Kırtasiye ürünlerine yüzde 300'e yaklaşan zamlar geldi. Bir öğrenci defter dışında ek bir şey alamadığını belirterek, "Bir kalem alamıyorum asla. Uzun süre beklemem lazım" dedi.

Yeni eğitim öğretim yılının başlamasına sayılı günler kaldı. Okula hazırlık için kırtasiye dükkanlarına giden öğrenci ve veliler, fahiş fiyatlarla karşı karşıya kalıyor. Ankara’da bir kırtasiyede yurttaşlar ürünlerdeki fiyatların artışına ilişkin ANKA Haber Ajansı’na konuştu. 10’uncu sınıfa giden lise öğrencisi, “Bir defter 20 lira kaç tane ders var. Çok zor yani. Her şeyi parça parça almamız lazım. Oturup kırtasiye alışverişi yapılmıyor. Bir kalem alamıyorum asla. Uzun süre beklemem lazım. Hepsinin bir alamıyorum." dedi. https://tele1.com.tr/chpden-kirtasiye-urunlerine-indirim-cikisi-687907/

"BİR GELİRİ OLAN İNSAN ASLA OKUYAMAZ"

Öğrenci, “Bu sene en önemli öncelik, yani defter almam lazım. Yoksa başka ek bir şey alamıyorum. Test kitabını fotokopi çıkarttırıyorum, korsan. Çünkü normal almak imkansız bence, çok pahalı” diye konuştu. Ablasının üniversite okuduğunu aktaran öğrenci, şunları söyledi: “Benim ablam üniversite okuyor, sürekli 700 lira-1000 lira başka bir şeye veriyor. Çok zor okunuyor yani. Bir geliri olan bir insan asla okuyamaz bence. Asgari ücretli olan insan üniversite ya da okul bence okuyamaz.” İhtiyaçlarını alamadığı zaman üzüldüğünü belirten öğrenci, “Sinirleniyorum ve niye böyle olduğunu düşünüyorum. O yüzden üzücü biraz” dedi.

"AİLEMİZDEN İSTEMEYE UTANIYORUZ"

Lisede 11’inci sınıfa geçen bir diğer öğrenci ise bu yıl en az 1000 lira kırtasiye masrafı olacağı tahmininde bulunarak, “Defterlerden her ders için düşününce, 12 ana ders olsun ya da diğer kitaplarımız olsun çok pahalıya denk gelmiş olacak. Bir test kitabı 80-90 lira olmuş. 120 liraya alanlar da var. Öğrenci nasıl para yetiştirsin ki. Bizim aldığımız harçlıklar belli. Ailemizden istemeye yeri geliyor utanıyoruz” diye konuştu. Öğrenci, fiyatını düşünmeden bir kalem bile alamadıklarını dile getirerek, “En ucuzu ve alıp da uzun süre kullanabileceğimi almak zorunda kalıyorum. Yeri geliyor alamıyorum. Sınıftan alıyorum” dedi. Öğrenci, arkadaşlarıyla sinemaya bile fiyatlar nedeniyle gidemediklerini vurgulayarak, şunları kaydetti: “Bakıyorum fiyatlara 49-50 lira. Ayıptır, günahtır yani. Sinemaya gitmeyelim. Şunu yapmayalım, bunu yapmayalım. Tamam hepsi lüks olsun da. Dışarıya çıktığımız zaman bir su 3 lira. Hiçbir şey diyemiyorum, yazıklar olsun.” Çocuklarına alışveriş yapmaya gelen bir öğrenci velisi de fiyatların çok pahalı olduğunu söyleyerek, “Fiyatlar çok pahalı, pahalının pahalısı. Bir yılda niye bu hale geldi. Kimse sorgulamıyor. Bütün her şey bir yılda oldu. Ne olduysa?” Aldıklarını gösteren veli, “Kalem tıraş, silgi alabildim. Tam da aldığım söylenemez. Gücüm yeter mi, yetmez mi? Bilmiyorum. Üç tane çocuğum var. Üçünün masrafı epey tutar. Geçen yıl ne ödediysek onun üç katı tutar en az” diye konuştu. Veli, asgari ücret ile geçinen birinin çocuklarına kırtasiye alışverişi bile yapamayacağını kaydederek, “Bu ülkede zengin tam zengin oluyor. Fakir tamamen fakir oluyor. Bu ülkenin hakkı, hukuku, adaleti yok. Fiyatlar iki katı olmuş, asgari ücret 5 bin 500 lira. 4 bin 250 liraydı, 1250 lira zam geldi. Şimdi 1250 liralık mı fiyat arttı da 1250 veriyorlar” dedi.

"ARTIŞ TAMAMEN KURLA ALAKALI"

Kırtasiye çalışanı Bayram Gürleyen, bu yıl bir öğrencinin en az bin 500- 2 bin lira arasında kırtasiye masrafı olacağını belirterek, şu değerlendirmelerde bulundu: “1500- 2 bin lira arasında kırtasiye tutarı var, defter ve kitap hariç. Bunun içine okul çantası, suluk eklenince biraz daha yukarı çıkıyor. Formasıydı filan, baya bir yukarı çıkıyor. 2 bin- 2 bin 500 lira civarına denk gelir. Geçen sene masraflar 900- 1200 lira arasındaydı. Son bir yıl içerisinde bu dolar artışıyla birlikte fiyatlara yansıdı. Neredeyse yüzde 200-300’e varan artışlar oldu. Bu tamamen kurla alakalı. Bizim öyle bir yetkimiz yok, bu kadar artışta. 100 liralık kalem iki sene önce 40-50 lira civarında bir şeydi. Tahta kalemleri 3,5 liradan başlıyor, 15 liraya kadar tahta kalem var. Marka ve kalitesine göre. 39 liraya da var. Çok etkilenen de var, etkilenmeyen de var bu durumdan. Çok enteresan bir durum.” Gürleyen, firmalarının yaptığı defteri ucuza sattıklarını ancak markalı ürünlerde defter fiyatlarının 30-35 liraya satıldığını kaydederek, “Ortaokul öğrencisine yedi defter alıyorlar ortalama” diye bilgi verdi.

"ASGARİ ÜCRETLİ KREDİ ÇEKEREK MASRAFI KARŞILAYACAK"

Gürleyen, fiyatları görünce bir şey almadan dönen insanların olduğunu aktararak, iki çocuklu asgari ücretli bir yurttaşın çocuklarına kırtasiye ürünü alamayacağını şöyle anlattı: “Çok zor. Yani bir asgari ücret 5 bin 500. Birer buçuktan, 3 bin lira yapar. Bir de kirada oturduğunu düşünürsen, herhalde onu bir altı ay geriye götürür. Ödeyemeyecek yani. Mecburen çocuğunu okula götürmek zorunda. Tanıdık, eş dosttan yardım alacak ya da bankadan kredi çekecek. Bir şekilde onu altı ay, bir sene geriye götürecek. Onun yaşam kalitesini düşürecek, zaten düşük.”