Millet İttifakı'nın Cumhurbaşkanı adayı ve CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu Denizli'de 'Millet Buluşmaları' mitinginde konuştu. Esnaf Bakanlığı kuracaklarını söyleyen Kılıçdaroğlu, "Esnafın kredilerinin faizlerini sileceğiz" dedi.
Millet İttifakı'nın Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı (ABB) Başkanı Mansur Yavaş ile birlikte Denizli'de yurttaşlara seslendi.
13'üncü Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu, Denizli'de yaptığı açıklamada 100 bin atama sözünü staj problemini çözme sözünü tekrar ederek esnaf için, "Esnafımızın kredilerinin faizlerini silip ana parayı yapılandıracağız" dedi
Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından satır başları şöyle:
"O kadar zor koşullar var ki pazara gidince görüyorsunuz. Bunu aşmamız lazım. Türkiye'nin bir değişime ihtiyacı var. Sandığa gideceğiz oyumuzu kullanacağız. 5 milyon 300 bin genç ilk kez oy kullanacak... Türkiye'nin kaderini değiştirecek sizsiniz. Göreceksiniz sizler için nasıl çalıştığımı...Çalıştınız ürettiniz staj yaptınız ama sigortalı değilsiniz. Keşke tüm sorunlar bu kadar kolay olsa... Çözeceğiz..."
https://tele1.com.tr/son-anket-kilicdaroglu-acik-arayla-ilk-turda-kazaniyor-sinan-ogan-inceyi-geride-birakti-837033/
"KİMSE AÇ KALMAYACAK"
"Bütün çocuklarımız okullarda güzel beslenecekler... Sosyal devlet görevini yerine getirmiş olacak. Tarlada çalışan kadınlar var. Bağda bahçede çalışan kadınlar var. Tüm bu kadınların sosyal güvencesi yok. Eşinden bir şey kaldıysa kaldı yoksa gelirleri yok... Tüm kadınların gençlerin sosyal güvenlik primlerini devlet ödeyecek yeri gelince emekli olacak... Kimse bu ülkede aç ve açıkta kalmayacak... Aile destekleri sigortasını getireceğiz... Gelir asgari ücretin altında olmayacak. Kadının hesabına yatıracak... Onun yoksulluğunu devlet dışında kimse bilmeyecek. Ve afişe edilmeyecek. Hiç bir yoksul ailenin elektriği kesilmeyecek... Doğalgazı kesilmeyecek... Suyu kesilmeyecek... Bunlar insan hakkıdır. Sosyal devlet fakirin fukaranın yanında duran devlettir. Diğerinin adı olsa olsa saray devletidir... Taşeron işçiler var ücretli öğretmenler sözleşmeli öğretmenler var... Birisi 100 lira birisi 200 lira birisi bin lira alıyor bu adaletsizliği değiştireceğiz... Bay Kemal değiştirecek... Emekli kardeşlerim ben 2015 tarihinden bu yana ramazan bayramında kurban bayramında iki maaş ikramiye vereceğiz dedim. Israr edince verdiler... Seçim yaklaşınca artırdılar... Önümüzde Kurban Bayramı var 15 bin lira vereceğim... Bunu deyince diyorlar ki parayı nereden bulacaksın diyorlar. Sen beşli çetelere para bulurken var... Bu kardeşiniz 5'li çete için değil sizin için üreteceğim..."
"SARAYLARDA OTURMAK GİBİ TALEBİM YOK"
"Ben sizden birisiyim... Dolayısıyla benim saraylarda oturmak gibi bir talebim yok... Allah nasip ederse saraya değil Gazi Mustafa Kemal'in Çankaya'sına gideceğim...
Benim Milliyetçiliğimi sorgulamaya kalkıyorlar... 1 vatanımız 2 bayrağımız iki kırmızı çizgimizdir. Biz milli kurtuluş savaşı sonrası kurulan bir partiyiz. Avukat bürolarında kurulan bir partiyiz. Böyle çalışırız... Beka sorunu diyorlar... Beka sorunu gelecek sorunu... Eğer bir ülkenin cumhurbaşkanı, egemen bir ülkenin başkanı tarafından 'senin mal varlığını bulur açıklarım' dediğinde sesini çıkartamıyorsa orada bir beka sorunu var demektir. Bana denseydi 'Benim mal varlığımı araştırmazsanız namertsiniz' derdim. Bizim verilmeyecek hesabımız yoktur..."
