Kurtlar Vadisi dizisinde oynadığı 'Polat Alemdar' karakteri ile tanınan Necati Şaşmaz'ın şoke eden hayatını gazeteci İsmail Saymaz kaleme aldı.

Sözcü yazarı İsmail Saymaz'ın paylaştığı görüntüler ise izleyenleri hayrete düşürdü. Şaşmaz'ın 8 yaşındaki oğlunun tarikatta geleceğin lideri olarak görüldüğünü ifade eden Saymaz, herkesin onun elini öptüğünü ve 'Ağabey' dediğini de söyledi. Saymaz'ın Sözcü'de yayımlanan bugünkü yazısı şöyle: ‘Kurtlar Vadisi' adlı dizide ‘Polat Alemdar' karakterini canlandıran ünlü oyuncu Necati Şaşmaz, şatafatlı bir düğünle evlendiği Nagehan Kaşıkçı'dan 17 Mayıs'ta sessiz sedasız boşandı. Yazının devamında, bir şöhretin dağılan yuvasına ilişkin satırlar bulacağını düşünen sevgili okurlarımı uyarmak isterim: Bu bir magazin haberi değildir. Devam edelim. Necati Şaşmaz ve Karadenizli bir iş adamının kızı olan Kaşıkçı, Aralık 2012'de dünya evine girmişti. Şaşmaz ile arasında 21 yaş fark olan Kaşıkçı, evlendiğinde üniversitede okuyordu. Daha 19 yaşındaydı. İki oğulları oldu. A.N., 2013'te, kardeşi Y.E. ise 2017'de doğdu. Kaşıkçı, 2019 yılında İstanbul 2. Aile Mahkemesi'nde boşanma davası açtı. Ayrılığın birden çok gerekçesi vardı. Fakat en kritik olanı, Şaşmaz Ailesi'nin tarikatçılık faaliyetlerine ilişkindi. Şaşmaz'ın babası Abdülkadir Şaşmaz, hali hazırda Harput merkezli Kadiri tarikatının şeyhi. Oğlu da babasının müridi.

Eski eşi Kaşıkçı'nın iddiasına göre Necati Şaşmaz, kendisini mehdi görüyor.

Bugan sekiz yaşında olan oğulları A.N. tarikatın gelecekteki lideri kabul ediliyor. Yaşlı müritler A.N.'ye “Ağabey” diye sesleniyor, çocuğun elini öpüyor. Bu zikirlerden birinin görüntüsü dava dosyasına sunuldu. Kaşıkçı'nın çektiği kayıtta, aralarında eşi Necati Şaşmaz'ın da olduğu müritler halka halinde zikir çekiyor. Halkanın ortasında Dede Abdülkadir Şaşmaz ile torunu A.N. var. Bu arada… Tarikat hakkında İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu'nda 2020/118895 numaralı bir soruşturmanın yürütüldüğü ifade ediliyor. Çocuğu ulu kişi görüyorlar Kaşıkçı, boşanma davası açtıktan sonra oğlunun tarikat zikirlerinden olumsuz yönde etkilendiğini savunarak, dosyaya raporlar sundu. O raporlardan biri, Dr. Psikiyatrist Muzaffer Uyar'a ait. 4 Mart 2020 tarihli raporda şu yazıyor: “Çocuğun böyle bir misyon ve role (ulu kişi ve büyüklerinden üstün olduğu) yöneltildiğine dair kuvvetli yansımaların gözlendiği, çocukta görülen bu olumsuz değişikliklerin gelişimini olumsuz etkileyeceği, yaşıtları ile uyum güçlükleri yaratabileceği, bazı psikiyatrik sorunlara yol açabileceği düşünülmektedir. Çocuğun bu aktiviteden uzak tutulması ruh sağlığının korunması açısından elzemdir.” A.N: Babam beni götürüyor İstanbul 2. Aile Mahkemesi sosyal hizmet uzmanı, psikolog ve pedagogdan oluşan bir sosyal inceleme heyetini görevlendirdi. Heyetin görüştüğü Necati Şaşmaz, Kadiriliği tasavvuf derneği gibi değerlendirdiğini, kendisine ait film şirketinde zaman zaman toplanıldığını ve mekana oğlu A.N. ile beraber gittiklerini söyledi. “Oğluna din ve inanç konusunda baskıda bulunmadığını” söyledi. Kaşıkçı ise eski eşini suçladı. “A.N.'nin babaannesi tarafından Kadiri tarikatına götürüldüğünü, bu durumun ayrılık döneminde sürdüğünü ve anne olarak çok kaygılandığını” anlattı. Kaşıkçı, “Oğlu A.N.'nin tarikattan geldikten sonra kendisine ve evdeki insanlara emir kipinde konuştuğunu, agresifleştiğini, ağlama nöbetine girdiğini, okul kurallarına uymadığını” belirtti. Ardından heyet A.N.'yi dinledi. A.N. şunları anlattı: “Babasının kendisini büyük insanların bulunduğu kapalı bir yere götürdüğünü, orada çevresinde büyük insanların toplandığını, insanların birtakım hareketlerde bulunduğunu, bu hareketlere anlam veremediğini, ortama kendi isteği dışında gittiğini, uzun süre kaldığını, çok sıkıldığını ve yorulduğunu, ancak durumu babasına söylemekten korktuğunu, babasının kendisini her aldığında bu ortama yine götürdüğünü…” Heyet, 7 Ağustos 2020'de raporunu tamamladı ve mahkemeye sundu. Raporda, çocukların anneyle birlikte yaşaması önerildi. Şöyle devam edildi: “Çocukların baba yanında yaşları, zihniyet, sosyal ve pedagojik gelişimlerine uygun olmayan ortamlara maruz kaldıkları ya da kalabilecekleri anlaşıldığından… Dini ritüellere götürülmesi durumunda sağlıklı psiko-sosyal gelişimlerini olumsuz etkileyebileceği değerlendirilmiştir.”

Anne: Oğlum tarikatın veliahtı

Tarikat iddiası son duruşmada da gündeme geldi. Şaşmaz'ın avukatı zikir görüntüsünü kabul ederken, “Tarikat iddiası doğru değildir. Müvekkilin babası kanaat önderidir. Zararlı eylemi yoktur. İslam diniyle ilgili faaliyette bulunmak ve iyi bir insan yetiştirmek ne zamandan beri suç olmuştur?” şeklinde konuştu. Yargılama sonunda çiftin boşanmasına karar verildi. Çocukların velayeti anneye verildi. Tazminat talebi reddedildi. Mahkeme annenin bir talebini daha geri çevirdi. Duruşma tutanağından alıntılıyorum: “Çocukların tarikat merkezlerine götürülmemesi hususunda karar verilmesine yönelik taleplerin yargılamanın esasına ilişkin olmaması nedeniyle reddine…” Kaşıkçı, bu karara itiraz etmeye hazırlanıyor. Endişeli olduğunu belirtiyor. “Benim oğlum bu tarikatın veliahtı” diyor ve ekliyor: “Ben insanlık dışı birçok uygulamasını gördüğüm bu tarikata oğullarımın bulaşmasını asla istemiyorum.”