‘Terzi Fikri’nin oğlu, Manisa’dan belediye başkan adayı oldu

Yayın tarihi: 18 Şubat 2019 Pazartesi 10:28 am - Güncelleme: 18 Şubat 2019 Pazartesi 11:48 am

Halkların Demokrasi Partisi (HDP) Batı illerinden Manisa’da Büyükşehir Belediye Başkanlığın için aday çıkartıyor. HDP’nin Manisa Büyükşehir adayı ‘Terzi Fikri’ olarak anılan Fikri Sönmez’in oğlu Naci Sönmez olacağı ifade edildi.

Manisa’da ittifaklar gereği Büyükşehir Belediye Başkanlığına AKP ve CHP aday göstermedi. CHP desteğiyle İyi Parti ve AKP desteğiyle MHP aday çıkardı.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Batı illerinden Manisa’da büyükşehir belediye başkanlığın için aday çıkarttı. HDP’nin Manisa Büyükşehir Belediye Başkan adayı Yeşil Sol Parti’den Naci Sönmez’in oldu. Naci Sönmez sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda şunları söyledi: “Bütün çabamız, halkın kendi kendini yönetebileceği demokratik siyaset içindir. Ayrıştırmayan, ötekileştirmeyen bir siyaset için yola çıktık. Bir arada barış içinde, bütün farklılıklarımıza rağmen birlikte yeni bir yaşam kurmak için güçlerimizi birleştireceğiz. Seçeneksiz değiliz.”

 

 

NACİ SÖNMEZ KİMDİR?

Naci Sönmez, Ordu’nun Fatsa ilçesinde bağımsız aday olarak seçimleri kazanarak 14 Ekim 1979 ile 11 Temmuz 1980 arasında başkanlık yapan, halkçı ve demokrat bir belediyecilik örneği sergileyen Fikri Sönmez’in oğlu. 11 Temmuz 1980 günü gözaltına alınan Fikri Sönmez 4 Mayıs 1985 günü cezaevinde kalp krizi sonucu yaşamını yitirmiş, adı solun efsane isimleri arasına yazılmıştı.

TERZİ FİKRİ KİMDİR?

1938’de Ordu’nun Fatsa ilçesine bağlı Kabakdağı köyünde doğdu. Yoksul bir çocukluk geçirdi. İlkokul sonrası bir terzinin yanında çırak olarak çalışmaya başladı. 1960’larla birlikte Türkiye İşçi Partisi’ne üye oldu ve aktif siyasete başladı. TİP’in Fatsa’daki örgütlenmesi için çalıştı.

Dev-Genç’le birlikte 6. Filo’ya karşı eylemlerde yer aldı. 1972’de THKP-C davasından yargılandı. Mahir Çayan ve yoldaşlarının Maltepe Askeri Cezaevi’nden kaçışı sonrası Karadeniz’e geçmelerine yardımcı olmakla suçlandı. 2 yıl kadar tutuklu yargılandıktan sonra 1974’te afla serbest kaldı.

Karadeniz bölgesindeki emekçilerin ve köylülerin içerisinde mücadele yürüttü. 1978-79’da “Fındıkta sömürüye son” mitinglerini örgütleyen isimlerden biri oldu.

1979’da Fatsa’da, CHP, AP ve MSP’nin iki katı oy alarak bağımsız belediye başkanı seçildi. Fatsa’yı halk komiteleriyle yönetmeye başladı. Komitelerle birlikte “Çamura son kampanyası, “Fatsa Halk Kültür Şenliği” gibi etkinlikler düzenledi. İlçede yol, su, kanalizasyon gibi sorunların halkın katılımıyla çözülmesi için adımlar attı. Geniş köylü kitlesinin katıldığı fındık mitingleri hayata geçirildi.

1980 Mayıs-Temmuz ayları arasında 50’nin üzerinde kişinin katledildiği Çorum Katliamı sırasında Başbakan Süleyman Demirel, tarafından “Çorum’u bırakın Fatsa’ya bakın” ifadeleriyle hedef gösterildi. Operasyon öncesi CHP, MSP, AP ilçe başkanlarının ortak basın açıklaması yaparak “Fatsa’da operasyon yapılacak bir şey yok. Huzur içindeyiz” sözleri yeterli olmadı.

Vali Reşat Akkaya’nın Ordu’ya atanmasıyla birlikte 11 Temmuz 1980’de başlatılan “Nokta operasyonu” ile gözaltına alındı. Hürriyet, operasyondan 2 gün önce “Fatsa’ya nokta operasyonu” başlığıyla harekatı duyurdu. TSK, ilçeye hücumbotlarla denizden baskın gerçekleştirdi. Harekata bir mekanize piyade taburu, üç jandarma komando birliği, il alay komutanlığı takviye birlikler, polis ve Vali Akkaya’nın kontrolündeki ülkücü militanlar katıldı.

Hayatının geri kalanı cezaevi koşullarında, işkenceyle geçti. 4 Mayıs 1985’te kalp kriziyle yaşama veda etti.