"ESNAFIN FAİZLERİNİ SİLECEĞİM"
"100 bin güvenlik görevlisi alacağız ve polis kardeşlerimiz 8 saat görev yapıp eve gidecek. Öğretmen kardeşlerimize sözüm var 100 bin atama yapacağız. Köy okullarını yeniden açacağız. Bizim dışımızdaki canlılarla bu dünyayı güzel kılabiliriz. Doğa haklarını korumamız lazım. Önümüzdeki 25 30 yıl içinde Fırat ve Dicle Nehirlerinin kuruyacağı söyleniyor. Bugünden çalışmalar yapılmalı ama bunların haberi yok. Esnafı perişan ettiler. Allah nasip eder de iktidar olursa aldığımız kredilerin faizlerini sileceğiz. Ana parayı yeniden yapılandıracağız Esnaf Bakanlığı kuracağız. Çiftçi neyi ekeceğini bilecek kaça satacağını da bilecek. "Maaliyet+ makul kar= taban fiyat" formülümüz olacak... Her şey dışardan geliyor siz perişan oluyorsunuz... 20 yılda 418 milyar dolar götürdüler getirip size sunacağım..."
Ekrem İmamoğlu'nun konuşmasından satır başları şöyle:
"PARAMIZI PUL ETTİLER"
"21 yıllık heyecanın eşiğine gelmiş bir toplum var. Heyecanı son ana, son saate kadar hep birlikte yaşatalım. Çok önemli bir dönüm noktasındayız. Bugün ben İstanbul'da Sultanbeyli'den buraya geldim. Buradan Çorluya gideceğim. Hep beraber çok çalışıyoruz. Çalışmamızın çok azını gördünüz. Milletimiz için esas 15 Mayıs'tan sonra nasıl çalışacağız herkese göstereceğiz. 14 Mayıs'tan sonra Denizli'de hakkını alacak. Türkiye'nin her yeri bir cennet köşesi. Hak ettiği yerde değil. Paramızı pul ettiler. Bir anda milletimizi Bütün kazanımlarıyla yerle bir ettiler. Emeklisinden işçisine, Memurundan sanayicisine... Tarımla uğraşanından emeklisine... Herkesi mağdur ettiler. Bu iktidar fazla değil... 15 Yıl önce 2023 yılında Cumhuriyetin 100'üncü yılında kişi başı geliri 25 bin dolar açıkladılar. Bugün 3'te1'inden bile daha aşağıdayız. O kadar çok şey kaybettik ki... İktidarı devraldıklarında Dünyanın 16'ıncı ekonomisiydik bugün 21'inci ekonomisi konumundayız. Daha da geri gidiyoruz..."
"GENÇLERE HESAP VERMEK ZORUNDAYIZ"
"Gençlere hesap vermek zorundayız. Umutlarını tazelemek zorundayız. Gençlerin yüreklerini ferahlatmak zorundayız. Gençleri mülakat altında ezdirmeyen bir sistemi var etmek zorundayız. Gençler adalet istiyor. Benim hakkımı yedirme diyor. 14 Mayıs'taki seçim bir parti seçimi değil... Geleceğimizi kurtarma seçimi... Bu canım memleketin yaş ortalaması 33... Bugün Avrupa'nın yaş ortalaması 45-46... Nasıl bir fırsat barındırdığımızı bilelim... Yolda gelirken binaların duvarlarında 'Denizli vatanı böldürmez' diye saçma sapan afişler asan insanları görüyorum... Allah aşkına yahu bu milleti siz böldünüz siz... Oy veren, vermeyen... inançlı, inançsız... milli, gayri milli... yahu Allah aşına sorarım size benim inancımı da milliyetçiliğimi de ölçecek kişi anasının karnından doğmadı... Hangi birimiz bu vatan sevgisini birine ölçtürürüz? Bu vatan için her bedeli ödemiş milletimizin evladıyız. Biz hepimiz Mustafa Kemal Atatürk'ün cumhuriyetinin evlatlarıyız..."
