MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında muhalefete, "Neymiş, sokak hazır, muhalefetin silkinmesi gerekiyormuş, yeni Meclis oluşmalıymış, sözde Kürt meselesi demokratik ve şeffaf biçimde çözülmeliymiş. Hele bir çıksınlar sokağa da acıklı şekilde görsünler Hanya'yı Konya'yı, dünyanın kaç bucak olacağını" sözleriyle yüklendi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında konuştu. Bahçeli, geçtiğimiz haftalarda öncüsü olduğu askıda ekmek kampanyasına yönelik eleştirilere de yanıt verirken, eski Fransa Kraliçesi Marie Antoinette'nin "Ekmek bulamazlarsa pasta yesinler" sözüne atıfta bulunmak istedi. Ancak Bahçeli, kullanacağı sözleri unutunca, sıralarda bulunan vekillerden yardım aldı.
Bahçeli, "Zillet siyaseti ise vurgun yemiş, bu masalın sonuna karmaşık ihtilaflarla gelmiştir. Ha TKP, ha HDP, ha CHP... Bunlar arasında ne fark vardır? HDP'yi MHP'ye tercih edecek kadar zıvanadan çıkan bunlar değil midir?" ifadesini kullandı.
"NEYMİŞ SOKAK HAZIR, MUHALEFETİN SİLKİNMESİ GEREKİYORMUŞ"
"Neymiş, sokak hazır, muhalefetin silkinmesi gerekiyormuş, yeni Meclis oluşmalıymış, sözde Kürt meselesi demokratik ve şeffaf biçimde çözülmeliymiş" diyen Bahçeli, şöyle devam etti: "Hele bir çıksınlar sokağa da acıklı şekilde görsünler Hanya'yı Konya'yı, dünyanın kaç bucak olacağını. Hodri meydan, Türkiye Cumhuriyeti sokakta kurulmadı, sokakta bulunmadı, sokağa bırakılmayacak, sokağın girdabına, sokak serserilerine teslim edilmeyecektir."
"GÜÇLENDİRİLMİŞ PARLAMENTER SİSTEME DÖNÜŞ EMELİ TAŞIYANLAR KENDİNE ÇEKİ DÜZEN VERMELİ"
"Türkiye'nin yükseliş çabası her tür engellemelere rağmen kararlılıkla devam etmektedir. Türkiye Cumhuriyeti prangalarını kırmıştır. Yönetim sistemimizdeki reform Türkiye'nin önünü açmıştır. Sistemsel aksaklıklar telafi edilmiştir.
Güçlendirilmiş Parlamenter Sisteme dönüş emeli taşıyanlar, önce kendilerine çeki düzen vermeli. Alev alan çatılarını söndürmeli. Türk milleti kimin kime ne yalanı fısıldadığını görmekte."
"HA TKP, HA HDP, HA CHP..."
"Milletimizin istediği kaos değil, huzur, gelişme, birlik ve beraberliktir. Siyaseti sokağa havale edenlerin sonu elbette meçhuldür. Ne CHP, ne HDP, ne de İYİ Parti aziz Türk milletine bir gelecek vaat edemeyecektir. Bunların ahı gitmiş, vahı kalmıştır. Cumhur İttifakı 7 düvele direnmektedir. Zillet siyaseti ise vurgun yemiş, bu masalın sonuna karmaşık ihtilaflarla gelmiştir. Ha TKP, ha HDP, ha CHP... Bunlar arasında ne fark vardır? Türkiye'yi sokakta teslim almayı hedefleyen, terörist Demirtaş'ı aynı üslupla öven bunlar değil midir? Birlikte anayasa yazmaya hazırlanan bunlar değil midir? HDP'yi MHP'ye tercih edecek kadar zıvanadan çıkan bunlar değil midir?
Neymiş, sokak hazır, muhalefetin silkinmesi gerekiyormuş, yeni Meclis oluşmalıymış, sözde Kürt meselesi demokratik ve şeffaf biçimde çözülmeliymiş. Hele bir çıksınlar sokağa da acıklı şekilde görsünler Hanya'yı Konya'yı, dünyanın kaç bucak olacağını. Hodri meydan, Türkiye Cumhuriyeti sokakta kurulmadı, sokakta bulunmadı, sokağa bırakılmayacak, sokağın girdabına, sokak serserilerine teslim edilmeyecektir.
Bizim askıda ekmek kampanyamızı eleştirenler ümidini sokağa bağlamıştır. Askıda ekmek vardır ama size sokakta ekmek yoktur. Ekmeğe de vatana da sahip çıkacağız."
MACRON'A TEPKİ
"Macron sözde İslamcı ayrılıkçı görüşlerle mücadele ilişkin hazırlanan aysa tasarısının 9 aralık 2020'de bakanlar kuruluna sunulacağını utanmaz bir yüzle açıklamıştır. İslam'ı yeniden yapılandıracaklarını söyleyen Fransa Cumhurbaşkanı cehaletin ve husumetin taşeronluğuna savunmuştur. İslam'ın dünyanın her yerinde kriz yaşadığını ileri sürmek bu nedenle yapılandırılacağından bahsetmen Macron'un haddi değildir. Macron'un kafa yoracak başka gündemi yok mudur? Bu siyasi şizofren ne hakla İslam'ı yapılandırmayı hedef olarak belirlemiştir? Dinin sahibi Allah'tır peki Macron'un sahibi kimdir?"
