Yanardağ’dan Gezi kararı tepkisi: ‘Yetmez ama evet’çiler istedikleri yerlerine kına yakabilirler!

Yayın tarihi: 25 Nisan 2022 Pazartesi 9:22 pm - Güncelleme: 25 Nisan 2022 Pazartesi 9:22 pm

TELE 1 Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ, Emre Kongar ile sunduğu 18 Dakika programında Gezi Davası kararı ve iş insanı Osman Kavala’ya verilen müebbet hapis cezasını değerlendirdi. Kavala verilen kararın yollarını ‘yetmez ama evetçilerin’ döşediğini söyleyerek, “Yetmez ama evetçiler istedikleri yerlerine kına yakabilirler. Bu cehennemin yollarını onlar döşediler” dedi.

Merdan Yanardağ, TELE 1 ekranlarındaki Emre Kongar ile birlikte sunduğu 18 Dakika programında Gezi Davası kararlarını değerlendirdi. Yanardağ Osman Kavala’ya müebbet hapis cezası diğer yargılananlara ise 18’er yıl hapis cezası verilmesi için “Türkiye’nin tarihinde kara bir gün” ifadelerini kullandı.

Yanardağ ayrıca verilen karara giden yolda yetmez ama evetçilerin önemli bir rolünün olduğunu da belirtirken 12 Eylül 2010 referandumunun altını çizdi. Yanardağ’ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:

“TÜRKİYE’NİN HUKUK TARİHİNDE KARA BİR GÜN”

“Bugün Türk siyasal yaşamında da Türkiye’nin hukuk tarihinde de kara bir gün. Ortada tam bir hukuk rezaleti var. AKP iktidarının toplumdan, muhalefetten, kendisine oy vermeyen herkesten intikam alma çabası ile karşı karşıyayız.

Yargının siyasallaşmasının en tipik örneklerinden birisidir. Osman Kavala biliyorsunuz ki Gezi Davası’ndan tahliye edilmiş hatta daha önce beraat etmiş daha sonra yargılama sürdürülmüş ve tahliye edilmiş. Ama uyduruk bir casusluk davasından tutuklanmıştı.

Osman Kavala 3 yıldır casusluk davasından tutukluydu. Ama şunu yaptılar: Casusluk davasından beraat etti ama Gezi davasından ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası aldı. Niye? Mevcut hükümeti devirmeye kalkışmaktan. Darbe teşebbüsünden ağırlaştırılmış hapis cezasına çarptırıldı.

“GEZİ’NİN FİNANSÖRÜ OLARAK SUÇLANAN MÜCELLA YAPICI KİRADA OTURUYOR”

“Diğer yargılananların tamamına ise bu fiile yardım etmekten 18’er yıl hapis cezası verdiler. Can Atalay, Mücella Yapıcı gibi, Çiğdem Mater gibi… Ki Can Atalay aynı zamanda bu davanın avukatlarından biri. Ve Türkiye’nin hak arama mücadelesinde Soma’dan Zonguldak’a kadar Türkiye’nin her yerinde Çorlu Tren Kazası’ndan başka bir hak ihlalinin bulunduğu yere kadar her yerde bulunan, bu davaları gönüllü bir şekilde savunan bizim arkadaşımızdır.”

“Yine Mimarlar Odası başkanlarından, Gezi’yi finanse ettiği iddia edilen ve kendisi hala kirada oturan şehir planlamacıları ile birlikte İstanbul’un yağmalanmasına karşı çıkan Mimar Mücella Yapıcı da tutuklanıp bu gece cezaevine gönderilenler arasında. Neresinden tutsanız elinizde kalıyor gerçekten.”

“BU HUKUK DÜZENİ 2010 REFERANDUMU’NDA OTURTULDU”

“Bu davanın gösterdiği birkaç şey var. Bu hukuk düzeni 12 Eylül 2010 referandumu ile oturtuldu. Yetmez ama evet denilen, AKP iktidarından özgürlük ve demokrasi beklenen çok özgürlükçü ve demokratik gerekçelerle bu iktidara destek verilen 12 Eylül 2010 referandumunda kabul edilen yargı düzeni budur. Ve ne kadar iyi ki Osman Kavala sol liberal kültürel havzanın siyasi çevrenin içinde olmasına karşın bu anayasaya hayır demiş isimlerden birisidir. Kendi arkadaşlarından birisi bana doğrudan anlattı bunu.”

“YETMEZ AMA EVETÇİLER İSTEDİKLERİ YERLERİNE KINA YAKSIN”

Ama şunu söylemek isterim yetmez ama evetçiler istedikleri yerlerine kına yakabilirler. Bu cehennemin yollarını onlar döşediler. Bu rezaletin bu hukuk faciasının yollarını onlar döşediler. AKP iktidarına karşı gelişen toplumsal muhalefet refleksinin kırılması onların yüzünden gerçekleşti.

AKP iktidarına muhalefet edenleri darbecilik ile suçlayanlar istedikleri yerlerine kına yakabilirler.

Merdan Yanardağ: Kaos yaratarak OHAL içinde seçime gitmek istiyor olabilirler