AKP Hükümeti ne zaman dış politikada yalnızlaşıp ekonomik krize girse önce ABD Yönetimi ve Kongreye ulaşmak için İsrail’e yaklaşıyor, özellikle Musevi asıllı Amerikalı ve ‘Yahudi Lobisi’ni devreye sokmaya çalışıyor.
Kuruluşundan bu güne kadar bunun önemli örnekleri var. Erdoğan Yönetimi son haftalarda yıllar sonra yeniden İsrail’e ‘zeytin dalı’ uzatıp içinde bulunduğu ekonomik krizden çıkmaya çalışıyor.
Gerek Ankara’dan yapılan açıklamalar gerekse AKP’li Washington Büyükelçisi Murat Mercan’ın bir süredir İsrail’le ilişkileri onarmak için çabalaması bu görüşü doğruluyor.
Mercan, Washington ve New York’taki sinagogları ziyaret ediyor, musevilerin dini törenlerine katılıyor, onlarla görüntü veriyor, önde gelene liderleriyle görüşüyor, Rotary Club üyeleriyle buluşuyor.
Bir yandan da AKP’nin dış politikasını sert biçimde eleştiren etkili komitelerdeki Kongre üyelerini ziyaret ediyor, hükümetin ‘yumuşama’ politikalarını anlatmaya çalışıyor.
İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog’un Washington Büyükelçisi olan kardeşi Michael Herzog için verilen ‘hoş geldin’ yemeğine katılıyor.
(https://tele1.com.tr/israil-ve-turk-buyukelcilerin-strateji-yemegi-562238/)
Mercan ayrıca ABD’deki ‘Ortodoks Yahudilerin’ önde gelen isimleri arasında yer alan Ezra Frienlander’ın lobi şirketiyle bir anlaşma yaptı. (
https://tele1.com.tr/erdogan-yonetimi-ortodoks-yahudi-lobiciyle-anlasti-548770/)
Şüphesiz her atılan adım Erdoğan’ın talimatıyla yapılıyor.
Bilindiği gibi, Erdoğan da Ankara’dan Tel Aviv’e‘sıcak mesajlar’ verdi, İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzon’un mart ayında yapacağı ‘olası’ ziyareti açıkladı. İbrahin Kalın’ı İsrail’e gönderdi, İsrail
Dışişleri Bakanlığı Genel Direktörü Alon Ushpiz ziyaretin ön hazırlıkları için Ankara’ya geldi.
Erdoğan Doğu Akdeniz’de İsrail ile iş birliği yapılması için büyük umutlar olduğunu söyledi. ABD’nin, EastMed projesine desteğini çekmesinden sonra İsrail gazının Türkiye’den geçmesinin yollarını arıyor.
Buarada Herzog’un ziyaretine karşı çıkan Rum-Yunan lobisinin ABD’de harekete geçtiğine ilişkin haberler geliyor.
Lobi Herzog’un ziyaretinden pek memnun görünmüyor. Herzog bu nedenle Türkiye ziyaretinden önce Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi liderleriyle görüşecek.
İsrail kaynakları, Herzog’un ziyaretinin Yunanistan ve GKRY ile ilişkileri etkilemeyeceği konusunda ikna etmeye çalışacağını bildiriyor.
İsrail’in bölgede İran’a karşı ‘güvenli bir ittifak’ oluşturma planı stratejik ortağı ABD’nin politikasıyla örtüşüyor.
İsrail’le Körfez Arapları arasında gelişen ilişkilerden sonra Erdoğan’ın İsrail’le ilişkileri ilerletme çabaları Washington’da yakından izleniyor. Olumlu niteleniyor ancak temkinli bir yaklaşım var. Yorum yapmak için henüz erken olduğunu söylüyorlar.
Siyasi kaynaklara göre, AKP Yönetimlerinin her zaman değişken olan ‘İsrail politikaları bu kez nasıl gelişecek, Orta Doğu’da güç dengesini nasıl etkileyecek? henüz belli değil.
Amerikalılar, Erdoğan’ın geçmişteki İsrail’le ilgili sözlerini hatırlatıyor.
ABD’nin terörist gruplar arasına aldığı ‘Hamas’ın Türkiye’deki faaliyetleri ne olacak’ sorusunun cevabı Biden Yönetimi’nin de üzerinde önemle durduğu bir konu.
Amerikalılar da İsrail gibi Hamas’ın Türkiye’deki faaliyetlerinin devam ettiğini düşünüyor. Sonuç olarak Biden Yönetimi de İsrail gibi somut adımlar görmek istiyor.
Şüphesiz Türkiyedeki demokrasinin işleyişi, insan hakları ihlalleri ve fikir özgürlüğü ise ayrı bir konu.
Biden Yönetimi ve Kongre’nin gündeminde kalmaya devam edecek.