Libya'ya insani yardım malzemesi taşıyan Türkiye'ye ait Roseline-A gemisi Almanya tarafından "yasa dışı silah taşıdığı" şüphesiyle durduruldu. Gemide arama yapmak isteyen Alman askerleri Ankara'dan gelen notanın ardından arama yapmadan gemiyi terk etti. Dışişleri Bakanlığı, aramaya ilişkin, "Yetkisiz ve güç kullanılarak yapılan bu eylemi protesto ediyoruz. Denetleme sırasında personele adeta suçlu muamelesi yapılmış olmasını esefle karşılıyoruz" açıklamasını yaptı.

Der Spiegel'de yer alan habere göre, Doğu Akdeniz'de Libya'nın Bingazi kentinin 200 kilometre kuzeyinde Rosaline A isimli Türk kargo gemisinin Alman donanması tarafından durdurularak aranmak istendiği iddia edildi. https://tele1.com.tr/chpden-avrupaya-sert-tepki-272649/ Akşamüstü saatlerinde gerçekleşen olayda, Alman askerlerinin arama yapmak üzere gemiye çıktıkları ifade edildi. Ankara olayla ilgili devreye girerek, AB'ye arama işleminin onaylanmayacağını bildirerek tepki gösterdi. Türkiye'nin notası üzerine, Alman askerlerinin arama yapmadan gemiden indikleri ifade edildi.

DIŞIŞLERİ'NDEN ARAMAYA TEPKİ

Dışişleri Bakanlığı, Türk gemisinin Akdeniz'de aranmasına ilişkin olarak, "Yetkisiz ve güç kullanılarak yapılan bu eylemi protesto ediyoruz. Denetleme sırasında personele adeta suçlu muamelesi yapılmış olmasını esefle karşılıyoruz" açıklamasını yaptı. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy, Türk bayraklı bir ticari geminin Irini Harekâtı kapsamında aranmasına ilişkin açıklama yaptı. Açıklamada şu ifadelere yer verildi: "Irini Harekâtı, AB tarafından yürütülen; ancak amacı ve faydası tartışmaya açık bir harekâttır. Bu harekât çerçevesinde dün (22 Kasım) “Hamburg” isimli Alman savaş gemisi, Ambarlı Limanından Misurata’ya boya, boya malzemesi ve insani yardım malzemesi taşımakta olan “MV Roseline A” adlı Türk bayraklı ticaret gemisini sabah saatlerinde ayrıntılı şekilde sorgulamıştır. Kaptan işbirliği göstererek geminin yükü ve seferi hakkında ayrıntılı bilgi paylaşmıştır. Buna rağmen saat 17:45’te Irini Harekâtı silahlı unsurları tarafından gemiye çıkılarak uzun saatler süren bir “denetleme” yapılmıştır. Tüm personelin, Kaptan dâhil, zorla üstleri aranmış, bütün personel bir yerde toplanarak alıkonulmuş, Kaptanın başına silahlı asker dikilerek, zor kullanmak suretiyle konteynerler aranmıştır. Söz konusu müdahale, ne bayrak devleti olarak ülkemizin, ne de gemi kaptanının rızası alınarak gerçekleştirilmiştir. Kaptanın taşınan kargonun niteliğine dair beyanlarına rağmen, muğlak bir şüphe üzerine başlatılan ve geceyarısı sonrasına kadar devam eden bu müdahale, ancak ülkemizin ısrarlı itirazları üzerine sonlandırılmıştır. Silahlı personel sabaha kadar ticaret gemisinde beklemiş, sabah saat 09:38’de gemiyi terk etmiştir."

"BU EYLEMİ PROTESTO EDİYORUZ"

"Silah ambargosunu ihlal etmediği görülen gemimizin ağır hava şartları altında saatlerce güzergâhından alıkonulmasını, ayrıca denetleme sırasında personele adeta suçlu muamelesi yapılmış olmasını esefle karşılıyoruz. Yetkisiz ve güç kullanılarak yapılan bu eylemi protesto ediyoruz. Bundan doğabilecek zarar ve kayıplara karşı ilgili gerçek ve tüzel kişilerin her türlü tazminat hakkı tabiatıyla saklı olacaktır. Uluslararası sularda ticari gemilere müdahale edilebilmesi için bayrak devletinin rızasının alınması esastır. Libya silah ambargosuna dair BMGK kararları bu yükümlülüğü ortadan kaldırmamaktadır."

"ÇİFTE STANDART ASLA KABUL EDİLEMEZ"

"AB’nin ne meşru Libya Hükümetiyle, ne ülkemizle, ne de NATO’yla istişare etmeden başlattığı Irini Harekâtının tarafsızlığı hâlihazırda tartışmalıdır. Hal böyleyken, ülkemizden Libya’ya taşımacılık yapan gemilere uygulanan bu çifte standartlı ve hukuk dışı muamele asla kabul edilemez. Daha önce de birçok kez belirttiğimiz gibi İrini operasyonu taraflı bir operasyondur. Darbeci Hafter'e gelen silah desteklerini denetlemeyen, keyfi uygulamalarda bulunulan, meşru Libya hükümetini cezalandırmaya yönelik bir harekattır."