Uluslararası Suriye Konferansı | Kılıçdaroğlu’ndan 5 çözüm maddesi

Yayın tarihi: 28 Eylül 2019 Cumartesi 10:52 am - Güncelleme: 28 Eylül 2019 Cumartesi 2:43 pm

CHP’nin “Suriye’de Barışa Açılan Kapı” teması ile gerçekleştirilecek Uluslararası Suriye Konferansı başladı.

Toplantıya CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Aytun Çıray, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu ve CHP’li çok sayıda isim de katıldı.

Konferans CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba’nın konuşması ile başladı. Ağbaba’nın konferans hakkında bilgi verdiği konuşmanın ardından İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu konuştu.

İMAMOĞLU: YANGINA KÖRÜKLE GİTMEYİ TERCİH ETTİLER

İmamoğlu, Suriyeli göçmenler için “Onları suçlamak doğru olmaz” dedi. İmamoğlu’nun konuşmasından öne çıkanlar şöyle:

“Bazı karar vericiler ne yazık ki yangına körükle gitmeyi tercih etmektedir. Yanı başımızdaki bu dost ülkeden göç edenleri ülkemize almakla kalmadık ne yazık ki bir çoğunu kendi haline bıraktık. Suriyeli göçmenlerin çoğu ülkelerinde inanmadıkları bir savaşa katılmak yerine kendilerine bir gelecek kurmak için ülkemize sığındıklarının farkındayız. Onları suçlamak doğru olmaz. Bu insanlar savaşı kabullenmedikleri için bugün bizimle beraber yaşıyorlar. Önce güney illerimize yerleştiler sonra tüm şehirlere yayıldılar.”

“Ayrıca 20 ila 25 bin arasında hiçbir kaydı bulunmayan, 150 bini de farklı illerde kayıtlı olduğu halde İstanbul’da daimi yaşadığı bilinen Suriyeli var. İstanbul’da mülteci ve göçmen sayısına ilişkin itibar edeceğimiz sayıya ulaşmak oldukça zor. Bu sorunu yönetmek için ciddi bir biçimde hep birlikte çalışmak zorundayız. İnsanla toplumla ilgili her sorun ilk bakışta göründüğünden çok daha farklı boyutlara ulaşır. İtinayla politikaları sürdürmeyi gerekir.”

KILIÇDAROĞLU: ‘YURTTA SULH CİHANDA SULH’ İLKESİNE SAHİP ÇIKMAK ÜZERE SESLENİYORUM

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ise konuşmasında, “Ülkemizin terörle mücadelesinin elbette ki yanındayız. Ancak, terörle mücadelenin Suriye’nin toprak bütünlüğüne saygı gösterilerek ve doğrudan Şam yönetimiyle ilişki kurularak sürdürülmesinin en doğru yol olduğu inancındayız” ifadelerini kullandı.

Kılıçdaroğlu, sözlerine, “Bugün sizlere, bölgesinde barış isteyen, komşularıyla ilişkilerini bu anlayış ve vizyon üzerine kuran, Türkiye Cumhuriyeti’nin olduğu gibi partimizin de kurucusu olan Mustafa Kemal Atatürk’ün veciz sözü ‘Yurtta sulh, cihanda sulh’ ilkesine sahip çıkmak üzere sesleniyorum” şeklinde başladı. “CHP olarak bu konferansla, Türkiye ve Suriye arasındaki ilişkileri onarmak için, Suriye’de savaşın başladığı 2011 yılından bu yana attığımız adımlara bir yenisini ekliyoruz” diyen Kılıçdaroğlu, “Bu çabalarımızın tek bir amacı var: Doğunun ve batının buluştuğu, kültürlerin bin yıllardır birbirleriyle kucaklaştığı coğrafyamızda akan kanı durdurmak ve bölge halklarının geleceğe eşitlik ve kardeşlik içinde umutla bakmalarını sağlamak. 2011 yılından bu yana yaşadıklarımız ve bugün geldiğimiz nokta, CHP’nin konuya ilişkin tutumunun ne kadar isabetli olduğunu ortaya koymaktadır. Bu nedenle, doğru bildiğimiz yolda, yürümeye devam edeceğiz” dedi.

Kılıçdaroğlu, “Suriye’deki savaşın sona ermekte olduğuna ilişkin kanaat her geçen gün güçlenirken, Ankara ve Şam’ın önlerinde yanıt bekleyen sorular bulunduğunu ve barışa doğru atılması gereken adımların olduğunu unutmamalıyız. Suriye’nin farklı dil, din, mezhep ve etnik aidiyetlerinin oluşturduğu çoğulcu ve seküler toplum yapısının korunmasına da özen gösterilmesi büyük önem taşımaktadır. Biz hep savunageldik, bugün de aynı kararlılıkla savunuyoruz; Suriye’nin geleceğine Suriye halkının karar vermesi demokrasinin, egemenliğin ve bağımsızlığın olmazsa olmazıdır” ifadesini kullandı.

‘İDLİB’TEKİ GELİŞMELER KAYGI VERİCİ’

İdlib’deki gelişmelerin son derece kaygı verici olduğunu belirten Kemal Kılıçdaroğlu, “İdlib’de, El Kaide ve türevi örgütlere mensup, on binlerce teröristin Türkiye’ye sızma olasılıkları ülkemizin güven ve istikrarı için ciddi bir tehlikedir. Ülkemizin terörle mücadelesinin elbette ki yanındayız. Ancak, terörle mücadelenin Suriye’nin toprak bütünlüğüne saygı gösterilerek ve doğrudan Şam yönetimiyle ilişki kurularak sürdürülmesinin en doğru yol olduğu inancındayız” diye konuştu.

KILIÇDAROĞLU’NDAN 5 MADDE

Suriye sorunuyla ilgili çözüm önerilerini 5 maddede özetleyen Kılıçdaroğlu, önerilerini şöyle sıraladı:

“Ankara ile Şam arasındaki yolun barışa giden en kestirme yol olduğunu ve Suriye’nin geleceğine ancak Suriye halkının karar verebileceğini hiç unutmamalıyız. ABD ve Rusya’nın çıkarları arasında savrulmamak için, toprak bütünlüğü, siyasi bağımsızlık, egemenlik ve iyi komşuluk ilişkileri ilkelerine dayanan, bütünlüklü ve uyumlu tek bir Suriye politikası izlemeliyiz. Suriye yönetimi başta olmak üzere, uluslararası hukuka ve ilişkilere dayalı, meşruluğu olan bütün aktörlerle, tıpkı burada olduğu gibi konuşarak diplomasiyi etkin kılmalıyız. Bugüne kadar, uluslararası hukuk ve meşruiyete aykırı bütün hamlelerimizi yeniden gözden geçirmeliyiz. Suriye yeniden güvenli ülke olduktan sonra ülkemizdeki sığınmacıların gönüllü geri dönüşlerini teşvik etmeli ve bu amaca uygun politikalar geliştirmeliyiz.”

Kılıçdaroğlu sözlerini, Nazım Hikmet’in “Yaşamak bir ağaç gibi / tek ve hür / ve bir orman gibi kardeşçesine /bu hasret bizim…”  dizeleriyle noktalarken, “Türkiye ve Suriye halklarının barış içinde, bir orman gibi kardeşçe yaşamaları için çalışmaya devam edeceğiz” dedi.