Yargıtay’dan sonra HSK’dan da 10 büyükelçiye tepki

Yayın tarihi: 25 Ekim 2021 Pazartesi 3:45 pm - Güncelleme: 25 Ekim 2021 Pazartesi 4:26 pm

Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca, Osman Kavala’nın serbest bırakılmasını isteyen 10 büyükelçiye tepki gösterdi. Açıklamanın ardından bir tepki de HSK’dan geldi.

Akarca, “Bahsi geçen sayın büyükelçilerin sıradan bir şekilde değil de adeta örgütlü şekilde bir araya gelerek, toplu şekilde bildiri yayımlamış olmaları Türkiye’de bağımsız yargıyı, bağımsız yargı mensuplarını, tüm hakim ve Cumhuriyet savcılarını, yüksek yargı mensuplarını derinden yaralamış ve üzmüştür. İnfiale neden olmuştur” dedi.

Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca, 10 büyükelçinin tutuklu Osman Kavala’yla ilgili açıklamalarına ilişkin, “Bahsi geçen sayın büyükelçilerin sıradan bir şekilde değil de adeta
örgütlü şekilde bir araya gelerek, toplu şekilde bildiri yayımlamış olmaları Türkiye’de bağımsız yargıyı, bağımsız yargı mensuplarını, tüm hakim ve Cumhuriyet savcılarını, yüksek yargı
mensuplarını derinden yaralamış ve üzmüştür. İnfiale neden olmuştur.” dedi.

Akarca, resmi ziyaret kapsamında Türkiye’ye gelen Azerbaycan Cumhuriyeti Başsavcılığı Bilim Eğitim Merkez Stratejik Planlama ve Risk Tanımlama Dairesi Başkanı Dadaşov Ferid Zemanioğlu
başkanlığındaki 11 Azerbaycanlı savcıyı kabul etti.

“DEMOKRATİK SOSYAL HUKUK DEVLETİ”

Kabulde konuşan Akarca, Yargıtayın görev ve yetkilerine ilişkin bilgi verdi. Azerbaycan’ın dost ve kardeş ülke olduğunu ifade eden Akarca, karşılıklı bilgi alışverişinin önemine dikkati çekti. Gazetecilerin 10 büyükelçinin tutuklu Osman Kavala’ya ilişkin açıklamasını sorması üzerine Akarca, Türkiye’nin laik, demokratik ve sosyal bir hukuk devleti olduğunu söyledi. Anayasa’nın 138. maddesinin ikinci fıkrasına göre, “hiçbir organ, makam, merci veya kişinin yargı yetkisinin kullanılmasında mahkemelere ve hakimlere emir, talimat veremeyeceğini, genelge gönderemeyeceğini, tavsiye ve telkinde bulunamayacağını” vurgulayan Akarca, şunları kaydetti:

Cumhurbaşkanı danışmanı: Erdoğan büyükelçiler konusunda kararlı

“Bahsi geçen sayın büyükelçilerin sıradan bir şekilde değil de adeta örgütlü şekilde bir araya gelerek, toplu şekilde bildiri yayımlamış olmaları Türkiye’de bağımsız yargıyı, bağımsız yargı mensuplarını, tüm hakim ve Cumhuriyet savcılarını, yüksek yargı mensuplarını derinden yaralamış ve üzmüştür. İnfiale neden olmuştur. Sayın büyükelçilerin bulundukları ülkenin hukukuna da bağımsız yargının verdiği kararlara da saygılı olmasını beklemek en doğal hakkımızdır. Cumhuriyetimizin kurucusu Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk, 1920 yılında yaptığı konuşmada, ‘Milletlerin yargı hakkı, bağımsızlığının birinci şartıdır. Adalet kuvveti bağımsız olmayan bir milletin devlet olarak varlığı kabul edilemez.’ demektedir. Burada bağımsız yargıya hiçbir makam, merci, güç içeride veya dışarıda tavsiye ve telkinde bulunamaz, emir ve talimat veremez. Burada bulunan sayın büyükelçilerin de diplomatik teamüllere uygun olmayan bu davranışlarından büyük ve derin üzüntü duyduğumuzu belirtmek isterim.”

Kabulde Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Bekir Şahin, Yargıtay Birinci Başkanvekili ve Yargıtay Ceza Genel Kurulu Başkanı Eyüp Yeşil, Yargıtay Genel Sekreteri Fevzi Yıldırım, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı İdari Savcısı Bahattin Azizağaoğlu, Uluslararası İlişkilerden Sorumlu Yargıtay Cumhuriyet Savcısı İlknur Altuntaş da hazır bulundu.

HSK’DAN DA TEPKİ

10 Büyükelçiye tepki gösteren HSK tarafından yapılan açıklamada “Son dönemde bazı basın yayın organlarında, Türk Yargı Sistemine yönelik eleştiri sınırlarını aşan birtakım açıklamalara yer verildiği ve bu kapsamda girişimlerde bulunulduğu gözlemlenmektedir. Türk Yargısının itibarına halel getirebilecek bu durum nedeniyle, Kurulumuzca basın açıklaması yapılması zarureti hâsıl olmuştur. Anayasamızın 138’inci maddesinde, hâkimlerin görevlerinde bağımsız oldukları; Anayasaya, kanuna ve hukuka uygun olarak vicdani kanaatlerine göre hüküm verdikleri; hiçbir organ, makam, merci veya kişinin, yargı yetkisinin kullanılmasında mahkemelere ve hâkimlere emir ve talimat veremeyeceği, genelge gönderemeyeceği, tavsiye ve telkinde bulunamayacağı öngörülmüştür. Değinilen Anayasal ilke çerçevesinde, tüm resmi ve özel kurum ve kuruluşlar ile birey ve toplulukların yargı bağımsızlığına saygı göstererek, yargılama süreçlerine müdahale niteliği taşıyacak her türlü eylem ve söylemden kaçmması önem arz etmektedir. Kamuoyunun bilgisine saygı ile sunulur.” ifadeleri kullanıldı.