İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, 'yerli aşı' konusunda Erdoğan'ı uyararak, "Yerli aşı meselesinden siyaset devşirmeye çalışıp da böyle önemli bir sürecin baltalanmasına müsaade etme" dedi. Akşener, "Sayın Erdoğan, Afganistan’ı kim bu hale getirdiyse bırak o toplasın. ABD’li askerin canını kurtarmak için kendi askerinin canını feda etmekte bu kadar hevesli olma" ifadelerini kullandı.
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener partisinin grup toplantısında konuştu.
Akşener'in konuşmasından satır başları şöyle:
"Dün akşam iktidarın havuz medyasında yapılan yoğun propagandayı gördükten sonra Erdoğan'ı uyarmak istiyorum yerli aşı meselesinden siyaset devşirmeye çalışıp da böyle önemli bir sürecin baltalanmasına müsaade etme. Bırak sağlık bakanlığımız süreci olması gerektiği gibi yürütsün. Bu konuyu da algı operasyonuna kurban edersen bu sefer altında kalırsın.
Sayın Erdoğan etrafındaki kabiliyetsiz boş maaşlı danışmanlarına söyle: 27 yıllık siyasi hayatımda başıma gelmeyen kalmadı. Sizinkiler vız gelir tırıs gider. Aldıkları maaşın karşılamalarını söyle. Seni rezil ediyor. Sen bize kulak ver zarar görmezsin. Danışmanlarınla bu kafayla gidin askere tez alırsın tezkere.
Sözüm ona bu fevkalade muhafazakar arkadaşlar Bosnalı kardeşlerimize kin kusan eski Sırp Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Milorad Dodik için PTT’ye hatıra pulu bastırdılar. Boşnak düşmanı Dodik’in hatıra pulu bastırma peşindeler. Bu sözde muhafazakarlığa bakar mısınız? Yazıklar olsun size.
Bosna’daki soykırımı reddeden birine hatıra pulu bastırmak soykırımı unutmaktır. İnsanlık suçunu unutanların, insanlığın gönlünde yeri olamaz. O pullarda kullanılan mürekkep değil, Müslüman kanıdır. Bu yanlıştan derhal dönün, o pulları vakit kaybetmeden imha edin.
Milletine verdiği sözleri unutan, milletine yabancılaşan bir iktidar ömrünü tamamlamış demektir. Hele ki bu iktidar çıkıp milletine yalan söylüyorsa uzatmaları bile tamamlamış demektir. Böyle bir iktidarın en azından utanması gerekir.
“UTANMIYORLAR”
Maalesef ne Erdoğan da ne arkadaşlarında utanma göremiyoruz. Hizmet siyaseti yaptıkları masalını her fırsatta anlatmaya devam ediyorlar.
Mesela nice yetenekli gencimiz iş bulamazken, müdürlerine 11, danışmanlarına 5 maaş vermeye devam ediyorlar. Beş müteahhitte para aktarmaya utanmıyorlar.
Milletimize pandemi şartlarında 10 milyar liralık desteği rica minnet verirken, beşli çetenin vergi borçlarını tek kalemde silmeye utanmıyorlar.
“MKE’Yİ PEŞKEŞ ÇEKMEYE ÇALIŞIYORLAR”
Tank-Palet’i peşkeş çektikleri yetmiyormuş gibi MKE’yi özelleştirmeye çalışıyorlar, hazırlanıyorlar. Sözüm ona muhafazakarlar ama talan etmedik, satmadık bir şey bırakmadılar.
"KENDİ ASKERİNİN CANINI FEDA ETMEKTE BU KADAR HEVESLİ OLMA"
AK Parti ve ortakları için birinci öncelik saray sefasının sürmesi. Erdoğan’ın aklı içeride düşman edip dışarıda dost oldukları ile meşgul. Bunun son örneği Afganistan meselesi.
ABD, Afganistan’dan çekiliyor ama aklı oradaki havaalanında kalıyor. İç politikada ABD’ye etmedik lafı kalmayan sayın Erdoğan devreye giriyor ve bu işe gönüllü oluyor. Yani bir anlamda, “Dostum Biden sen rahat ol biz bu işi üstleniriz” diyor. Buradan sayın Erdoğan’ı aklını başını almaya davet ediyorum.
Bu anlamsız göreve aday olurken para pul konuşmanın manası yoktur. Sayın Erdoğan, Afganistan’ı kim bu hale getirdiyse bırak o toplasın. Biden’a söylemen gerekenleri söyleyemedin, söylememen gerekeni de büyük bir iştahla söylüyorsun.
