CHP'li Engin Altay, TBMM'de AKP'li Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay'a geçmişini hatırlattı. Altay, CHP'li Kemal Zeybek'in 27 ton sütünün alıp 'hiç' ettiğini söyleyerek, "Fuat Bey Türk Telekom’da görev yapmış, ne olmuş? 6,5 milyara Telekom satılmış, 4,7 milyarını da bizim kamu bankalarımız Hariri’ye bizim devletimiz kredi vermiş. Hariri’ye peşkeş çekmişsin. Senin idare ettiğin devletten ne hayır gelir?" dedi.
CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, Cumhurbaşkanlığı ile bağlı kuruluşların 2021 Yılı Kesin Hesap Kanun Teklifleri ile 2023 Yılı Bütçe Kanun Teklifleri görüşmelerinde AKP'li Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın ve AKP’li milletvekillerinin CHP’yi hedef alan sözlerine yanıt verdi. Altay, şunları söyledi:
“Türkiye’de 10 milyon varsıl, 75 milyon niye yoksul diye düşünürüz. Sebebini Tayyip Beyde aradık, Tayyip Bey tabii sebep de, Fuat Bey da sonuç mu desek ne desek? Fuat Bey ilk başta görev yapmış, Samsun milletvekilimiz burada. (CHP Samsun Milletvekili Kemal Zeybek) 27 ton sütünü almışsın adamın, iç etmişsin. Bitmedi, Fuat Bey Türk Telekom’da görev yapmış, ne olmuş? 6,5 milyara Telekom satılmış, 4,7 milyarını da bizim kamu bankalarımız Hariri’ye bizim devletimiz kredi vermiş. Hariri devletini bu cebinden almış, bu cebine koymuş. Sonra arsaları, malları satıp gitmiş. Devletin 4,7 milyar bunların verdiği parayı millet ödemiş. Milletin cebindeki kör kuruşu Hariri’ye peşkeş çekmişsin. Senin idare ettiğin devletten ne hayır gelir?
https://tele1.com.tr/engin-altayin-satasma-sakasi-mecliste-kahkahalara-neden-oldu-754175/
"NAMERT DİYELİM Mİ MESELA?"
ABD’de, İngiltere’den iktidar arayanlara bir şey diyelim mi? Ortak. ABD ve İngiltere’de iktidar arayanlara namert diyelim mi mesela. Diyelim mi? Hadi beraber diyelim. ABD ve İngiltere’de iktidar arayan namerttir. Peki, şimdi şunu merak ediyorum. Sayın Erdoğan AK Parti’yi kurduktan sonra koşa koşa ABD’ye niye gitti, 8 Şubat’ta? Kimle görüştü kardeşim, New York’ta kiminle görüştü, Washington’da kiminle görüştü? Bay Kemal gitti, bilim ve teknoloji için gittim dedi, kiminle görüştüğünü Türkiye’ye açıkladı, tane tane. Siz niye ABD’de kiminle görüştüğünüzü açıklayamıyorsunuz? Daha vahimini söyleyeceğim. Ne oldu? Ortada bir mektup var, Recep Tayyip Erdoğan’ın yazdığı iddia edilen bir mektup. Ne zaman yazmış? 4 Kasım 2002’de, 3 Kasım seçimlerinin ertesi günü. Kime yazmış, iddia. Savunma Başkanvekiline. Mektupta yazılanları okusam yüzünüz kızarır. Niye bu yalanlanmıyor? Bu mektup sosyal medyada döndü dolaştı. Niye bunu yalanlamıyorsunuz? ABD’de iktidarı Tayyip Erdoğan aradı, siz aradınız, sizin kafanız aradı.
