Didem Arslan Yılmaz programında Kürtçe konuşan konuğunu hattan aldı. Programda "Halayla bir konuşun, doğru düzgün Türkçe konuşsun, burası Türkiye Cumhuriyeti" diyen Yılmaz, savunmasında "Etnik ayrım yaptığımı söylemek gülünç" ifadesini kullandı.

Show TV'de yayımlanan "Didem Arslan Yılmaz'la Vazgeçme" programında konuklar Ayfer Taşçı ve Hayriye Taşçı'nın halaları Türkan Taşçı, programa telefonla bağlandı. Hala Taşçı'nın yeğenlerine yönelik "Siz orada ne arıyorsunuz" sözleri üzerine gerginlik yaşandı, karşılıklı edilen hakaretler sansürlendi. Televizyonun sesini kısması istenen Türkan Taşçı'nın daha sonra sunucu Didem Arslan Yılmaz'ın "Hatta mısın" soruna verdiği yanıt da sansürlendi. Ardından yeğen Hayriye Taşçı'nın "Konuş tamam konuş" dediği duyuldu. Didem Arslan Yılmaz ise "Hayır hayır. Türkan Hanım bizim de anlamamız lazım. Kızlara hakaret edemez tabii böyle konuşamaz. Biraz da anlarım ben Kürtçe'den, kesinlikle olmaz diyerek" Türkan Taşçı'nın hattan alınmasını istedi. https://tele1.com.tr/didem-arslan-yilmaz-hakkinda-suc-duyurusu-457670/ Didem Arslan Yılmaz, şu sözleri sarf etti: "Hayır hayır. Türkan Hanım bizim de anlamamız lazım. Türkan Hanımı bir hattan alın. Kızlara hakaret edemez tabii böyle konuşamaz. Biraz da anlarım ben Kürtçe'den, kesinlikle olmaz. Halayla bir konuşun, doğru düzgün Türkçe konuşsun, burası Türkiye Cumhuriyeti. Doğu dili bilmiyoruz. Bilsek anlayacağız da konuşacağız da bilmiyorum" Dakikalar sonra tekrar programa bağlanan Türkan Taşçı, konuşmasına Türkçe devam etti. Sosyal medyada ise birçok kullanıcı duruma tepki gösterdi. https://tele1.com.tr/didem-arslan-yilmaz-etnik-ayrim-iddiasi-gulunc-dedi-elestirenleri-sucladi-457475/

DİDEM ARSLAN YILMAZ ELEŞTİRENLERİ SUÇLADI

Didem Arslan Yılmaz’dan konuyla ilgili açıklama geldi. "Yayının sadece 10 saniyesini servis edip sanki ortada bir siyasi tartışma varmış gibi linç başlatanların amacı ülkenin fay hatlarını kaşımak” diyen Yılmaz’ın açıklaması şöyle: "Dünkü yayınımıza, Urfa’dan gelen Hayriye Taşcı, ‘Babası benden 4 aylık bebeğimi kaçırıyor, bana yardım edin’ diyerek, ablası Ayfer Taşcı ile birlikte programımıza katıldı. Kızlar aileleri tarafından tehdit aldıklarını söyleyip, öldürülmekten korkuyorlardı. Yayın devam ederken kızların halası Türkan hanım yayına bağlanmak istedi. Yeğenleriyle şakır şakır Türkçe konuştu, önce kızlara Türkçe hakaretler etti. Sonra da aniden kızlarla Kürtçe konuşmak istediğini söyledi. Hala Türkan hanım, benim ve seyircimin kızlarla konuşmasını anlamamızı istemedi. Yeğenleriyle Kürtçe konuşarak, konuşulanları gizlemek istedi. Halanın bizden önceden tercüman talebi de olmadı. Türkan hanımı, Kürt olduğu için yayından aldırmadım. Yeğenlerine hakaret ve küfürler ettiği için yayından aldım. Öyle olsa yeğenlerini yayına konuk etmezdim. Kürtçeye bir tepkim olamaz. Yayında ‘doğu dili’ diye hiçbir ifadem de yok… Hala Türkan hanım, Arapça da konuşmak isteseydi, İngilizce de konuşmak isteseydi, aynı tepkiyi gösterirdim. Çünkü, onun ne söylediğini bilmemiz gerekiyordu, kızların can güvenliğinden endişe ediyordum.

"ETNİK AYRIM YAPTIĞIMI SÖYLEMEK GÜLÜNÇ"

Sivaslı bir ailenin kızıyım. Memleketimin doğusu batısı kuzeyi ve güneyi ile ilgili ayrım yaptığımı iddia etmek, hele etnik ayrım yaptığımı söylemek tamamen gülünç. Yayının sadece 10 saniyesini servis edip sanki ortada bir siyasi tartışma varmış gibi linç başlatanların amacı ‘ülkenin fay hatlarını kaşımak’ Not: Bu arada Kürtçe konuşan vatandaşlarımızla hiçbir sorunum yok, yanlış anlayan varsa onlardan özür dilerim."

VAN BAROSU SUÇ DUYURUSUNDA BULUNDU

Öte yandan Van Barosu, Didem Arslan Yılmaz hakkında suç duyurusunda bulundu. Van Cumhuriyet Başsavcılığı’na verilen dilekçede, Yılmaz’ın “nefret suçu” ve “alenen aşağılama” suçu işlediği öne sürülerek, şöyle denildi: “Sunucu, sanki Türkiye Cumhuriyetinde Türkçe dışında başka bir dilin konuşmanın yasak olduğu, başka ırka mensup kişilerin başka dili konuşmanın suç olduğu ve bunun bir bedeli olduğunu ima etmiştir. Savcılığınızca yapılacak soruşturma çerçevesinde de görüleceği üzere şüphelinin basın yoluyla alenen bir ırkı, bir dili aşağıladığı hatta hor gördüğü açığa kavuşacaktır. Şüphelinin Kürtçeye olan nefretinden sonra hem sosyal anlamda hem de sosyal medya mecralarında binlerce kişi bu nefret söylemine tepki göstermiştir. Ulusal anlamda büyük bir tepki karşılık bulması ve genelde Kürtçeye özelde ise Kürt halkına karşı nefret söylemi nedeniyle savcılığınızca resen yapılacak soruşturma çerçevesinde şüphelinin cezalandırılmasını talep ediyoruz.” https://tele1.com.tr/fatih-portakaldan-didem-arslan-yilmaza-tepki-bu-tip-programlar-457485/