İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun başkanlığında toplanan İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi, tatilin ardından aylık toplantılara başladı. Toplantıda İmamoğlu; Diyarbakır ziyaretini  eleştiren AKP'lilere yönelik, "Sokakta yürüyen insanlara terörist deme alışkanlığını bırak. Eğer öyle dersen git aynaya bak derler adama. Sana tavsiyem insanların inancını, milli duygularını ölçme ahlakı olan siyasileri kendine örnek alma" sözleriyle yanıt verdi.

https://tele1.com.tr/ekrem-imamoglundan-tevfik-goksuya-ders-gibi-atama-cevabi-82682/ Eylül ayı toplantısının açılış konuşmasını yapan İmamoğlu kısa bir süre önce grup oluşturan İyi Parti ve MHP’ye başarılar diledi. İmamoğlu konuşmasında 12 Eylül darbesinde kaybedilen insanları anarak devam etti. Darbelerin bir daha yaşanmaması temennisinde bulunan İmamoğlu 27 Mayıs’ta idam edilen Adnan Menderes’i de andı. Muharrem ayı vesilesiyle Alevi yurttaşlara da selam gönderen İmamoğlu bir olmayı, diri olmayı öne çıkaran felsefenin de herkes tarafından benimsenmesi gerektiğini söyledi. Bazı ilçelerde sokakların isimlerinin değiştirilmesi ve Zabıta Müdürlüğü’nün ihaleye çıkma yönteminde yapılacak değişikliklerin ele alınacağı toplantıda ilk sözü AKP Grup Başkanvekili Tevfik Göksu aldı. Göksu yeni dönemde İBB çalışanlarının işten çıkartılma korkusu olmadan çalışacakları bir dönem olmasını dileyerek konuşmasına başladı. Göksu konuşmasına Diyarbakır’da HDP binası önünde eylem yapan ailelere değinerek devam etti.

"Bizim 1400 liraya kiraladığımız araçlar yeni dönemde 3341 liraya kiralanmış"

Göksu, ihtiyaç fazlası olduğu belirtilerek Yenikapı'da araçların sergilenmesine de tepki gösterdi. Göksu şunları kaydetti: "Bir taraftan emek ve alın terini konuşurken diğer yandan İstanbul'da bir tiyatro izledik. Öylesine bir tiyatro izledik ki Sayın Başkan seçim dönemlerinde kamuoyuna çıkıp, 'İBB'de 643 yöneticiye 1717 makam aracı verilmiştir' dedi. Verilen 1717 makam aracı nerede? Bu sorunun cevabını arıyoruz. Allah aşkına makam araçları bunlar mı? Sonra 643 yöneticiye 1717 makam aracı bulunmayınca bunlar hizmet fazlası araçlar dediniz. Soruyorum, bunlar hizmet fazlası araçsa Yenikapı'ya toplayabildiğiniz araç sayısı 730. Saydım. Topladıktan sonra baktınız ki tepki almaya başladınız gece operasyonlarla kamyonetleri geri çektiniz. Plakaları burada. O kamyonetler kimindi acaba? 730 tane hizmet fazlası araç tespit ettiniz. Peki İSKİ'de 2 Ağustos'ta 997 aracı niye aldınız? Hem de bizim dönemde 1400 liraya kiralanan araç yeni dönemde 3341 liraya kiralanmış. Üç katı. Eğer mesele hizmet fazlası araca hemen bunları da göndermeniz lazım. Hizmet fazlası araç öz konusuysa kamu kurumu bu araçları elinden çıkarmalı.ama araç neye göre belirleniyor? Eğer hiçbir şey yapmayacaksanız bütün araçlar hizmet fazladır. Hizmet araçlarının, zabıta araçlarının hizmet fazlası olduğuna neye göre karar verdiniz? Bundan sonra evde bakın yapamayacak mısınız? Bundan sonra insanların ayağına hizmet götürmeyecek misiniz? O zaman bu araçları teslim edebilirsiniz."