"EKONOMİNİN KURTULUŞ RECETESİNİ AÇIKLAYACAĞIZ"
"Bu hafta sonu büyük İstanbul mitinginde ekonominin kurtuluş reçetesi yazılacak... Bu ittifak iş birliği ile başarmaya alışmış bir ittifak... Örneği burada... Biz kazandık... Milletçe kazandık... 86 milyon insanımıza milli yerli ve insan gözüyle bakıyoruz... Mezhebi şu mezhebi bu diyerek bölerek parçalayan akla elinizin tersini gösterin 'aramıza girme' de... "Sıra artık kalkınmada, sıra artık şahlanmada, sıra artık tarih yazmakta... Cumhuriyetin ikinci yüz yılına muhteşem bir giriş yapmakta... Kiminle? 13'üncü Cumhurbaşkanımız Kemal Kılıçdaroğlu ile..."
"SAHİP ÇIKACAĞIZ"
"Denizli'nin doğasına sahip çıkacağız. Tarihine sahip çıkacağız. Turizmde en üst seviyelere çıkartmak için bütün bilgi birikime sahibiz. Biz bizi nelerle kirletmeye çalıştılar... Yapamazlar edemezler dediler... Yapamadıkları metroları ben bitirdim. İnanın tarih yazıyoruz..."
"15 TEMMUZ'DAN SONRA YENİDEN BAŞLAYACAK"
"İstanbul seçimini alamazlar dediler kazandık. Elimizden almaya kalktılar. Honaz'da da iptal ettiler... Ne oldu? Önce Honaz'da küçük bir şamar yediler... Sonra 23 Haziran'da tam 806 bin oyluk Osmanlı tokadı yediler... Şimdi sıra Türkiye'de... Millet İttifakı kazanacak demiyorum... Eksik olur... Milletin ittifakı kazanacak... Bunun adı 13'üncü Cumhurbaşkanımız Kemal Kılıçdaroğlu'nun hükümeti değil milletin hükümeti olacak... Bütün güzellikler 15 Mayıs'ta yeniden başlayacak..."
"MİLLET KAZANIYOR"
"Sevgili gençler... Benim güzel yol arkadaşlarım size çok güveniyorum... Lisede okuyan üniversitede okuyan ilk oyunu kullanacak geleceğe umutla bakan sizler seçimde adresiniz Kemal Kılıçdaroğlu'dur Millet İttifakı'dır... Duygusal bir yaştasınız. Öfkelenebilirsiniz haklısınız. Ama bu seçim önemli mutlaka oy kullanın... Ama sakın ayrışmayın... 14 Mayıs günü bayraklarla sokakları bir demokrasi şölenine çevirmeye var mısınız? Kazanıyoruz. Kazanıyoruz. Millet kazanıyor..."
