36 binden fazla kişinin öldüğü deprem bölgesinde köyler de büyük yıkıma uğradı. Kahramanmaraş'ta 9 gün susuz kalan Çiğli köyündeki yurttaşlara, gönüllüler kuyu açarak su sağladı. Köyün yerlebir olduğunu da belirten gönüllüler, tetanoz aşısı için de yardım istedi.
Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi öğrencileri ve sanatçıları, depremde büyük yıkıma uğrayan Çiğli köyü için yola çıktı.
Gönüllüler, bölgeye gönderilen yardım malzemelerini tasnif edip, ihtiyaç sahiplerine ulaştırdı. 29 kişinin hayatını kaybettiği, 40 kişinin yaralandığı depremden etkilenen köylüler, gönüllüler gelinceye kadar günlerini susuz geçirdi. Köye gelen gönüllülerin kuyu bulmasıyla
köye su akışı sağlandı.
"350 HANELİK KÖYÜN YÜZDE 3'Ü SAĞLAM"
Nevşehir'den gelen seramik sanatçısı Abdullah Erhan Özer, "Köyde insan gücüne ihtiyaç olduğunu duyduk. Birkaç arkadaşımız ile birlikte çıkıp geldik. İlk gün geldiğimizde gözlemledik. İnsanların tuvalet, temiz su, çadır ihtiyacı vardı. İmkanlar dahilinde çadırları kurduk, jeneratörü çalıştırdık. Çadırlara soba kurduk. Çadır banyo yaptık. Burası 350 hanelik bir köy ama yüzde 3'ü sağlam kalmış. Henüz farkında değiller, yeni binalar yapılmadığı sürece bu evde kimse oturamayacak. Artık köy yok. Günlük sorunları ile uğraştıkları için olayın farkında değiller. Zamanla farkına varıp daha çok sorunlar yaşayacaklarını düşünüyorum" dedi.
https://tele1.com.tr/deprem-koyu-ortadan-ikiye-boldu-789264/
"1 TONLUK TANK, HİDROFOR SİSTEMİ KURDUK"
Özer, "Köyün suya ihtiyacı vardı, yakınlarda bir kuyu olduğunu öğrendik. Hemen Kahramanmaraş'tan bir pompa aldık, 1 tonluk tank, hidrofor sistemi kurduk. Aynı zamanda bu su ile birlikte aşağıya tuvalet ve banyo suyu verdik" şeklinde konuştu.
"HAFİF YARALILAR İÇİN TETANOS AŞISINA İHTİYAÇ VAR"
Başka bir gönüllü Elif Yılmaz ise acilen tetanos aşısına ihtiyaç olduğunu vurgulayarak, "Enkazdan çıkarılan insanların kollarında kesikler var, bu yüzden tetanos aşısına ihtiyacımız var. Tenanos aşısı yok. İnsüline ihtiyacı olan diyabet hastaları var. Diyabet hastaları şu an çok zor durumda. Yaşlı nüfusu çok fazla. Bu ilaçları çevre köylere de gönderiyoruz. Elimizde çok fazla çocuk ağrı kesici ilaçlar var. Çocuk sayımız az olduğu için ihtiyacı olan köylere gönderiyorlar. Ama bu ilaçlar bize ne kadar yeter bilmiyorum. İnsanlar depremden beri yeni
yıkanacaklar, bu yüzden salgın hastalık riskleri de var" diye konuştu.