"Sanki bazı vakıflara oluk oluk para aktarıldı, algı operasyonu yapıyorsunuz"

Yerel yönetimlerin, sivil toplum örgütleri ile bağını maksimuma çıkartması gerektiğini savunan Göksu, "Sanki bazı vakıflara oluk oluk para aktarıldı. Sanki bu vakıflara nakdi para verildi gibi algı operasyonu yapıyorsunuz. İBB’nin bu derneklere bu vakıflara bir kuruş Türk Lirası yoktur" diye konuştu. Göksu konuşmasının son bölümünde ise Tayfun Kahraman’ın daire başkanlığına atanmasına ilişkin olarak,"İBB'de geçtiğimiz günler bir atama yapıldı. Bu kişi kentsel dönüşüm afet başkanı. Gerçekten bu arkadaşın atandığını medyadan görünce yüreğim burkuldu. Böyle bir ismin İstanbul gibi dünyanın en gizemli şehrine kentsel dönüşüm daire başkanı olarak gezi olaylarında eli kanlı terör örgütlerinin paçavrasının altında gaz maskesiyle beraber havaalanı dursun, boğaz köprüsü dursun diyen bir kişi bu şehrin neresini dönüştürecek. Hadi CHP’lilere bir şey demiyorum, İyi Partililere soruyorum bunu içinize sindirebilecek misiniz? İyi Parti Grup Başkanvekili Özkan: 15 Temmuz'u yaşatanlar sizin bu vakıflarınızda yetişenlerdir Göksu'nun ardından söz alan İyi Parti Grup Başkanvekili İbrahim Özkan, "15 Temmuz'u yaşatanlar sizin bu vakıflarınızda yetişenlerdir" dedi.

"Partinize sahip çıkın"

CHP Grup Başkanvekili Doğan Subaşı da şunları kaydetti: AKP'nin de ben aynı şekilde siyasal hayatımızda kısa sürede iktidar sorumluluğu üstlenmiş, birçoğuna katılmadığımız ama sonuçta ülkemizin tarihine damga vurmuş bir takım uygulamalar yapmıştır. Burada çok partili bir ortam görmekten biz CHP'liler gurur duyuyoruz. Bu nedenle tabii Abdülkadir Selvi'ni bir sözünü hatırlatmak isterim, AKP'yi tahayyül ederken 'güneşin öğleden sonrayı gösterdiği ve ikindiye yaklaştığı dönem olarak bahsediyor içinde bulunduğunuz dönemi. Partinize sahip çıkın. İleride de sizi görmek isteriz. Türk siyasal hayatında sizi görmek isteriz.

"Siz işten çıkarma konusunda kimseye akıl verecek durumda değilsiniz"

Son altı ay içinde sadece siyasi nedenlerle oy kapmak adına işe adam alınmasını biz kabul edemeyiz. Niye duyuru yapmadınız? Neden anlatmadınız? Geçen sene 500 tane zabıta alırken duyurmuştunuz. 2 bin kişi aldınız, neden duyurmadınız. Bu atılan çıkarılan arkadaşların iş bulma umutlarıyla oyun oynadınız siz. 150 bin KHK kişiyi işten çıkardınız. Bir tanesi benim arkadaşım, onların çoğu yine sizin arkadaşınız. Sizin arkadaşınız bunlar. Pilotluk lisansını iptal ettiniz o arkadaşların. Bu şekilde insanların ekmeğiyle oynayamazsınız. Adamın Bank Asya'da hesabı var diye THK'dan atıyorsunuz, Bank Asya'da 19 yıl görev yapmış adamı SPK'da başkan yapıyorsunuz. Siz işten çıkarma konusunda kimseye akıl verecek durumda değilsiniz. Buradaki arkadaşların bize akıl verecek kadar aklı varsa gitsinler o aklı Ankara'ya versinler. Siz şimdi tekel işçilerine ne anlatacaksınız? Biz adil bir işe alım süreci uygulayacağız." "Bizim insanların haklarını arama konusunda hiçbir tereddütümüz yoktur. Başkanımız içlerinden temsilcilerini dinledi. Biz TOMA, cop anlayışımız yok. Sadece tekrarlıyorum, bu insanlar mağdurdur ama o insanları mağdur eden biz değiliz. Siz o insanların eve ekmek götürme düşünceleriyle oynadınız, onları mağdur ettiniz." "Binali Yıldırım, ben merak ediyorum belediye başkan adayıydı. Sayın Yıldırım İGDAŞ, İSPARK'ta İBB'de Yıldırım'ın kaç tane akrabası çalışıyor? Merak ediyorum. Tevfik Göksu'ya soruyorum, İBB'de 10'a yakın Göksu soy ismiyle çalışan arkadaş var. Bir yanlışlık varsa, soy adı benzerliği var diyorsa açıklar, biz de tatmin oluruz."