Mansur Yavaş'ın konuşmasından satır başları şöyle:
"KOLAY KAZANÇLARINDAN VAZGEÇMEK İSTEMİYORLAR"
"Yolda bir pankart asılmış 'Denizli ekmeğini bölüşür, vatanı böldürmez' 40 yıldır Kandil arkada Amerika'sı Rusya'sı böleceğiz diye uğraştı kan akıttı bölemedi... Şimdi diyorsunuz ki '80 terörist kaldı' o mu bölecek bundan sonra? Niye böyle konuşuyorlar? O çakarlı arabaları bırakmak istemiyorlar. Lüks villaları bırakmak istemiyorlar. Kolay kazançları bırakmak istemiyorlar... Yurt dışına birini göndermişler. Dış işleri görevlisi olarak 12 bin dolar maaş dil bilmiyormuş 6 bin dolar tercüme eşini de almışlar 8 bin dolar... Bunun gibi yüzlerce var... İnsanlar liyakatsizlikten kırılıyor. Gidiyor sınavları kazanıyor hep belli isimler işe giriyor. Sonra da aman ha bunun görülmemesi lazım. Ankara'daki jeliboncu kafa şöyle yaptı: Oğlunun birine kulüp almış birine de televizyon almış hala o haram parayla oralardan fitne saçıyor. Ankara'da 23 buçuk yılda eskiden hiç doğru dürüst işi yokken şu anda Türkiye'de ilk yüz zengin arasına giren müteahhitler türemiş... Ben sadece 9 milyarlık yolsuzluk dosyasını verdim. 15 Mayıs'ı bekliyor. Sadece 16 milyar lira AnkaPark'a gömdü.. Getirenler de işletenler de aynı... Bu düzenin değişmesini istemiyorlardı.. Bir sistem değişikliğiyle 1 milyar lira zahmetsiz emeksiz bir belediye meclis kararıyla rant veriliyordu... Vazgeçerler mi böyle kolay kazançtan. Onun için de biz aday olduğumuzda başladılar... Aynen şimdiki gibi yapıyorlar. Dediler ki Mansur Yavaş 'kazanırsa işçileri atacak'. 1 kişi bile atmadım. Şimdi de diyorlar ki 'Kamudaki bütün memurları atacak' diyorlar. 'Mansur gelirse yardımları kesecek' 50 misli artırdım. 16 bin öğrenciye servis yardımı 15 bin öğrenciye kantin yardımı yapıyoruz. Tüm sınav ücretlerini ödüyoruz. Hükümet seçime girerken doğalgaz verdi... Bu kardeşiniz geçen sene 200 bin kişiye 3'er ay doğal gaz verdi kimse üşümedi. Et veriyoruz ki çocuklar protein alsın... 3 bin 500 ihaleyi şeffaf yaptık. torunlarımda torunları da görecek."
EGEMEN BAĞIŞ GÖNDERMESİ
"14 Mayıs'ta seçimi kazanınca şampanya patlatacakmışız. Hayır. 15 Mayıs'ta Hacı Bayram Camii'nde şükür namazı kılacağız. Sonra afişlerle donatacağız 2haydi bismillah başlıyoruz' diye. Siz Allah mısınız? Şirk koşuyorsunuz. Sadece kendinizi inançlı sanıyorsunuz. Bunların bir bakanı vardı 'her cuma bir ayet sallıyorum' diyen bunun bir fotoğrafı çıktı. Uçakta şampanyayı içmiş sızmış bunun hakkında bir laf ettiniz mi? İsmi de yolsuzluğa karışmıştı götürdüler büyükelçi yaptılar... Diyarbakır adayları, 'Devlet Öcalan'la görüşür, zaten sürekli görüşüyoruz' diyor. Böyle iki yüzlü siyaset olur mu? Hizbullah'ın uzantısı HÜDA PAR ile iş birliği yaptılar. Genel Başkanlarına 'yemin edecek misin' diyorlar. 'Bir bakarız diyor' Kabul etmiyoruz. Şiddetle kınıyoruz."
"SİZ KAYBETTİNİZ"
Siz kaybettiniz. 2002'deki halinize bir de şimdiki halinize bir bakın anlarsınız. Yolsuzluğu bitireceğiz diye geldiniz. Hepimize cehennemi yaşattınız. 21 yılda içersinde 1 trilyon 200 milyon dolar bütçe kullandılar 600 milyar dolar da borç var... Mutlaka güzel işler de yaptılar. Fakat fazla güç insanı bozar derler ya artık öyle şeyler oldu ki toplum borçlandırıldı ekonomiye hakim olunamadı bilimden uzaklaşıldı. Dünyada olmayan ekonomi modeli oluşturdular... 2 ayda bir hazine bakanı değişiyor. Bundan sonra yapabilecekleri bir şey yok... Eskiden görev yapmış bir bakanı geriye çağırıyorlar o da diyor ki 'sizinle çalışamayacağım' diyor.
DSP'nin eski Genel Başkanı diyor ki, Hizbullahlı bir 71 yaşındaki mahkum kocama nedeniyle çıkartılmış 80 yaşındakiler ceza evinde yatıyor. artık hukukun varacağı bir yer kalmadı...