak yer aldı.
İddianamede çetenin, 112 Acil Çağrı Merkezi'nde çalışan kişilerle ortak hareket ettiği vurgulandı. Bebek acil hastalarını önceden anlaşılan özel hastanelerin yenidoğan ünitelerine sevk ettikleri ve ölümlerine neden oldukları ifade edildi. Haksız kazanç sağladıklarına dikkat çekildi.

Sanıkların asıl amacının SGK'dan üst sınır ödeme almak olduğu belirtildi

582 YILA KADAR HAPİS İSTEMİ

Çete elebaşları Fırat Sarı ve İlker Gönen'in 177 yıl 6 aydan 582 yıl 9'ar aya kadar hapisle cezalandırılmaları talep edildi. Gıyasettin Mert Özdemir hakkında ise 180 yıldan 589 yıl 9 aya kadar hapis cezası istendi.
Aralarında doktor, hemşire ve sağlık görevlilerinin de bulunduğu 18 şüpheli hakkında da 10 ile 437 yıl 6 ay arasında hapis cezası talep edildi.

İddianamede 'malen sorumlu' olarak belirtilen hastanelerin ve şirketlerin kapatılıp mal varlıklarına el konulmasına karar verilmesi de istendi.
Soruşturma kapsamında İstanbul'da 9, Tekirdağ Çorlu'da bir hastanenin ruhsatı iptal edilmişti.

Kaynak: HABER MERKEZİ