"Sayın Yıldırım, İGDAŞ'ta, İSPARK'ta İBB'de kaç akrabanız çalışıyor?"

"Binali Yıldırım, ben merak ediyorum belediye başkan adayıydı. Sayın Yıldırım, İGDAŞ'ta, İSPARK'ta İBB'de kaç akrabanız çalışıyor? Merak ediyorum. Tevfik Göksu'ya soruyorum, İBB'de 10'a yakın Göksu soy ismiyle çalışan arkadaş var. Bir yanlışlık varsa, soy adı benzerliği var diyorsa açıklar, biz de tatmin oluruz."

"Gezi'den olay diye söz edemezsiniz, Gezi direnişi diyeceksiniz"

"Vakıflar konusuna girmeyeceğim. Bizim konuşacak 4 arkadaşımızdan biri de Tarık Bey, kendisi girer. Tayfun Kaldırım'la ilgili Gezi olayları dendi. Olay değildir siz Gezi'den olay diye söz edemezsiniz. Gezi Parkı dediğiniz şeyde 81 ilde insanlar sokağa çıktı. Siz ona öyle olay molay diyemezsiniz. Gezi direnişi diyeceksiniz. Orada Taksim Dayanışması vardı, Tayfun Bey de üyelerindendi.Gezi, şehre, ülkeye, doğaya nasıl sahip çıkılır onun en güzel örneğidir. Tayfun Kahraman orada gösterdiği yeteneklerine daire başkanı olarak burada gösterecek. Kentsel dönüşüm rant kapısı olmayacak. Halktan yana bir kentsel dönüşüm olacak. "

AKP'li Göksu'dan CHP'li Subaşı'na yanıt: Beni çok şaşırttı

AKP Grup Başkanvekili Göksu, CHP Grup Başkanvekili Subaşı'na, "Bu ülkenin yağmalanmasına, araçların yakılmasına, o paçavraların altında gaz maskesiyle basın açıklaması yapan bir kişinin gerçekten İstanbul'un kentsel dönüşümünü yapacağına inanması beni çok şaşırttı. Bu milletin kazanımlarına karşı olan bir kişinin hayır getireceğine biz inanmıyoruz" diye yanıt verdi.

İmamoğlu'ndan AKP'li Göksu'ya 'Tayfun Kahraman' yanıtı: Kefilim

Ardından konuşan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Kentsel Dönüşüm Daire Başkanlığı'na atanan Tayfun Kahraman'a, "Terör örgütlerinin paçavrasının altında gaz maskesiyle beraber havaalanı dursun, boğaz köprüsü dursun diyen bir kişi bu şehrin neresini dönüştürecek?" sözlerine, "Karakterine ve kişiliğine kefilim. Ona söver gibi hakarette bulunmanızı yadırgıyorum. Geçmişte çok övdüğünüz insanlarda yanıldığınız gibi şimdi de çok sövdüğünüz insanda yanılacaksınız" diye yanıt verdi. Ardından söz alan AKP Grup Sözcüsü Faruk Gökkuş, İmamoğlu'nu, "İkili ve maskeli bir yönetim" uygulamakla suçladı.

"Elbette eksiklerim olacak, hatalarım olacak..."

