17 Ağustos Depremi'nin yıldönümüne saatler kala TELE1 ekranlarında Anında Manşet'in konuğu olan Nasuh Mahruki, deprem sonrası müdahale için daha önce var olan hazırlık ve planalrın ansıl yok edildiğini ve hiçe sayıldığını anlattı. Mahruki, deprem sonrası TSK'nın elinden yetkilerinin alındığını söyleyerek askerin hazırlıkları için "Bütün planlar çöpe atıldı" dedi.
TELE1 ekranlarında yayınlanan Anında Manşet programının konuğu AKUT Vakfı Başkanı Nasuh Mahruki oldu.
Mahruki, 17 Ağustos Depremi'nde toplumun bu kadar depremlere dair bilgili olmadığını ifade ederek, "Toplum bu kadar içselleştirmemişti. Şimdi herkes deprem konuşuyor. Buna rağmen Kahramanmaraş depremlerinde korkunç bir felaket yaşandı. Afetin ötesinde felakete döndü" dedi.
TSK'nın EMASYA protokolünün iptalinin ve 'İmar Barışı' uygulamalarının çok yanlış olduğunu ancak iktidarın bunları iyi bir şey gibi sunarak vatandaşa kendisini alkışlattığını aktaran Mahruki, "Askerin olmaması ilk 24-48 saati kaçırmamızı sağladı, arama kurtarma çalışmalarında" dedi.
https://tele1.com.tr/akut-onursal-baskani-mahruki-vatandas-tek-basinaydi-784754/
"KAHRAMANMARAŞ'TA ASKER SAHAYA GEÇ, AZ SAYIDA VE PLANSIZ ÇIKTI"
Mahruki askerin DAFYAR taburlarından ve bu taburların detaylı planlarından bahsederek, "Bütün bu planlar çöpe atıldı" dedi. "Asker bu depremlerde sahaya çıktı, geç çıktı" diyen Mahruki askerin sadece sahaya geç çıkarılmadığını aynı zamanda az sayıda ve plansız çıkarıldığını da söyledi.
Mahruki, Kahramanmaraş depremlerinin 17 Ağustos depreminden daha büyük olduğunu ve kayıplarında çok daha fazla sayıda olduğunu vurgulayarak 17 Ağustos'ta TSK'nın 10 bin 528 vatandaşı kurtardığını ancak bu depremde çok daha fazla insanın enkaz altında kurtarılmayı beklemesine rağmen 327 kişi kurtarıldığını hatırlattı.
"UMURSAMIYORLAR HAYATIMIZI, FITRAT DENİYOR"
Olası bir İstanbul depreminde coğrafyanın çok sıkışık olduğunu ve yardıma gitmenin ya da trafiğin işlemesinin mümkün olmadığını vurgulayan Mahruki şunları söyledi:
"Kahramanmaraş depremlerinden daha beter olur İstanbul depreminin sonucu. Asker hala yok ortada. Hala askere o görev verilmiş durumda değil, AFAD ile devam ediyoruz, başında tarikatçılar var. Umursamıyorlar ki hayatımızı. Ölen ölüyor, 'Fıtrat' deniyor. Bitiyor, gidiyor iş zaten"
