Türk Telekom özelleştirmesindeki vurgun kamunun üzerine mi kalacak?

Yayın tarihi: 24 Eylül 2019 Salı 11:30 am - Güncelleme: 24 Eylül 2019 Salı 11:30 am

Türk Telekom özelleştirmesindeki büyük vurgunun, iki Türk Hava Yolları piyasa değerinde olduğu öğrenildi. 2005 yılında AKP tarafından satılan ve milyonlarca dolarlık vurguna neden olan Türk Telekom, Sözcü yazarı Murat Muratoğlu tarafından bir kez daha gündeme getirildi.

Muratoğlu, Türk Telekom özelleştirmesinin ayrıntılarını bugünkü yazısında kaydetti:

“Türk Telekom özelleştirmesi… Herhangi bir medeni ülkede böyle bir şey olsa ortalık karışırdı. Türkiye, milyarlarca dolar dolandırılmış, koca ülke resmen tokatlanmış, ortada sorumlu yok!
İhaleyi verdiğimiz şirketin sadece Türk bankalarından alıp da ödemediği kredi, iki adet tam donanımlı Türk Hava Yolları’nın piyasa değeri… Uçtu, gitti! Hani filmlerde 50-100 milyon dolarlık soygun için onca entrika çevirirler. Kelle koltukta koştururlar. Yazık valla… Hayal gücünden yoksun çapsızlar!
Oysa bizde adamlar milyarlarca dolarlık soygunu tereyağından kıl çeker gibi yaparlar. Hesap sor, sorduğun için seni suçlarlar! Filmi çekilsin, Oscar’ı rahat kaldırırlar.

İlginç gelişmeler yaşanmaya devam ediyor. Lakin önce çıkan kısmın özeti;
AKP, Türk Telekom’u 2005 yılının Kasım ayında babalar gibi sattı. Lübnanlı Saudi Oger yüzde 55 hissesini 6.5 milyar dolar karşılığı 21 yıllığına aldı. Aldığında Türk Telekom’un kasasında 2 milyar dolar vardı! Satışın ilk taksidi bu paranın küçük bir kısmıyla devlete ödendi, kalanı cebe atıldı.
Bu para kesmedi, Türk Telekom’un hisseleri teminat gösterilerek kredi istendi. Yani sen, ben, kahvedeki arkadaşlarla bir araya gelip Türk Telekom’u alsak, şirketin hisselerini teminat gösterip şirketi biz de bedavaya getirebilirdik.
Zira imtiyaz sözleşmesinde Türk Telekom hisselerinin rehin, ipotek, teminat olarak kullanılabileceğine ilişkin hüküm yoktu. Bir anda var oldu!
Birileri bir yolla izin vermiş olmalı ki, kredi bulunabildi. Kimdi o kimdi? Kime sorsan bilirdi… Hatta Danıştay itiraz etti. Bu ülkede Danıştay’ın itirazına karşın kim iş yapabilirdi?
Bankalardan aldığı kredinin tamamını 9 yılda çıkarttı. Krediyi ödemediği gibi yeniden yapılandırdı. 2013 yılında ilk yılları ödemesiz olarak 4 milyar 750 milyon dolarlık yeni kredi alıp, eskiyi sildi. Tabii ki onu da ödemedi! Yaklaşık 22 milyar liralık temettü ile beraber krediyi de iç etti.

İktidarın en büyük özelleştirme geliri diye sunduğu Türk Telekom’da yaratılan facianın faturası bir yolla ödenecek.
Ya krediyi veren bankalar ödeyecek ya da kamunun üzerine kalacak. Uyanıklık edip imtiyaz süresi uzatılarak satış yapılacak olursa, doğrudan bu borç yine kamuya yıkılmış olacak.

Nitekim kalan 7 yıllık imtiyaz süresinin üzerine konulacak her yıl için kamuya para girişi olmayacak, bedavaya veya çok ucuza süre uzatılacak. Dosya kapatılacak!”

Yazının tamamı için tıklayınız.