Uğur Dündar ile Demokrasi Arenası’nda Türkiye’de yangın felaketi tüm ayrıntılarıyla konuşuldu

Yayın tarihi: 7 Ağustos 2021 Cumartesi 8:03 pm - Güncelleme: 8 Ağustos 2021 Pazar 5:06 pm

Türkiye’yi esir alan yangınlar devam ederken Duayen Gazeteci Uğur Dündar’ın sunduğu Demokrasi Arenası programı Muğla Menteşe’de yangın bölgesinde halkla buluştu.

Birinci bölümde Demokrasi Arenası’nın konukları CHP Genel Başkan Yardımcısı Ali Öztunç, CHP Muğla Milletvekili Mürsel Alban, CHP Muğla Milletvekili Süleyman Girgin , Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Osman Gürün , Menteşe Belediye Başkanı Bahattin Gümüş, Milas Belediye Başkanı Muhammet Tokat, Marmaris Belediye Başkanı Mehmet Oktay oldu.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Ali Öztunç, yangınlara ilişkin son gelişmeleri aktardıktan sonra, bölgenin “tıpkı bir film sahnesi” gibi olduğunu ve artık yanacak bölge kalmadığını ifade etti.

“YANGIN SÖNDÜRSÜN DİYE UÇAK İSTİYORDUK, GELEN UÇAKTAN TAYYİP BEY İNİYORDU”

CHP Genel Başkan Yardımcısı Ali Öztunç Ali Öztunç şunları söyledi:

“Manavgat’ta yangın büyük oranda sönmüş durumda. Yağmur da bunda etkili oldu. Muğla Marmaris, Bodrum da sönmüş durumda. Köyceğiz’de maalesef devam ediyor. Köyceğiz çok ciddi bir sıkıntı içerisinde. Orada hala dağlık bölgede yangın devam ediyor. Aydın Çine bölgesinde yangın sürüyor, Denizli sınırına doğru sürüyor. Bugün nihayet çok sayıda helikopter gördük. Günlerdir bas bas bağırıyorduk. Uçak bekliyorduk ki yangını söndürsün, uçak geliyordu Tayyip Bey iniyordu uçaktan. Helikopter istiyorduk, Tayyip Bey iniyordu gelen helikopterden. Yanacak bir şey kalmadı, ya denize kadar geldi ve öyle söndü, ya da yanabilecek bölgeler yandı ve öyle bitti. Korku filmi gibi, film platosu gibi her yer”

“UÇAĞIN ATTIĞI SU HAVADA BUHARLAŞTI, BİR DAMLASI BİLE YANGINA ULAŞMADI”

CHP Muğla Milletvekili Mürsel Alban ise şöyle konuştu:

“Bu yangın krizini kim yönetiyor hala bilmiyorum. Sesleniyorum yanıt alamıyorum, arıyorum yanıt alamıyorum. Muğla’da bir kriz masası kurulmadı. Yok. Muğla kriz masasını kim yönetiyor? Hala sesleniyorum. Vali bizi toplasaydı, bu yangını nasıl söndürebiliriz ortak akıl koysaydık ortaya. Bu yangın söndürülebilirdi Uğur Bey. Keşke ‘köyü boşaltın’ demek yerine arazöz sevk etse, helikopter sevk etse. Suyun olmadığı bir yerde yangın sönmez. Bir uçak geldi, çok yukarıdan bir atış yaptı. Su nereye gitti sizce? Su gelmedi bile. Su buhar oldu, aşağıya su tanesi düşmedi. Uçak var şu an ama boşuna kullanmasınlar hiçbir yararı yok, büyük uçakların hiçbir faydası yok. Bize 5 tonluk olan THK uçakları lazım. Şu anda devam eden yangına eğer müdahale edilmezse, rüzgarın yönü termik santraline doğru eserse Yatağan’ın geçim kaynaklarını yok eder. Zeytin ağaçlarını yok eder. O yangın termik santraline de yönelirse Yatağan zeytinsiz kalır zeytinyağsız kalır. Eğer havadan müdahale olmazsa o yangın çok büyür”

CHP Muğla Milletvekili Süleyman Girgin’in konuşmasından satır başları:

Sarayın günlük maliyeti 10 milyon lira ama biz dört milyon dolarlık yatırımı yapıp kendi uçaklarımızı bu yangında devreye sokamadık. Atatürk’ün kurmuş olduğu ütün kurumlarla AKP iktidarının bir hesaplaşması var ama bunun bedelini vatandaşlarımız ödüyor. Siz THK’nın uçakları için 4 milyon dolar yatırım yapmıyorsunuz. Rusya’dan, Hırvatistan’dan, Ukrayna’dan uçaklar gelmemiş olsaydı ne yapacaktınız? Tarım ve Orman Bakanı, uçaklar 1960’lı yıllara ait diyor. 1960’larda uçak alabiliyorsak şimdi niye alamıyoruz? Muğla kaderine terk edildi, çok geç kaldık. İş çığırından çıktı. Bakan Soylu ile görüştüm. Sayın bakana ‘Askerler neden devreye girmiyor?’ dedim. ‘Asker ne yapacak?’ dedi. ‘O eskidendi’ dedi. ‘Biz askerden sadece araç gereç ve güvenlik anlamında destek alıyoruz’ dedi. Aynı gün akşam Sayın Hulusi Akar’ı aradım. ‘Sayın Bakan, İçişleri Bakanı bu şekilde söyledi. Muğla’yı kaybediyoruz. Bir organizasyonluk bir disiplinsizlik var, mutlaka asker devreye girmeli’ dedim. ‘Biz göreve hazırsız’ dedi Hulusi Akar. ‘Ben Tarım ve Orman Bakanı ve İçişleri Bakanı ile görüştüm oradan bize bir görevlendirme olursa biz hazırız’ dedi. Asker böyle bir durumda yanımızda olmayacak da ne zaman olacak? AKP’nin afet yönetimi afetten de beter oldu. Moralimiz çok bozuk.

