Kolombiya'da hükümetin “vergi reformu” yasa tasarısı 28 Nisan'da başlayan eylemler sonucunda geri çekildi. Fakat tüm neoliberal planlarından vazgeçilmesini isteyen halk, grev ve protestoları sürdürüyor. Öte yandan gösterilerde hayatını kaybedenlerin sayısı, 24'e yükselirken, yaralı sayısı ise 900'ü geçti.

Kolombiya’da hükümetin “vergi reformu” yasa tasarısını meclisten geri çektiğini açıklamasına rağmen 28 Nisan’da başlayan grev ve protestolar sürüyor. Evrensel'in aktardıklarına göre; Ulusal Grev Komitesini oluşturan sendikalar Ivan Duque hükümetine tüm neoliberal planlarından vazgeçme çağrısı yaparak protestoların süreceği mesajını verdi. Ayrıca 5 Mayıs’ta yeniden yaygın iş bırakma ve sokağa çıkma çağrısı yapıldı.

"SÜRDÜRÜLEBİLİR DAYANIŞMA YASASI" HALKI SOKAĞA DÖKTÜ

Sağcı Ivan Duque hükümeti, pandemi nedeniyle derinleşen ekonomik sorunlara çözüm adı altında, “Sürdürülebilir Dayanışma Yasası” tasarısını Kongreye sundu. Duque, yasada temel olarak KDV'nin yükseltilmesi ve vergi tabanının genişletilmesi planlıyordu. Hükümetin bu yasa üzerinden 6 milyar dolardan daha fazla bir miktarı topla planları vardı. Protestoların arttığı dönemde istifa eden Hazine Bakanı Alberto Carrasquilla, hedefledikleri 6 milyar dolardan fazla tutarın yüzde 73'ünü bireylerden, yalnızca kalan yüzde 27'i ise şirketlerden alınacağını açıklamıştı.

ÖZEL POLİS GÜCÜ GÖNDERİLDİ, ÇATIŞMALAR BAŞLADI

Hükümet özel polis gücü ESMAD gönderildi ve çatışmalar yaşanmaya başladı. Polis şiddeti protestoları bitirmeye yetmedi. Devlet Başkanı Ivan Duque yasa tasarısını meclisten çektiklerini açıkladı. Fakat tüm neoliberal planlarından vazgeçilmesini isteyen halk, grev ve protestoları sonlandırmadı.

HALK NE TALP EDİYOR?

Kolombiya halkının 28 Nisan’da başlayan 1 Mayıs’ta kitleselleşen protestolardaki talepleri şöyle:
  • Demokratik hak ve özgürlüklerin garanti altına alınması: Eylem ve protesto hakkı için anayasal garanti
  • Kentlerin militarizasyonuna son verilmesi
  • Katliamların durdurulması, sorumlularının cezalandırılması
  • ESMAD polis gücünün dağılması
  • Ulusal Grev Komitesiyle şu konular üzerine diyalog kurulması:
  • Sağlık yasa tasarısının geri çekilmesi ve kitlesel aşılama.
  • En az bir asgari ücret düzeyinde herkese aylık temel gelir.
  • Ulusal tarımın, sanayinin, zanaatkarların ve çiftçilerin savunulması. KOBİ’lere sübvansiyon, hakları korunan istihdam ve gıda egemenliği ile güvenliğini savunan bir politika.
  • Yüz yüze eğitime geçilmemesi.
  • Cinsel ve etnik kimliğe yönelik ayrımcılığa hayır.
  • Özelleştirmelere hayır. 174 sayılı kararnamenin iptali.
  • Yasa dışı mahsullerin zorla yok edilmesine ve mahsullere havadan glifosat püskürtülmesine son verilmesi.
  • Kolombiya'da eylemdeki yüzlerce kişi.

ÇOK SAYIDA ÖLÜ VAR

Kolombiya’da 28 Nisan’da başlayan 1 Mayıs’ta kitleselleşen protestolara yönelik polis ve asker saldırıları ve çıkan çatışmalarda şu ana kadar 1’i polis 23'ü sivil en az 24 kişi yaşamını yitirdi. En az 900 kişinin de yaralandığı açıkladı. 431 kişi ise polis tarafından gözaltına alındı. 87 kişinin ise kayıp olduğu belirtiliyor. “Francisco Isaías İnsan Hakları Ağı” açıklamasına göre sadece Cali kentinde polis tarafından 14 kişinin öldürüldü. “Temblores” isimli örgüt de kendilerinin en az 10 ölüm tespit ettiğini açıkladı. Ayrıca 68 fiziksel şiddet vakası, 655 keyfi tutuklama tespit ettiklerini, 8 kişinin gözlerinden yaralandığını ve kamu görevlileri tarafından gerçekleştirilen 18 ateşli silahla yaralama ve 4 cinsel saldırı vakası gerçekleştirildiği belirtildi. Kolombiya'da eylemdeki yüzlerce kişi. Gaz bombaları atılıyor.

YAŞANANLARA AB VE BİRLEŞMİŞ MİLLETLER'DEN ELEŞTİRİ

Kolombiya’da protestolara yönelik devlet şiddetine Avrupa Birliği ve Birleşmiş Milletler’den de eleştiri geldi. Ancak Kolombiya hükümeti bir ABD müttefiki olduğu için Rusya’da ya da Hong Kong’daki protestolara yönelik devlet şiddetine gösterilen yaygın ve güçlü tepki gösterilmedi.