CHP İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ekrem İmamoğlu, canlı yayın öncesi gazeteci İsmail Küçükkaya ile görüştüğü yönündeki iddiaları doğrulayarak, "Bana geldi, zaten, 'sizinle görüşeceğim, ardından Sayın Binali Yıldırım’ı ziyaret edeceğim.' Gizli görüşme derken, kameraların önünde değildi ama gizli de değildi. Oturduk, konuştuk" diye belirtti.

İstanbul halkının oyları ile İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı seçilen ancak Yüksek Seçim Kurulu'nun tartışmalı kararı sonrası mazbatası geri alınan Ekrem İmamoğlu, ortak canlı yayın öncesi moderatör İsmail Küçükkaya ile görüştüğü yönündeki iddialara yanıt verdi. Habertürk'ten Kübra Par'ın sorularını yanıtlayan İmamoğlu'nun konuya ilişkin yaptığı açıklamalar şöyle: İsmail Küçükkaya’nın soruları önceden verip vermediği çok tartışıldı. Yayın öncesinde ne sorulacağını biliyor muydunuz? https://tele1.com.tr/binali-yildirim-baltayi-tasa-vurdu-ismail-kucukkayayi-sucladi-ama-dort-gun-once-bakin-ne-demisti-61779/ Hayır hayır, öyle bir şey yok. Ama konu İstanbul olduğu için, ulaşımı konuşacağımızı, çevreyi konuşacağımızı biliyorduk. Sadece dün akşam depremi, kentsel dönüşümü konuşamadığımız için üzüntü duydum. Çünkü o gerçekten İstanbul için ele alınması gereken trajik bir konu. Bunu çok hızlı çözmemiz gerekiyor. Bir ona üzüldüm, onun dışında kısa da olsa her şeye temas ettik. Çocuğu konuştuk bu kentte. Bakın, bir yerel dilin bu kadar değiştiği ilk seçim bu. Geçmiş seçimlere döndüğünüzde mega projeler, yapılar, tünelle konuşuluyordu ama bu sefer insanı konuşuyoruz, farkında mısınız? Çocuğu, kadını, toplumu, birleşmeyi, buluşmayı, barışmayı konuşuyoruz. Bu muazzam bir şey, çok mutlu oldum. Rakibimin de bu dile eğilim göstermesi ve ona dönük konuşmalar yapması bence bir kazanımdır.

"İSMAİL KÜÇÜKKAYA İLE YAYINDAN ÖNCE BULUŞTUK, KONUŞTUK"

İsmail Küçükkaya ile önceden buluştuğunuza dair bir iddia ortaya atıldı. Yüz yüze görüştünüz mü yayından önce? Tabii ki. Bana geldi, zaten, “Sizinle görüşeceğim, ardından Sayın Binali Yıldırım’ı ziyaret edeceğim” dedi. Gizli görüşme derken, kameraların önünde değildi ama gizli de değildi. Oturduk, konuştuk. Sorular konusunda da, “Sizin ne soracağınıza karışmam ama konunun çemberi belli. İstanbul konuşulmalı, tamam ama İstanbul’da ikinci seçime niçin gidildiği de konuşulmalı. Bu en önemli mesele” dedim. Normal bir seçim değil ki bu. 31 Mart’ta bir seçim yaptık, 23 Haziran’da niçin bir seçim daha yapıyoruz? Niye bu ülke 3 ay daha seçimle boğuşuyor? Bunu millete anlatmamız gerektiği konusunda talebimi ilettim. Sorular, özel detaylar gibi konulara asla girmedim. “Siz aklınıza gelen her şeyi sorabilirsiniz” deyip, kendilerini uğurladım.