İstanbul’da TYT sınavına giren yüzde 90 görme engelli öğrenci Nisanur Halıcı, kendisine soruları okuyan ve işaretleyen görevlinin de yüzde 90 görme engelli olduğunu söyledi. Halıcı yaşananlara ''Bu kadar mı zor bir öğretmenin branşına bakmak, sağlık durumuna bakmak bu kadar mı zor ya? '' diyerek isyan etti.
ÖSYM tarafından düzenlenen Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) 8-9 Haziran tarihlerinde yapıldı. 3 milyondan fazla adayın başvurduğu ve üç oturumdan oluşan sınava engelli öğrenciler de katıldı. İstanbul’da yaşayan Nisanur Halıcı da ilk kez üniversite sınavına giren öğrencilerden biriydi. Yüzde 90 görme engelli olduğunu söyleyen Halıcı, sınavda kendisine soruları okuyan ve işaretleyen görevlinin de yüzde 90 görme engelli olduğunu anlattı.
Büyük emek vererek üniversite sınavına hazırlandığını söyleyen Halıcı, TYT sınavında yaşadıklarını şöyle anlattı:
''Ben üniversite sınavına giren bir öğrenciyim ve bir insanın hayatı üç saatte nasıl mahvolur bunu anlatacağım. Ben görme engelli öğrenciyim ve sınavda okuyucu ve kodlayıcıya ihtiyacım var. Bana verilen okuyucum bana sınavda kendisini yüzde 10 gördüğünü söyledi. Diğer okuyucu da keza aynı şekilde görme problemi yaşadığını söyledi. Sınava başlamadan önce ben özel olarak sınava yarım saat önceden gittim ki okuyucularımı yönlendireyim. Sınav esnasında dahi yönlendirmeme rağmen okuyucular hiçbir şekilde nasıl okuması gerektiğini bilmediği için daha önce deneyime sahip olmadığı için branşlarından dolayı bir müzik öğretmeni diğeri ilkokul öğretmeniydi bana hiçbir şekilde yardımcı olamadılar ve sınavım benim berbat geçti.''
''BU KADAR MI ZOR BİR ÖĞRETMENİN SAĞLIK DURUMUNA BAKMAK?''
Öğretmenin sınavda neden bulunduğunu bile bilmediğini dile getiren Halıcı, yaşadıkları nedeniyle şaşırdığını söyledi. Halıcı sözlerin şöyle devam etti:
''Bu kadar mı zor bir öğretmenin branşına bakmak, sağlık durumuna bakmak bu kadar mı zor ya? Kendisinin neden oldu olduğunu bilmeyen öğretmenlerle ben bir saat geç sınav geçirdim ve üç saat boyunca. Hayır, ağlama, kendini tut hala her şey bitmedi diye bir yandan kendimi teselli ediyorum. Bir yandan hocanın okuduğu şeyi anlamaya çalışıyorum, yanlış ekler getiriyor kelimelerin sonuna. Yani sınavım benim mahvoldu tamamen. Benim koca bir senem bütün emeğim bütün çabam her şeyim çöp oldu gitti.''
''Ben görünür olmak için ne yapmalıyım? Sizin için sizin gözünüzde var olmak için ne yapmam gerekiyor?'' diyerek isyan eden Halıcı, ''İnsan yerine konulmak için mesela ne yapılması gerekiyor, nasıl nasıl gözünüze girebiliriz? Ya benim bir sürü arkadaşım sırf bu nedenler yüzünden senelerce mezuna kalıyor. Hocalardan şikayetçi oluyorlar, hiçbir şekilde bir geri dönüş yok CİMER'e yazıyor. hiçbir şekilde bir geri dönüş yok. İnsanların umutlarını, hayallerini, hedeflerini elinden almak bu kadar zor olamaz. Ben gerçekten çok yoruldum. bir şeyler için çabalıyorum ve elimde olmayan sebepler yüzünden sürekli bir şeyleri kaybediyor kaybediyorum. Yani bu önemsenmeme bu ihmal edilme gerçekten çok ağır. Bir engelli olarak bir kadın olarak ben de varım. Ben de ülkemi temsil edebilirim. Ben de bir şeyler yapabilirim diyorum ama bana sürekli hayır yapamazsın dercesine önüme bariyerler kuruyorlar. Bu sene böyle geçti diyelim. Seneye yine aynısı olacak. Bir sene sonra yine aynısı olacak. Lütfen buna bir çözüm bulun'' dedi.