"SARAYI YAPARKEN BİLE HIRSIZLIK YAPTINIZ"
Soru önergeleri diyorsun, dalga geçiyorsun. 2014’te bir soru sordum ben. Şimdi oturduğunuz saray için sordum. Sayıştay demiş ki ‘Birim fiyatı 3 lira 10 kuruş olan malzeme için müteahhitte 37 lira ödendi’ demiş. 3 lira nere, 37 lira nere? Sayıştay demiş ki ‘4 lira 55 kuruş için, 44 lira ödendi. 3 lira 49 kuruş için, 66 lira ödendi. 5 lira 63 kuruş için 18, 59 ödendi’. Bu önergeme niye cevap veremediniz, niye? Sukut ikrardan gelir de ondan. Sarayı yaparken bile hırsızlık yaptınız, yazıkla rolsün. Şehy Edabali’ye şiar edindik diyorsunuz ya. Adama yazık etmeyin. İşi bilen bilmeyen de Şeyh Edebali’yi başka bir şey zanneder. Şeyh Edebali kimseye ahlaksız filan demedi. Adiler, cibilliyetsiz, mankafa, alçak, affedersin Ermeni, dönek, soysuz, rezil demedi. Bunları diyen biri Şeyh Edebali’yi nasıl kendine idealleştirmiş, rehber edinmiş olabilir? Şeyh Edebali rüşvet yemedi, israf etmedi, kul hakkı yemedi, yolsuzlukları örtmedi. Şeyh Edebali kim, sen kimsin ya.
“KİMYANIZI BOZMUŞ”
85 milyonun kanını donduran bir olay yaşandı bu ülkede. Bir milletvekilimiz bizi belli inanç gruplarına yönelik olumsuzlama ile suçladı. Kemal Kılıçdaroğlu’nun bu olayla ilgili bir inanç grubuna bir tek cümlesini bulun getirin, bulamazsınız. Ama Kemal Kılıçdaroğlu bu olayda ihmali olan Adalet, İçişleri ve Aile bakanlıkları noktasında doğal olarak bu işe öfkelenen bir baba olarak sizler gibi, hepimiz gibi feryat etmeyip de ne yapacaktı? Alt sınırı 18 yıldan başlayan bir suç var ortada, suçlular ortada elini kolunu sallayarak geziyor. Tweet atan lise öğrencisini gözaltına alan kafa, alt sınır 18 yıl olan bir suçla ilgili kimseyi gözaltına alamıyor? Bunun adın nedir, koruma, kayırma değil midir? Kim ne yaparsa yapsın? Nereden gelirse gelsin? Kabul edilebilir mi bu? Rifkin kimyanızı bozmuş, hakikaten bozmuş. Hatırlarsanız Berat Albayrak, damat Mackenzie ile devlet adına bir anlaşma yapmıştı. Türkiye Cumhuriyeti devletinin bütün finans işlerine Mackenzie’yi baş danışman atamıştı. Niye o zaman hoplamadınız?
“MİLLİ SARAYLARI ELİNİZDEN ALMAK TBMM’YE GETİRMEK OLACAK”
1 No’lu CMK, madde 140. 126-147-56-91. Bunların hepsi devlet yabancı personel çalıştırabilir diyor. Devlet. 1 No’lu CMK’ya niye koydunuz bunu kardeşim? Siz devlete yabancı sokuyorsunuz, biz danışmanlık hizmeti alacağız diyoruz, hopluyorsunuz. Şunda Altılı Masa kimyanızı bozdu, Bay Kemal kimyanızı bozdu, Rifkin de kimyanızı bozdu. Yerlilik ve millilik, yerlilik ve millilik sizin ağzınıza alacağınız son şeydir. 34 askeri şehit edenlerin kapısında beklemek yerlilikse biz yerli değiliz. 3 kuruş için 15 Temmuz finansörü dediğinin ayağına gidiyorsa, bu yerlilik için öyle yerliliğe lanet olsun diyorum. Milli Sarayların ve müzelerin envanterindeki tarihi eserleri iç etmek yerlilikse lanet olsun öyle yerliliğe. Altılı Masa’nın 13. Cumhurbaşkanına sesleniyorum. İlk işimiz Milli Sarayları elinizden almak ve ait olduğu TBMM’ye getirmek olacaktır.”