ABD’li askerin canını kurtarmak için kendi askerinin canını feda etmekte bu kadar hevesli olma. Böyle diplomasi olmaz. Bu maceraya atacağın kınalı kuzuların ayağına taş değerse senden biliriz, hesabını da senden sorarız.
“SAYIN ERDOĞAN FAKİRLE OYNAMA BE GÜNAHTIR”
O kadar acı ki, bu kürsüye kim çıkıyorsa o insanların peşine düşülüyor. Acaba ne buluruz o insanları lime lime yapabiliriz gibi bir tavır içindeler. O kadar üzgünüm ki… Adana’da çiftçiler beni durdurdular. Bir soğan ve karpuz üreticisi. Karpuz üreticisi olan kardeşimiz, canı yanan çiftçi feveran etti.
Ben hem yerel basına hem bizimle gelen arkadaşlarımıza bu arkadaşın söylediklerini yayınlamayın dedim. Başına iş geleceği için. Biz yayınlamadık. Biz o çiftçimizi perdelemeye çalıştık.
O kadar üzüldüm ki gitmişler, çökmüşler o arkadaşımızı, kardeşimizi A Haber denilen ‘kanal’ günlerce konuşturup televizyondan vermişler. Sayın Erdoğan fakirle oynama be, günahtır.
Meral Akşener'e hakaret etmek İYİ Parti'ye iftira etmek için garibanı kullanma. Elinde çok büyük güçler var onu kullan. Yazıktır günahtır o kardeşimize yapma. Çoluğu çocuğu var yapma. Garibanla oynadığın, garibana çöktüğün zaman Gayretullah'a dokunur. Öyle çarpılırsın ki seni kimse kurtaramaz.
Onları korkutma. O günlerden geçtin sen. Babalarımızın o gece eve yiyecek ekmek getiremediği bir neslin çocuklarıyız biz ne çabuk unuttun?
Kendisi Biden’ın ne dediği ile ilgilenirken biz Bitlisli esnafımıza kulak veriyoruz. Kendisi yeni kankalık peşinde koşarken biz Afyonlu kardeşlerimizi dinliyoruz.
Kendisi Türkiye’nin değiş şahsının çıkarlarını korurken biz yüz binlerce kamu çalışanın toplu sözleşmesine kafa yoruyoruz. Mağdur ettiğin binlerce insanı gör. Sen önce Afyon’un merkezinde kentsel dönüşüm adı altında çökmeye çalışılan Afyon’un ‘kupon arazisi’ diye gördüğünüz o çökme işini gör.
Küçük ortakla kafa kafaya vermişsiniz bu eğri düzeni nasıl ayakta tutarız diye hesap yapıyorsunuz. Ne hukuk ne de ahlak tanıyorsunuz. Ne insafınız, ne de vicdanınız kalmış.
LÜTFÜ TÜRKKAN AÇIKLAMASI: HEPSİNİ REZİL ETMEZSEM NAMERDİM
İki gündür sayın Lütfü Türkkan’ın meşhur çiftliği üzerinden gagalanıyoruz. Bir basın mensubu arkadaşımız, konuşma yapmaya girerken soru sormak istedi.
Sayın Türkkan’ın açıklamaları var ben onlara girmeyeceğim ama onun karşılaştığı sistemin sonuçları olarak bizzat ben kim nerede ne yapmışsa takipçisi olmazsam, hepsini rezil etmezsem namerdim. Hadi bakalım. Yıkıldı mı kardeşim hepsi?
Ben sayın Erdoğan’ın yanındaki pek çok insanın eviyle ilgili birçok şey çıktı ağzımızı açmadık. Çünkü tarihi eser meselesinin nasıl yürüdüğünü biliyoruz. Üzerinde tepinebilirdik. Para ile pulla alakası olmayan bir şahıs olarak şimdi yandınız.
"TEZGAHA BAKAR MISINIZ?"
Dalaman'da Akköprü Barajı'nı satmaya hazırlanıyorlar. Tezgâha bakar mısınız? Milletin santralini satıp aynı santralin elektriğini millete 3-5 katı verecekler.
EPDK tarifeler Daire Başkanı olan kişi 2021 yılının tarifesini ve verilecek teşvikleri ocak ayında belirleyip mart ayında istifa ediyor. Sonra bir elektrik şirketinde üst düzey yönetici olarak işe başlıyor. Bir başka grup başkanı da şubat ayında istifa edip bir başka şirkette yönetici oluyor. İşe bakar mısınız. Ocak ayında verilecek teşvikleri belirleyenler hemen sonrasında bu paraları alacak şirketlere yönetici olarak gidiyor.