HALUK LEVENT İLK KEZ TELE1’DE DUYURDU: YANGIN SÖNDÜRME UÇAĞI GETİRİYORUZ

Haluk Levent, “Ahbap” olarak yeni sponsorlar bulduklarını, yangın bölgelerinde kullanılmak üzere bir yangın söndürme uçağı getireceklerini açıkladı.

Levent:

Şu anda kulisten konuşuyorum, biraz sonra konser başlayacak. Biz Ahbap Derneği olarak elimizden ne geliyorsa yapmaya çalıştık. Uğur Abi, sen geçmişten bugüne kadar dernekleri de vakıfları da çok iyi biliyorsun. Türkiye’de yapılaması gerekenleri yapıldığında çok güzel tepkiler yapıyoruz. Muazzam övgüler alıyoruz. Çok şaşırıyoruz. Türkiye’de dernekçilik, vakıfçılık çok yara almış durumda demek ki. Derneğe gelen paraların neye kullanıldığını çok şeffaf gösterdiğimiz için nasıl alkış alıyoruz? Helikopter mevzusunda da bu böyle. Yanıyor her taraf. Derneğe pora geldi. E ne yapmalıyız? Yangınlar için kullanın diyor vatandaş. Biz helikopter kiralayabilir miyiz dedim. Birkaç iş insanına sordum ‘İmkansız’ dedi. Tarım ve Orman Bakanlığı’nı aradım, dedim ben helikopter kiralamak istiyorum. ‘Hay hay’ dediler. Şaşırdım. Allah Allah dedim bu iş oluyor galiba. Kazakistan’dan bir firmayla 900 bin dolara anlaştık. Her şey tamamdı. Sabah firma 700 bin dolar daha istedi. O anda Boğaziçi Üniversitesi Mezunlar Derneği’ni gruba aldım. O WhatsApp gurubunun kahramanları sayesine aynı gün daha ucuza 710 bin euroya uçağı yola çıkardık. Şu an helikopterimiz Dalaman’da. Bu sadece benim başarım değil. WhatsApp gurubu olarak tarih yazdık 16 saat boyunca uyumadan. Fransa dedi ki, internete girdik ahbap derneğine baktık merak etmeyin gönderiyoruz, dedi. Bir iki sponsor daha bulduk, yangın söndürme uçağı getiriyoruz. Bunu da ilk kez burada açıklamak istedim.

GÜRÜN: KOORDİNASYONLA İLGİLİ ÖNEMLİ SORUN VAR, İLETTİK

Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Gürün ise, “Bu sistem ve koordinasyonla ilgili önemli sorunumuz var. Koordinasyonda bütün güçlerin bir arada, kendi sorumluluk alanları içerisinde muktedir olması ama bir sistemin parçası olması lazım. Birbirleriyle olan ilişkilerinin çok iyi koordine edilmesi, ortada kalan hizmet olmaması gerekli. Koordinasyonda önemli bir sıkıntı vardı. Biz bunları dile getirdik” dedi.

Muğla Büyükşehir Belediyesi’nin yurt dışından kiralayarak filoya kattığı helikopter için Gürün, “‘Havada sadece 2-3 helikopter varsa biz bir şey yapmalıyız’ dedik. WWF ile ilişki kurduk. Onlar da memnuniyetle bu talebimize karşılık verdiler. Kiralamanın dışında prosedürlerin tamamlanıp, onun Türkiye girişinin müsaade edilmesi gerekiyordu. Onunla ilgili de Orman Bakanlığı engel çıkarmadan prosedürün tamamlanmasını sağladı” diyerek süreci anlattı.

Gürün, yangın söndürme çalışmalarında Muğla’ya şu ana kadar 17 büyükşehir belediyesi, 50’ye yakın il-ilçe belediyeleri ve Muğla’daki 13 ilçe belediyesinin katkı sağladığını açıkladı.

CHP’li Yavuzyılmaz:

“Ormancılıkla alakası olmayan ancak orman yangınlarına karşı zamanında tedbir almakla görevli olan bakan yardımcılarının aylık ortalama geleri 44 bin 505 lira”

GÖZLERİ DOLARAK ANLATTI

Milas Belediye Başkanı Muhammet Tokat, yayında gözleri dolarak şu sözleri söyledi:

“Bu müdahale eksikliği karşısında sakin olabilmek için anormal olmak gerekir! Pisi pisine benim 10’u aşkın mahallem yandı. Hiç uğraşmayın, yangın ancak denize ulaşınca biter, ifadelerini kullandılar bize. Bu müdahale eksikliği karşısında sakin kalabilmek için anormal olmak gerekir. Hangi fırsatların kaçırıldığını, 10’u aşkın mahallemi pisi pisine yandığını görmüş olduk. Çok şiddetli olmayan yangına, akşam üzeri 4 helikopter müdahale ediyor. Peki bu 4 helikopter benim bas bas bağırdığım zaman gelseydi yangın bu noktaya gelecek miydi?

Tarım Bakanı yangının kontrol altına alındığını söyledi, ben alınmadığını söyledim. İçişleri Bakanımız, ‘Korkulacak bir şey yok’ dedi. Ben tehlikeyi anlatmaya çalıştım ama bize itibar etmedi, ‘Sakin olun’ dedi.

Orman Bakanımız, Cumhurbaşkanımız hiç sorumluluk hissetmiyor. Ben çok üzgünüm, 10 mahallemizi ve 50 km civarında ormanımızı kaybettik. Gerçek sorumluların da bu halka hesap vermesini istiyorum.”