Eski CIA Danışmanı Henri Barkey TELE1’e konuştu. Barkey, "Benim Aslı Aydıntaşbaş'la yemek yediğimi ve Osman Kavala'yla karşılaştığımı herkes biliyordu" dedi.

Osman Kavala hakkında casusluk suçlamasına delil olan Karaköy Lokantası’ndaki yemekte Aslı Aydıntaşbaş'la birlikte olduğunu açıklayan Henri Barkey, TELE1’e konuk oldu. Barkey, Gündem Özel’de TELE1 Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ ile Begümhan Aydoğan’ın sorularını yanıtladı.

Barkey şu şekilde konuştu: "18 temmuz gecesi Aslı'yla yemek yedik. Ertesi gün Amerika'ya döndüm. 2 gün sonra benim üzerimden rivayetler başladı. Ben hiçbir zaman kimseden yemek yediğimi saklamadım. Bugün arkadaşlarım bile bana yemeği hatılatıyor. Benim Aslı'yla yemek yediğimi ve Osman'la karşılaştığımı herkes biliyordu. 2018'de AKP medyası daha sonra iddianamede çıkacak olan verileri açıklamaya başladı. Fakat ima her zaman Osman ile yemek yediğimdi.

"KİMSE BANA BİR ŞEY SORMADI"

Kimse gelip bana 'Osman ile yemek yediniz mi?' diye sormadı. İddianame çıktığında baktım Aslı'nın ismi yoktu. Atlantic makalesini yazdığım zaman başına bela açılmasın diye onun adını koymadım. Amerika'da yayınlanan bir mecra o yüzden koymamın da bir manası yoktu. Kimse tanımıyor onu orada. Osman Bey'in avukatları savcıdan benimle bir mütalaa yapmasını istediler mahkeme hayır dedi. Hem beni suçluyorsunuz, hem benimle konuşmuyorsunuz. Tuhaf bir olay bu. Osman'ı muhakkak hapiste tutmak istedikleri için bunu kullandılar.

"ASLI AYDINTAŞBAŞ ARKADAŞIMDI"

Aslı Aydıntaşbaş'ın Atlantic mecmuasının içine ismini koymanın bir manası yoktu. Benim bu açıklamayı yapmamın sebebi çok basit. Aslı ismini birisi açıkladı, Aslı 'ben orada değildim' demeye başladı. Benim hakkımda çok ağır şeyler söylemeye başladı. Ben hiçbir zaman ona karşı bir şey yapmaya çalışmadım. Arkadaşımdı benim o."

Barkey, Yanardağ'ın "Aslı Aydıntaşbaş neden gizleme ihtiyacı duydu?" sorusuna ise, "Onu kendisini söylemeli. Osman'a ve Osman'ın avukatlarına bunu söylemedi, duydum başkalarından. 2016 yılında söylemediği için zor durumda kaldı, şimdi inkar ediyor" cevabını verdi.

Barkey, 15 temmuz darbesinin organizatörlerinden biri olmakla suçlanmasıyla ilgili ise, "Benim akademik kariyerimi zedeledi. Türkiye'ye gidemiyorum. Araştırmalarımı yapamıyorum. Türkiye'den kimse benimle konuşmak istemiyor, korkuyorlar. Değişik düşünce kurumları baskı alıyorlar beni davet etmesinler diye" diye konuştu. Henri Barkey, Graham Fuller ile adının geçmesi ile ilgili olarak ise şunları söyledi: "Graham Fuller uzun zamandır Washington'da değil. İlişkimiz kesildi, uzun zamandır konuşmadık. Son derece saygın, son derece iyi tanınan insandır. Benim eşim Uluslararası İstihbarat Konseyi'nde aynı görevdeydi. Graham'le arkadaşlığım Türkiye ve Ortadoğu ile ikimizin de ilgisi olması ile alakalıydı. O zaman zaten emekli olmuştu. Gayet normal arkadaş olmamız. Türkiye'de yanlış anlaşılıyor, sistem farklı. Sizde yadırganıyor ama bizde yadırganmıyor."

"BENİ SUÇLAYARAK ABD HÜKÜMETİNİ SUÇLAMAK İSTEDİLER"

Barkey, kendisinin suçlanmasıyla ilgili olarak ise, "Bence, 18'inde Aslı'yla yemek yedim sonra Amerika'ya döndüm. Türkiye Gazetesi benimle ilgili ilk iddiaları yazdı. Benim pasaport kontrolünden geçtiğim saate kadar yazdılar. Bu bilgileri onlara devlet verdi. Türkiye Gazetesi'ndekiler beni tanımıyorlardır. Beni ajanlıkla suçlayarak ABD hükümetini suçlamak istediler" ifadelerini kullandı. AKP'yi ilk üç sene desteklediğini ifade eden Barkey, "Graham Fuller'in her yaptığını ben üstlenemem Washington'da AKP'yi destekleyen çok insan vardı. Niye destekledik? AKP'nin ilk üç senesine bakarsanız muazzam bir demokratikleşme süreci oldu. Avrupa da ABD de destekledi. Ben bir üniversitenin bir profesörüyüm. Türkiye üzerinde çalışan tanınan biriyim. İlk üç sene ben AKP hükümetine hayran kaldım. Demokratikleşme hareketini desteklerim" dedi.

Barkey iddianameyle ilgili olarak, "O iddianameyi okuduktan sonra bir Türk vatandaşı olarak utanmanız lazım. İddianamede muazzam uydurmalar var" diye konuştu.

"YEMEĞİ PLANLAMAMIZLA İLGİLİ E-MAİLLER VAR"

Henri Barkey, Aslı Aydıntaşbaş ile daha sonra da iletişime geçtiklerini kaydederek şunları söyledi:

"Bakın ben Aslı’yı senelerdir tanıyorum. O günden sonra Washington’a geldi. 2019 senesiydi e-mail attı, ama buluşup buluşmadığımızı hatırlamıyorum. Bir de bundan 4 ay önce bir zoom toplantısında beraberdik. Hatta mesaj attım, 'hahaha' diye yanıt verdi. O akşamki yemekle ilgili organizasyonu nasıl yaptığımıza dair e-mailler var. Biz çok iyi geçinirdik. Ben yaratmadım bu problemi Aslı için. Bir yerde kendisi yarattı. Sizin sormanız gereken ‘savcılar neden koymadı iddianameye?"

Osman Kavala'nın kız kardeşinin arkadaşı olduğunu söyleyen Barkey, "Osman Bey o akşam iki tane avrupalı arkadaşı vardı, onlarla yemek yiyordu. Osman Bey benim kız kardeşimin çok iyi arkadaşıdır. Biraz da ondan ayak üstü konuştuk. Bunu kullandılar, bu olmasaydı başka bir şey kullanacaklardır.  Aslı Aydıntaşbaş'ın Osman Kavala'nın bilgisi dahilinde sustum demesi benim düşüncemle doğru değil" dedi.

"FETULLAH GÜLEN İLE BİR KERE GÖRÜŞTÜM"

Barkey, Fetullah Gülen cemaati ile ilişkisi olduğu iddialarına yanıt olarak ise, "Cemaat bir zamanlar çok saygın bir örgüttü. Erdoğan'ın kendisi o cemaatle çalıştı. Bir de ona sorun. Ben bir araştırmacıyım, herkesle konuşurum. Bir kere Fetullah Gülen ile görüştüm, başka bir profesörle ziyarete geçtik. Aradan 30 sene geçti ne konuştuğumuzu hatırlamıyorum" diye konuştu.