Oyuncuları devre arasına 3-1 geride girdi diye küfür edip tokatlayan Meysuspor Teknik Direktörü Halit Kurt, konuyla ilgili skandal bir açıklamaya imza attı. Attığı tokatın arkasında durduğunu söyleyen Kurt  "Dayak cennetten gelme, okullarda bile bir öğretmen gerektiğinde öğrencisine tokat atmalı. yuncularım arkamda iyi ki bizi dövdün hocam diyorlar. Şikayetçi olmadılar, hukuki bir durum söz konusu değil. Tokat attığım için değil ama küfür ettiğim için pişmanım" dedi.

Sosyal medyada bir soyunma odasında genç oyuncuları tokatlayan antrenörün görüntüleri dünden beri konuşuluyor. 3 yıl önce çekildiği öğrenilen görüntülerde Kayseri Meysuspor antrenörü Halit Kurt, 3-1 geride girdikleri maçın devre arasında oyuncularını tokatlayarak küfür ediyor. Videoda büyük tepki toplayan antrenör Halit Kurt yaşananlarla alakalı Fanatik'e konuştu. Kayseri 1. Amatör Küme U-19 Ligi ekiplerinden Meysuspor Teknik Direktör Halit Kurt, Kayseri İdmanyurdu'yle oynanan karşılaşmanın ilk yarısını 3-1 geride kapatan futbolcularını soyunma odasında tokatladı. 3 yıl sonra ortaya çıkan görüntüler üzerine Gençlik ve Spor Bakanı Kasapoğlu'nun Kayseri Gençlik ve Spor İl Müdürü Eskici'den bilgi aldığı öğrenildi. Dayağın disiplinin farklı bir versiyonu olduğunu belirten Kurt, "Oyuncularım arkamda iyi ki bizi dövdün hocam diyorlar. Şikayetçi olmadılar, hukuki bir durum söz konusu değil. Tokat attığım için değil ama küfür ettiğim için pişmanım" dedi. Kurt'un yaptığı açıklamalar şöyle:

‘SEVERİM DE DÖVERİM DE. 3 YIL ÖNCESİNE AİT BİR VİDEO’

25 yıllık antrenörüm. Başladığım heyecanla bu işi sürdürmeye devam ediyorum. UEFA B Lisansına sahibim. Bütün oyuncularım benim çocuğum gibi. Severim de döverim de. 3 yıl öncesine ait bir video. Müsabakanın ilk yarısını 3-1 geride soyunma odasına gidiyoruz. O gün kadroda olmayan bir arkadaşımız görüntüleri çekiyor. Nasıl olduysa şuanda yayılması sıkıntı oldu. Yoksa bütün oyuncularım bana destek veriyor ve arkamda. Şuanda eski oyuncularım bile beni arıyor. 82-84 doğumlu oyuncularım bile arıyor, video gönderiyor arkandayız iyi ki bizi dövdünüz diye.

‘OYUNCULARIMIN HEPSİ ARKAMDA’

Bu soyunma odasında bir reflekstir. Bir ailenin yatak odası nasıl gizemliyse ve mahremse soyunma odası da bir antrenör için özeldir. Orada kızar da, döver de, sever de her şey yapar. Mesela ben doktor kontrolü olmadan 10 kilo kaldıramam ama bir oyuncumun bacağı alçıya alındığı için gece üçte sırtımda evine çıkardım. 70 kilo çocuk mesela... Zamanı geliyor çocuğu sırtında alıp üçüncü kata çıkarıyorsun yeri geliyor bu böyle yani. Bizi yetiştiren hocalarda da vardı. Yoksa art niyetli, sadist, psikopat ruhlu bir insan değilim. Ben de üniversite okudum. Halkla İlişkiler mezunu bir insanım. Video yayılmasa iyiydi ama allah var, oyuncularımın hepsi arkamda, yanımda. Ben de onları her zaman ki gibi severim. Askerliğe uğurluyorum. Evleniyor düğününe gidiyorum. Hepsiyle bir aile ortamında görüşürüz. Eşimi de alıp giderim. Onlar bize gelir. Hepsiyle birlikte aile ortamındayız. Görüntüler 2016-2017 sezonuyla alakalı. U19 maçı, takım Kayserispor Meysu İdmanyurdu müsabakasının devre arası. Kayseri'de 25 yıldır aralıksız antrenörlük yapan üç kişiden biriyim.

‘OYUNCULAR ŞİKAYETÇİ OLMADIĞI İÇİN SIKINTI YOK’

Soruşturma başlatılacak mı? Yok. Federasyondan aradılar aynı bilgileri aldılar benden. Oyuncular şikayetçi olmadığı için sıkıntı yok. Savcılık kanadında da sorun yok. Oyuncuların şikayet etmesi lazım ya da aileleri. Onlardan da sıkıntı olmadığı için hepsi zaten 13 yaşından beri elimde olan oyuncular. Benimle büyüdükleri için belli bir kültürü biliyorlar zaten. Ben genelde hep oyuncuları sıfırdan alıp yetiştiririm. Onlar da benim karakterimi bilirler.