İmamoğlu, kendisine yönelik eleştirilerde bulunan Gökkuş'a şu sözlerle yanıt verdi: "Bir iki tanesine yanlış anlamazsanız diye ilaveler yaptınız, diğerlerine yapmadınız ama hiç önemsemiyorum. Çünkü yazılanı okuduğunuza kelimelere kendinizin de inanmadığınızı düşünüyorum. çünkü ben sürece bütün adalet duygumla bakarım. Partizanlığı çok iyi analiz ettiğimi düşünen biriyim. Elbette eksiklerim olacak, hatalarım olacak ama vicdanı ve ahlakı asla elden bırakmayacağım. Bunun tamamen elden bırakılmış bir döneme de şahit oldum. Ben İBB döneminde veya başka dönemlerde tümüyle siyasi analizlerle işe adam alındığını gözlemledim. Oyuna göre bir mahalleye gidiyorsunuz herkes işsiz, oyuna göre bir mahalleye gidiyorsunuz herkesin işi var. Tek yönlü bakışla asla ve asla bu topluma adalet yaratamazsınız. ilçe başkanlığının tanımıyla bir işe alım yapamazsınız. Biz alışık olmadığınız bir süreç yaşatacağız size. 100 kişi için duyuru yapıyor kurumlar, kapıda 10 bin kişi belirtiyor. Siz neden duyurmadınız? Ve bunu iki seçim arasında yapıyorsunuz. Hangi vicdanla hangi tarifle bunu insanlara anlatabilirsiniz?" "Karşımda saygısızca oturan iki insana rağmen tüm duygularımla konuştum. Ben bir insana nası davranacağımı bilirim. Kelimelerden anlamam uygulamayı iyi bilirim. Ben partizanlığı yok etmek adına söz verdim."

CHP Sözcüsü Tarık Balyalı: Dernek ve vakıflarla ortak çalışma yürüteceğiz

Oturumda söz alan Tarık Balyalı da Canan Kaftancıoğlu’nun 7 yıl öncesinde attığı tweetler nedeniyle aldığı cezayı eleştirerek konuşmasına başladı. Balyalı, sadece bir takım dernek ve vakıflarla işbirliği yapılmasına karşı çıktıklarını dile getirirken, “Önümüzdeki dönemde de dernek ve vakıflarla ortak çalışma yürüteceğiz" dedi. Balyalı'nın ardından söz alan İyi Parti Sözcüsü Suat Sarı, Yenikapı'da sergilenen ihtiyaç fazlası araçlar için İmamoğlu'na teşekkür ederek konuşmasına başladı. Sarı, "Kiralık araç saltanatını gündeme getirdiğiniz için teşekkür ederim" dedi. Sarı, İBB'deki tüm beyaz plakalı araçların üzerine 'resmi hizmete mahsustur stickerını koyma' talebinde bulundu. AKP'li Kalaycı: Vakıflar bizim kültürümüzün yüz akıdır Söz alan AKP’li Ömer Faruk Kalaycı şunları kaydetti: "Henüz görev başınızın başındayken sizi dostane şekilde uyarmak isteriz. Vakıflar bizim kültürümüzün yüz akıdır. Vakıflarla kavga ederek hiçbir yere varamazsınız. Bu vakıflar AKP tarafından kuruldu. Bu vakıflar sizin protokolünüzle yıkılacak mı sandınız? Sizin vermediğiniz desteği bizim insanlarımız hiç şüpheniz olmasın verecekler. Bizim insanlarımızın öğrenci okutma hassasiyeti AKP ile başlamadı sizinle de bitmez. Vakıflarımız her türlü baskıya rağmen varlıklarınız sürdürdüler, bundan sonra da size rağmen devam edecekler. Ne yapmış bu dernek ve vakıflar?" İmamoğlu, AKP'li Kalaycı'ya, "Devletin vakıf protokolünü belirleyecek yüzlerce saygın vakıf vardır. Biz eşit davranacağız, üç beş kuruma bel bağlamayacağız" diye yanıt verdi. İmamoğlu ardından kendisini adaletli olmamakla eleştiren Tevfik Göksu’ya, "Siz burada belediye başkanının yönettiği bir meclise tanık olmadınız. Bunu anlıyorum, kendinize ait meclisleri gözünüzün önüne getirin. ‘Kibir’ ve ‘hayatın yalan’ ifadeleri bana yönelikti. Keşke konuşmayı yapanın elini sıkacağınıza kendisini uyarsaydınız” yanıtını verdi.

AKP'li Tuncer'den İmamoğlu'na: Biz de öyle bir lüks teknede olsaydık eminim tatil bize de yakışırdı

