‘Demokrasi ve Özgürlükler Adası’ olacaktı! Yassıada beton adası oldu

Yayın tarihi: 3 Eylül 2019 Salı 1:52 pm - Güncelleme: 3 Eylül 2019 Salı 3:28 pm

Adanın yeni yayınlanan fotoğraflarında bin 200 kişilik caminin yanında otel, bungalov ve restoran inşaatları yer alıyor.

Türk siyasi tarihinde simgesel öneme sahip Yassıada’nın tartışmalı bir mimari projeyle ‘Demokrasi ve Özgürlük Adası’ olarak imara açılarak düzenlenmesi ile ilgili çalışmalarda sona gelindi. Yassıada, imar izinleriyle beton bir adaya dönüştü

Birgün’ün haberine göre sit alanı olması gereken adanın yeni yayınlanan fotoğraflarında bin 200 kişilik caminin yanında otel, bungalov ve restoran inşaatları yer alıyor.

27 Mayıs 1960 darbesinin ardından adada kurulan mahkemede Demokrat Partililer yargılandı. 1993 yılına gelindiğinde İstanbul Su Ürünleri Fakültesi Enstitüsü’nü adaya taşısa da 1995 yılında terk etti. O tarihten 2015’de başlayan inşaatlara kadar terk edilen Yassıada, imar izinleriyle beton bir adaya dönüştü

 

 

27 Mayıs darbesi sonrasında Adnan Menderes ve bazı bakanların yargılandığı ve idamlarından önce hapis yattıkları Yassıada, ilk olarak Adalet ve Kalkınma Partisi’nin 2013 yılında başlattığı ‘Demokrasi ve Özgürlükler Adası’ projesiyle imara açıldı. Ada ,14 Mayıs 2015 yılındaki temel atma töreni ardından gemilerle adaya getirilen iş makineleriyle aralıksız kazıldı.

 

Kamu yararı gözeten kaymakamı görevinden eden AKP’li vekil: Fişini çektim

AKP Genel Başkanı ve Cumuhurbaşkanı Erdoğan’ın, 27 Mayıs’ta ‘Demokrasi ve Özgürlük Adası’ olarak yeniden inşa edilen Yassıada’yı ziyaret etmesi bekleniyor.

 

İmamoğlu’nu eleştirirken baltayı taşa vurdu! Savcı Sayan’ı ‘utandıracak’ açıklama

 

Okluk Koyu’nda süren inşaatların yol açtığı doğa katliamının tüm hızıyla sürdüğünü söyleyen Cumhuriyet Halk Partisi Muğla Milletvekili Mürsel Alban, “Bir konut yapılacak denilen alandaki tesislerin sayısı her geçen gün artıyor. Halkın girişine kapalı olan alanı uzaktan izlerken bile birçok tespiti yapabiliyoruz. Bir de içeri alırlarsa neler görürüz tahmin edemiyorum” dedi.

‘Yabancı ülke şeyhlerinin, başkanlarının gelip tatil yapacağını dahi duyduk’

Okluk Koyu’ndaki yerleşkenin sürekli büyüdüğünü, yeni yapılar eklendiğini ifade eden Alban, “Sadece kendileri için tatil amaçlı mı kullanacaklar, o zaman bu kadar büyük bir alana ne gerek var. Buralara yabancı ülke şeyhlerinin, başkanlarının gelip tatil yapacağını dahi duyduk. Ülkenin içinde bulunduğu koşullarda bu kadar lüks ve zenginliğin ne anlamı var? Burada kesilen ağaçların her birinin bizim için manevi değeri vardı. İnsanlar nefes alabilsin diye el değmeden korunan alan artık yok oldu” diye.