‘YAPTIĞIM DOĞRU DEĞİL’

Tabi ki değil. Olmasa iyiydi. Benim de oğlum var mesela. Baba ya da dışarıdan birinin gözüyle bakıldığında değişik görülüyor. Ben ama soyunma odasında oyuncularıma birer tokat attım. Durum bundan ibaret. Öteden gelen bir alışkanlık. Bu her maçta olmuyor tabi. O gün takımı çok iyi hazırlamama rağmen, bireysel hatalar çok üst üste gelince anlık refleks yoksa olmasın tabi tokat niye olsun. Ya şöyle gerektiğinde antrenmanda... Şimdi mesela okulda öğretmenler tokat atamıyor. Disipline edemiyor ve günümüz ortamındaki sosyoloji bozukluğuna bakın. Benim öğretmenim mesela bana vursun, talebeyken, niye vurmasın? Yaramazlık yapıyorsam, hoca sus diyorsa susmuyor isem suçluysam vuracak. 'Nush ile uslanmayanı etmeli tekdir; tekdir ile uslanmayanın hakkı kötektir' Dayak cennetten çıkmadır. Biz Türk toplumuyuz. Örf, adet ve geleneklere bağlı insanlarız. Bu anlamda bir öğretmen gerektiğinde öğrencisine tokat atmalı. Babasının eğitemediği, annesinin büyütemediği çocuğu öğretmen ne yapsın? Bir düşünün. Onlar terbiye edemiyor.

‘DİSİPLİN BİR KUŞA BENZER’

Mesela öyle bir anım var! 'Çocuk evde yaramazlık yapıyor. Annesi aradı. Hocam dedi Muhammet durmuyor. Ver telefonu dedim. Telefonda çocuk esas duruşa geçmiş, efendim hocam dedi. Ailesi biz bunu yapamıyoruz diyor. Ama siz telefonu alınca hocam çocuğun kimyası değişiyor.' Bunu bu anlamda değerlendirmek lazım. Disiplinin farklı bir versiyonu gibi düşünün. Disiplin bir kuşa benzer. Elinizi açarsanız uçar, çok fazla sıkarsanız ölür. Kıvamında tutabilmeyi becerebilmek gerekiyor. Mevzu budur. Tepkilerle alakalı ne düşünüyorsunuz? Tepki gösterenleri tespit ettim. Ölmüş anneme küfür edenler var. Onları hemen pazartesi günü savcılığa vereceğim. Tazminat davası açacağım hakaretten. Olumlu tepki gösterenler de var. Biri yazmış 'Keşke Beşiktaş'ın başında olsaydın hocam', biri de yazmış 'Keşke Galatasaray'ın başında olsan da Belhanda'dan başlasaydın. Soyunda odasındaki sizin çocuğunuz olsa aynı şeyi yapar mıydınız? Bir tanesi aynı binada komşumun çocuğu. Oğlum olması zaten bir şey değiştirmez. Oğlunuzla diğer çocuğu ayırt ederseniz antrenörlük yapma şansınız kalmaz. Dediğim gibi hepsi benim oğlum yerinde. Oradakilerden biri benim oğlumun sınıf arkadaşı. Yan yana oturuyorlar. Aile ortamında olduğumuz için bu anlamda sıkıntı yok. Tabi olmasa iyiydi. Anneler ayrı tabi ama babanın biri valla hocam ikinci çocuğum olsa onu sana verirdim diyor. Bu ailelerin bize olan güvenini ortaya koyuyor. Komu oyundan özür dileyecek misiniz? İnsani duygularla böyle bir şey yapmam gerektiğini düşünüyorum. Özür dileyeceğim. Pişman mısınız? Videonun yayılması konusunda sıkıntı oldu. Yoksa ben telefonu açtığınızdan beri neler anlatıyorum. Oyuncu iyi ki dayak yedim diyor. Biri polis yani şuan görevde. Ben sizin sayenizde adam oldum hocam diyor. Kötü alışkanlıklardan uzak durdum diyor. Beni disipline ettiniz diyor. Bunu sabahtan akşama kadar dövmüyorum ki ben. Gerektiğinde ikaz ediyorsun. Kimine koşu cezası veriyorsun. Ben genelde şınav cezası veririm. Ancak bunların dışında müsabaka esnasında olunca, bir final maçı oynuyorsunuz işte tansiyonu ayarlamanız lazım. Tabi yapacağınız konuşma etkili... Fakat onun dışında oyuncu sıkıntı çıkartınca. Mesela şuan oraya yazan hocalardan da yapan var. Dövmedin de attığın iki tane tokat.

‘TOKAT İÇİN DEĞİL KÜFÜR İÇİN ÖZÜR DİLEYECEĞİM’

Ben tokattan ziyade ona takıldım aslında. Zaten onun için özür dileyeceğim. Tokat için değil de. Demek ki o anda aşırı sinirlenmişim. Ondan kaynaklanmış. Antrenörlüğü devam etmeyi düşünüyor musunuz? Ediyorum zaten. Ama heyecanımı kaybedersem bırakacağım o zaman. Bugüne kadar üst seviyede, ulusal anlamda yetiştirdiğiniz oyuncu var mı? Profesyonel olanlar oldu. Kayserispor ve Erciyesspor'a gönderiyorum. Oradan çıkıp gidiyorlar ama henüz öyle biri çıkmadı. Bir Bandırmaspor'da oynayan oyuncum oldu Selçuk Bahadır diye. Verdiğim oyuncular tabi yükseliyor, yükselemeyenler amatöre dönüyor. Kayseri bu anlamda Türkiye'nin çok gerisinde bir şehir zaten. O konuda da zaten sıkıntılıyız. Hiç oğlunuza tokat attımız mı? Bir kez tokat attım...