AKP İBB Meclis üyesi Yavuz Selim Tuncer de ihtiyaç fazlası araçlarla ilgili olarak İmamoğlu'na yönelik olarak şunları kaydetti: "5 Mayıs 2019 günü burada yaptığım bir konuşmadan dolayı Akşener beni mahkemeye vermiştir. Biz kendisi ile mahkemede hesaplaşacağız. Öncelikle yaz tatilinde tatil size yakışıyor başkanım ama biz de öyle bir lüks teknede olsaydık eminim bize de yakışırdı. Ama imkânlardan dolayı olmadı. 1700 araçla başladınız, 1300 araca indiniz, 700 araçla nihayetlendirdiniz. Ben oraya gittim, şunu tavsiye ediyorum, girişlere birkaç tane de itfaiye aracı koysaydınız, ortaya da bir tane metro daha güzel bir algı yapmış olurdunuz. Bundan dolayı hiçbir mağduriyet yaşanmadığını söylediniz. Ümraniye’de Ayşe Gülşen 90 yaşında ve kalça kırığı var. Sizin keyfi uygulamasından dolayı hasta gidemedi. Çok değerli grubu başkan vekilini buradan söyledi, israf haramdır. İsraf yapanın Allah belasını verin. İsraf var diye bunu bir algı operasyonu olarak hizmet araçlarını Yenikapı’ya götürenlerin de Allah belasını versin. Buradan sizi engellilere şikâyet ediyorum. Üçer tane araç bildirin dediniz, sizi hem engellilere hem 1800 tane basın mensubuna, 3 bine yakın gazi ve şehit yakınlarına şikâyet ediyorum. Bizim verdiğimiz araçlar bunlardır. Bu araçlar park alanlarında ilk 8 saat ücretsiz sonra ücretsiz kalıyor. Burada da algı operasyonu yapıyorsunuz. Seçimlerde 75 bin öğrenciye bursu konuştunuz, ne oldu? Destek paketine ne oldu?"

CHP'li Seyit Ali Aydoğdu'dan İmamoğlu'na: Kurban olayım benim mikrofonum bu kürsüde çok kesildi aynı şeyi yapmayın

"12 Eylül faşist darbe ile ilgili, o tarihte 1 milyon 638 kişi fişlendi, ben dahil. Açılan 210 bin davada 230 bin kişi yargılandı. 7 bini için idam cezası verildi aralarından50 kişi idam edildi. 299 kişi cezaevlerinde öldü. 14’ümüz açlık grevinde öldü. 30 bin kişi sakıncalı olduğu için işten atıldı. 14 bin kişi yurttaşlıktan çıkarıldı. 30 bin kişi siyasi mülteci olarak yurt dışına çıkmak zorunda kaldı. 37 filmimiz sakıncalı olduğu için yakalandı. O gün rahmetli Yılmaz Güney’in ölüm yıl dönümü. Hem yasakladınız hem de ölüme ölüme mahkûm ettiniz. Yurt dışında öldü kendi ülkesinde ölemedi. Bu beş tane faşist generalin uygulamış olduğu anlayış. Kurban olayım benim mikrofonum bu kürsüde çok kesildi aynı şeyi yapmayın. Başarılmayan bir darbe için sizin de bir avuç oligarşik çetenin uyguladığı zulümden bahsetmek isterim. 15 Temmuz 2016’da ülkemiz kanlı bir darbeye maruz kalmıştır. Bu darbe o sizin kumpas davalarıyla içeri attığınız yurtsever generallerin tepkisiyle önlenmiş oldu. 250 yurttaşımız şehit oldu. Ancak ondan sonra o tiyatrolar kısmını anlatırsan Sayın Cumhurbaşkanımız o dönemde demişti ki ‘bu darbe girişimi Allah’ın bize verdiği lütfudur. Ben şahsım adına sevindim, herhâlde bu bunağın aleyhine ciddi bir şekilde mücadele verecek dedim. Hemen ardından 3’er ay arayla ilan ettiğiniz OHAL ile ne yaptınız biliyor musunuz? Kurban olayım benim sesimi kesmeyin. 26 adet KHK çıkardınız. Bunların içinde kış lastiklerini yazdınız, bankaların özelleştirmelerini yazdınız, 107 adet kanunun sadece 6 tanesini meclisten geçirdiniz. 150 bin kişiyi tutukladınız. 184 tutuklu gazeteci bunlara dahil. Belediyelere 85 tane kayyım atadınız. Bu hukuksuz OHAL mantığı ile 3 gün önce 7 yıl önce attığı tweet nedeniyle Kaftancıoğlu’na hapis cezası verdiniz. Bir gün bu demokrasi bu güzellik bu memleketteki adaleti barış özgürlük hepimize lazım olacağından dolayı Sayın Başkanım size teşekkür ediyorum."