Konya'da küçükbaş yetiştiriciliği yapan 3 kardeşin 124 koyunu çalındı. Sarıhan kardeşler, ellerinde kalan 30 kuzuyu biberonla süt vererek beslemek zorunda kaldı.
Konya'nın Hadim ilçesinde yaşayan Ali, Abdullah ve Serdar Sarıhan kardeşler birlikte besicilik yaparak geçimlerini sağlıyor. 8 Ocak günü yakınlarına taziyeye giden Sarıhan ailesi, döndüklerinde ağıldaki hayvanlarından 124 koyunun çalındığını gördü. Hırsızlık şüphelileri, kamyona yükleyemediği 8 koyunu da bıçakla keserek öldürünce ağılda sadece 30 kuzu kaldı.
Anne sütü gereken dönemde koyunları çalınan Sarıhan kardeşler ise kuzuları biberonla süt vererek beslemeye başladı. Sütle beslemekte güçlük çeken kardeşler, kuzulardan bazılarını koyunları olan yakınlarına verdi.
"KOYUNLAR ÇALINDI, KUZULAR ÖKSÜZ KALDI"
20 yıldır babası ve 2 kardeşiyle birlikte küçükbaş yetiştirerek geçimlerini sağladıklarını belirten Ali Sarıhan, şöyle konuştu:
"Bir yakınımız vefat etmişti. Biz de cenazeye ve taziyeye gittik. Daha önce ağılda Afganistan uyruklu bir çobanımız kalıyordu. O da işten ayrılmıştı. Hayvanlarımızın doğum dönemi olduğu için gece gündüz sürekli ağıla gelip kontrol ediyorduk. O gün cenaze olduğu için gelemedik ve 124 koyunumuz çalındı. Çalan kişilerin bizi takip ettiğini tahmin ediyoruz. Çünkü bizim gelmediğimizi fırsat bilip hayvanlarımızı çalmışlar. Kamyona yükleyemedikleri 8 koyunu keserek telef etmişler. Geriye kuzularımız kaldı. Kuzularımızın anne sütüyle beslenmesi gereken dönemdi ve elimizden geldiği kadarıyla biberonla süt vererek besliyoruz. 5 kuzumuz da açlıktan öldü. Bunun üzerine kuzuların bir kısmını beslemesi için koyunları olan yakınlarımıza verdik. 20 yıldır hayvancılık yapıyoruz. Bu seviyeye gelebilmek için de yıllardır gece gündüz uğraşıyoruz. Şu an hem çalınan koyunlarımızdan olduk hem de kuzularımızı her gün süt vererek beslemekte güçlük çekiyoruz"
"4 AİLE BURADAN GEÇİM SAĞLIYORDU"
Maddi ve manevi olarak etkilendiklerini dile getiren Sarıhan, 4 ailenin geçimini hayvancılıktan sağladığını belirterek şunları söyledi:
"Koyunları biz yetiştirdik. O yüzden onlar da bizim birer çocuğumuz gibiydi. Hırsızlık olayının ardından 10 gün boyunca ağıla giremedim. Artık gece bile yatamıyoruz. Bir korku içindeyiz. Hırsızlığın gerçekleştiği gün belki bizim burada olmamızda da bir hayır vardır, diyoruz. Çünkü kamyona yükleyemediklerini vahşice kesmişler. Biz olsaydık belki bizi öldüreceklerdi. Koyunları devlet desteğiyle almıştık. Şu an 20 yıllık emeğimiz yok olup gitti. 4 aile buradan geçimimizi sağlıyorduk"
"ÇOCUKLARIMIZIN RIZKI ÇALINDI"
Kardeşlerden Abdullah Sarıhan da koyunlar geçim kaynakları olduğu için çocuklarının rızkının çalındığını belirtti. Sarıhan,
"Ben 8 yıl İstanbul'da kaldım ve orada çalışıyordum. Eşimi güçlükle ikna edip köyümüze dönerek hayvancılık yapmaya başladım. Çocuklarımızın rızkını çaldılar. Kuzuları da besleyemezsek onlar da ölecek" dedi.
Çocukluktan itibaren hayvan yetiştiriciliği yaptıkları için hayatının büyük bölümünün meralarda koyun otlatmakla geçtiğini belirten Serdar Sarıhan da "32 yaşındayım. Yıllarım merada koyun otlatmakla çadırda yatmakla geçti. Kimseye muhtaç olmadan ailece koyun yetiştirerek geçimizi sağlıyorduk. Şu an ne yapacağımızı bilmiyoruz. Çocuklarımız, koyunları çok alışmıştı. Onlar bile ağlıyor, üzülüyor" ifadelerini kullandı.