Ersin Eroğlu- TELE1 ÖZEL
Eski CHP milletvekili ve Genel Sekreteri Gürsel Tekin kamuoyuna açıklanmayan uyuşturucudan ölüm verileriyle ilgili TELE1’e konuştu. Gürsel Tekin yaklaşık 18 bin bağımlının devlet kayıtlarına göre sokakta gezdiğini belirterek, “Uyuşturucudan kaynaklı doğrudan ölümler kamuoyuna açıklananların üç katı” dedi.
İstanbul’un mahallelerinde sık sık çalışmalar yapan Tekin, sokaklarda 12 yaşına kadar uyuşturucu kullananların düştüğünü belirterek, ailerin sürekli CİMER’e başvuruda bulunduğunu fakat bir sonuç alamadıklarını kaydetti.
Gizli uyuşturucu raporu ve İstanbul’daki mahallelerin uyuşturucu kullanımına dair TELE1’in sorularını yanıtlayan Tekin’in sözlerine şöyle devam etti:
İstanbul’da mahalle çalışmaları yapan bir siyasetçisiniz. Mahallelerde uyuşturucu kullanım durumuna dair gözlemleriniz nelerdir?
Mahallelerde en sağlıklı verileri muhtarlardan alırsınız. Bütün muhtarları tanırım. Derin yoksulluğun olduğu mahallelerde en yaygın uyuşturucu kullanımına rastlıyoruz. Sentetik uyuşturucular çok fazla kullanılıyor. Mahallelerin durumunu görünce bir hocadan brifing aldım. Sentetik uyuşturucu kullananların bağımlılık düzeyini ‘annesinin karnında olsa çıkarır, alır ve kullanır’ şeklinde özetledi. Uyuşturucuya karşı mücadele tek başına güvenlikle çözülemeyecek durumda. Türkiye’nin bu durumu baştan ele alarak bir çalışma yapması gerekiyor.
’18 BİN BAĞIMLI SOKAKTA DOLAŞIYOR’
Gittiğiniz bir mahallelerde en düşük uyuşturucu kullanım yaşı kaçtı?
12 yaşındaydı. İstanbul’da çok sayıda 12-13 yaşlarında çocuklar uyuşturucu kullanıyor. 18 yaş altı çocuklarda dehşet düzeyde. Türkiye’deki intihar vakaları da en çok bağımlılarda oluyor. Ailelerin çoğu karakola ve CİMER’e başvuru yapıyor. Ancak bir sonuç alamıyorlar. Polis gidip işlem yapsa da savcılık serbest bırakıyor. Devlet kayıtlarında 18 bin bağımlı kişi sokakta dolaşıyor. Eskiden Anadolu’da bir mahallelerde çok istisna olurdu. Şimdi rastgele bir köyden muhtarla görüştüğümde köyündeki bağımlıları bana anlatıyor. Sayının ne kadar yüksek olduğunu devletin ilgili kurumları biliyor.
Geçtiğimiz günlerde bir rapor açıkladınız. Uyuşturucudan ölenlerin sayısı açıkladığınız raporda resmi verilerin 3 katı. Bilginizin kaynağı ne? Açıkladığınız veriler doğruysa devlet burada bir sansür mü uyguluyor?
Ben sorumluluk taşıyan biri olarak yalan yanlış bir bilgi paylaşmam. Birileri yalanlarsa raporu da açıklamak zorunda kalırım. Sorumlu bir vatandaş olarak verilerin bir kısmını da paylaşmadım.
Verilerin kaynağı merak ediliyor ama…
Siz gazetecisiniz. Kaynak paylaşmazsınız biliyorum. Ben de paylaşamam. Benim verdiğim raporlar doğru.
‘FENTANİLDEN ÖLENLERİN SAYISI AVRUPA’DA ÖLENLERİN YARISI KADAR’
Yayınladığınız raporda fentanilden ölen kişi sayısı 87 görünüyor. Avrupa’da 2022’de 163 kişi fentanilden öldü. Türkiye’de ise fentanilden ölüm açıklanmadı. Türkiye’de fentanilden ölüm hemen hemen tüm Avrupa’da fentanilden ölenlerin yarısı mı?
Maalesef. Üstelik Türkiye gibi geleneksel yaşam biçimi olan ülkelerde bazı uyuşturucu ölümleri de kayıtlara geçmiyor. Anadolu’da biri hayatını kaybediyor ve otopsi yapılmadan defnediliyor.
Peki yayınladığınız rapor doğrudan uyuşturucudan ölüm mü yoksa uyuşturucudan kaynaklanan dolaylı ölüm mü?
Benim verilerim doğrudan ölümlerle ilgili.
Sizi yakalamışken CHP’nin “normalleşme” politikalarını da sormak isterim.
Siyaset bir oyun kurma işidir. Muhalefet tıkanmışlıklarla ilgili çözüm bulacaksa elbette görüşülebilir. Örneğin Gezi dosyası. Sonuç alacaksanız itiraz etmiyorum. Ama normalleşme muhalefetin işi değil. İktidar normalleşecek. Seçilmiş bir milletvekili Can Atalay tutsaksa anormallik iktidardadır. Anayasa Mahkemesi’ni tanımayan biriyle normalleşemezsiniz. Bu normalleşecekse eyvallah ama iktidarın bir adım atacağını sanmıyorum.
İmamoğlu’na siyasi yasak istinafta onanacak iddiaları…
Tartışılacak bir şey değil. Hukuken bir insanın siyasi yaşamını tanzim etmek hangi demokraside var. Muhalefetin, medyanın bunu meşrulaştırmak adına tartışmaması gerekir.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel “istinafta onanacak” derse gazeteciler de konuşur.
Maalesef. Bizim arkadaşların kötü bir alışkanlığı var. Her soruya yanıt veriyorlar.
Gürsel Tekin resmi olarak CHP’den istifa etti mi?
Ettim. Ama ben CHP’liyim. Üyelikle tarif edilecek bir şey değil CHP’lilik. İsmet İnönü CHP’li olarak ölmedi. Ben dava adamıyım. Bugüne kadar partime hiç zarar vermedim. Parti yöneticiliği yaptığım dönemde makam aracına binmedim, bir uçak bileti almadım. Belediye başkanlığı filan ben bunları tattım. Sayın Özel ve Sayın İmamoğlu üzerinde emeğim var. Onlara abilik yaptım. MHP’li, HDP’li, İYİ Partili biri atandı. Ama 40 yıllık Gürsel Tekin’e bir yer bulamadılar.