Diyarbakırlı emekliler mahkum edildikleri sefalet ücretinden dolayı sokak satıcılığına başladıklarını ve birçok emeklinin de kimliğini saklayarak dilenmek zorunda kaldığını anlattı.

Türkiye’deki ekonomik krizden en çok etkilenen kesimlerin başından yer alan ve sefalet ücretine mahkum edilen emeklilerin isyanı her geçen gün artıyor. TÜİK'in yüzde 24,73 olarak açıkladığı 6 aylık TÜFE enflasyon oranına rağmen yaklaşık 4 milyon emekli zam alamadım ve maaşı 10 bin TL'de kaldı. 18 bin 978 TL olarak açlık sınırının neredeyse yarısında kalan emekliler yardıma muhtaç hale geldi. Maaşından başka geliri olmayan bir çok emekli geçim koşulları için yaşına rağmen çalışmak zorunda.

"EMEKLİLERİN YÜZDE 80'İ EK İŞ YAPIYOR"

Türkiye’nin en önemli sorunları başında yer alan emeklilerin aylıklarına ilişkin Diyarbakır’daki emekliler şikayetlerini anlattı. Türkiye Emekliler Derneği Diyarbakır Şube Başkanı Kadir Akar, enflasyonun emeklileri sırtında vurduğunu söyledi. Emeklinin bir lokma ekmeğe muhtaç edildiğini aktaran Akar, “Emekli aldığı 10 bin lirayla nasıl geçinecek? Bu rakam kirayı bile karşılamıyor. Çocuğu okula gidiyorsa, bunun elektriği, doğal gazı nasıl ödeyecek? Emekliler çok perişan bir haldedir. Emekliler pazara ve markete gidemez oldu. Çocuklarını okula gönderemez oldu, kirasını ödeyemez oldu, doğal gaz ve elektrik ücretini ödeyemez bir hale geldi. Diyarbakır’daki emekliler kiralarını ödeyemiyor. Emeklilerin yüzde 80’i ek iş yapıyor. El açacak duruma gelmişler. 60 yaşındaki bir emekli çalışabilecek bir durumu yok. Ama açtır ve bu yüzden çocuklarına ellerini açıyor. Çoğunun bu durumdan ağladığını görüyoruz. Yıllarca çoluk çoğuna babalık yapan biri şimdi onlara el açıyor” dedi. [caption id="attachment_1098890" align="alignnone" width="690"] Türkiye Emekliler Derneği Diyarbakır Şube Başkanı Kadir Akar[/caption] Diyarbakır’da uzun yıllar özel kurumlarda çalışıp, asgari ücret üzerinden 12 yıl önce emekli Paşa Akdoğan, emeklilerin 31 Mart yerel seçimlerinde tepkilerini dile getirerek, seçim sonuçlarında etkili olduğunu söyledi. Geçmiş dönemlerde yaşanan siyasi sıkıntılara rağmen emeklilerin asgari ücretin üzerinde maaş aldığını kaydeden Akdoğan, "Enflasyon hiçbir dönemde bu kadar büyümedi. AKP’nin 22 yıllık iktidar döneminde gözlemlediğimiz kadarıyla her zaman ‘enflasyona karşı savaş açıyoruz, enflasyonu tek haneye indireceğiz’ söylemleri sadece çalışanlar ve emeklilerin üzerinde yoğunlaştı" dedi.

"AYAKKABI BOYATIP, SİMİT SATIYORLAR"

Emeklilerin açlığa mahkum edilmiş bir halde olduğunu ifade eden Akdoğan, "Emekliler eli ve ayağı tuttuğu sürece ikinci bir iş aramaya çalışıyor. Ayakkabı boyatıp, simit satıyorlar. Bunlar bizim gerçeğimiz. Hükümet bugüne kadar bunları görmüyor veya görmek istemiyor. Emeklilerin ağır iş yapacak halleri yok. Eskiden bekçilik yapıyorlardı ama artık onlar da bitti. Emeklinin şu an yapabileceği ya balon satmak ya da ayakkabı boyamaktır. Ben iddia ediyorum, birçok yerde kimliğini saklayıp, dilenci hale gelmiştir. Yani avuçlarını açıyorlar, dilencilik yapıyorlar. Onurları kırıldığı, utandıkları için saklıyorlar. [caption id="attachment_1098891" align="alignnone" width="690"] Diyarbakırlı emekli Paşa Akdoğan[/caption] Akdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: "2024 yılı Cumhurbaşkanı tarafından ‘Emekliler yılı’ ilan edildi. Emeklileri nasıl canlı olarak mezara koyacaklarının yılıdır bana göre bu yıl. Semt pazarlarında akşam saatlerinde sessizce gidip, ezik domatesleri, biberleri, meyveleri toplayıp, evine götüren emekliler var. Emeklinin evine doğru dürüst et girmiyor. Eskiden et alma imkanı vardı ama artık alamıyor. Et almak emekliler için lüks haline geldi. Yıllarını bu ülkeye hizmet yapmakla geçiren emeklilere sahip çıksınlar. Emekliye verecekleri 3 kuruş para, o holdinglerin kaçırdığı paranın binde biri bile değildir.” [caption id="attachment_1098892" align="alignnone" width="690"] Diyarbakırlı emekli Abdulsamet Özer[/caption]

"ARKADAŞLARIMIZ BİZE DESTEK OLUYOR"

Emekli Abdulsamet Özer ise, aldığı 10 bin lira maaşla geçinmenin mümkün olmadığını belirterek, fırında ekmek almakta zorlandığı için un alıp, ekmeği evinde pişirmek durumunda kaldığını söyledi. Özer, 10 bin lirayla hiçbir şey yapamadığını belirterek, "Ek iş varsa bunu yapmak zorunda kalıyoruz. Bölgemizde iş de bulamıyoruz. Ama bulduğumuz kadarıyla yapıyoruz. Çam sakızı çoban armağanı gibi. Arkadaşlarımız bize destek oluyor, ailemiz köyde bizlere bir şeyler göndererek geçimimizi sağlıyoruz. Talebimiz emeklilerin maaşı asgari ücret düzeyine getirilmesidir" diye konuştu. https://tele1.com.tr/uc-konfederasyondan-iktidara-ortak-bildiri-asgari-ucret-ve-emekli-ayliklarina-zam-cagrisi-1098260/ emekli