TBMM Başkanı Şentop’tan ‘İç Tüzük’ açıklaması

TBMM Başkanı Mustafa Şentop, TBMM İçtüzüğü’nün eski olduğunu belirterek, “Bu bakımdan yeni sistemin paradigmasına uygun İçtüzük yapılması lazım, daha doğru olur” dedi. Şentop, sosyal medya platformlarıyla ilgili düzenlemenin şart olduğunu söylerken, “Herhalde önümüzdeki dönemin darbeleri sosyal medya platformlarının darbeleri olacak. Bu alanın mutlaka düzenlenmesi lazım. Bizim için işaret fişeği oldu” ifadesini kullandı.

TBMM Başkanı Mustafa Şentop, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla Parlamento Muhabirleri Derneği’ni (PMD) ziyaret etti. Şentop, “24 saat beraberiz, çalışıyoruz. Özel günlerin olması hoş oluyor, bir araya geliyoruz. Değerlendirmeler yapıldı, sorunlara o günlerde daha fazla yoğunlaşıyoruz. Ben de ilk fırsatta ziyareti yapmak istedim. Güzel çalışmalar diliyorum” dedi. PMD Başkanı Göksel Bozkurt da Şentop’a ziyareti için teşekkür etti.

“YENİ SİSTEMİN PARADİGMASINA UYGUN İÇTÜZÜK YAPILMASI LAZIM”

Muhabirlerin gündeme ilişkin sorularını yanıtlayan Şentop, yeni yıldaki projelerin sorulması üzerine, “Sürpriz yok, olması gereken, beklenen şeyler. Yeni bir hükümet sistemine geçiş oldu. TBMM İçtüzüğü de oldukça eski. Eski derken 1973’te hazırlanmış bir İçtüzük. Şüphesiz iyi işleyen yerleşmiş kurallar var fakat yeni sisteme göre Meclis’i biraz daha yasama alanında etkin hale getirecek enstrümanlara ihtiyaç var. Bu bakımdan yeni sistemin paradigmasına uygun İçtüzük yapılması lazım, daha doğru olur. Yeni yapmak demek her şeyi sıfırdan yazmak değil” dedi.

” ‘SÖZDE’ TARTIŞMASI SİYASETİ BİRAZ DAHA ZAYIFLATIR”

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun ‘sözde cumhurbaşkanı’ ifadeleriyle başlayan tartışmalarla ilgili soruya Şentop, şu yanıtı verdi:

“Günlük, aktüel siyasete Meclis Başkanı olarak girmek istemiyorum. Bir tek kaygım; anayasal kurumlar, anayasal işleyiş, mevzuat, demokrasinin, siyasetin belirli hassasiyetler içinde yürümesine yönelik bir kaygı. Çok zaruri olmadıkça tartışmalara girmiyorum. Hepsiyle ilgili güzel fikirlerim var aslında, yapmaktan kaçınıyorum. ‘Sözde cumhurbaşkanı’ ifadesi ile ilgili açıklamayı gerekli gördüm. Çünkü bu tartışma, Türkiye’de her şeyin ve hiçbir kriter olmaksızın tartışılabileceği noktaya götürür. Bunun ucu yok, sonu yok. Sözde tabiri gerçekte olmadığı halde öyle görünen şeyler için kullanılır. Gerçekliğe uygun olmadığını söylemiş olursunuz. Sayın Cumhurbaşkanımızın durumuyla ilgili Anayasa’da düzenleme var. Nasıl cumhurbaşkanı olacağı düzenlenmiş. Buna göre kanunlar var, seçimler yapılmış, o seçimler hepimizin seçimi. Bu bir gerçeklik. Bu gerçekliği, gerçek değil de öyle görünen şey gibi yorumlamak hiçbir ölçüsü olmayan bir tartışmaya bizi görünür. Devlet dediğimiz yapı da elle tutulur, gözle görülür değil. İtibarsızlaştırmaya çalışırsak, devlet kalmaz. Eleştiri yapabiliriz, ama eleştiriler uygulamalar üzerine olmalı. Kurumları özellikle sorgulayan bir noktaya giderse, kendimize yapmış oluruz. Bu noktaya varmamasını arzu ederim. Fikri tartışma olmaktan çıkıyor. Siyaseti biraz daha zayıflatır. Siyaset yapmaktan değil hukuki cezai süreçlere taşımaktan kaçınamayız. Eleştiri şüphesiz olabilir. Nükte denilen yaklaşım vardır, eleştiri yaparken çok zarif bir biçimde yapmak ve bir taraftan eleştirdiğimiz kişilerin bile hoş karşılayacağı tablo ortaya koymak, bizim siyasetimizde de çok vardır.”

BAHÇELİ’NİN HDP ÇAĞRILARINA YORUM YAPMADI

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin “HDP kapatılmalı” çağrıları için, “Şahsi görüşümüz ayrı ama Anayasa’da, bizim mevzuatımızda siyasi partilerin kapatılmasına dair hükümler var. Yakın zamanda kapatma davası açılmadı. Bunun nasıl olacağı mevzuatımızda belli. Nihayetinde karar, Anayasa Mahkemesi’nde değerlendiriliyor. Benim açıklama yapmam doğru olmaz” dedi.

“ABD’NİN BURNUNDAN KIL ALDIRMAM TAVRI ÇÖKMÜŞTÜR”

Şentop, ABD’deki Kongre baskınıyla birlikte yaşanan son gelişmeler için ise şunları söyledi:

“ABD’de de uzun zamandır Sayın Trump’ın başkan oluşundan itibaren bugüne kadar alışılmadık bazı siyasi gelişmeler oluyor, yakından takip ediyoruz. Siyasette kamu hukuku alanında kurallar ve kurumlar işin bir tarafıdır. Kurumlar ve kurallardaki soyut düzenlemeleri kanlı canlı hale getiren konjonktür ve siyasi aktörlerdir. Siyasi aktörlerdeki değişiklik, olumsuz tablo ortaya çıkarabiliyor. Tahribat üzücüdür. Hukukun işleyişi içinde süreçler var. Herkesin bunu kabul etmesi gerekir. ABD’deki siyasetçiler, hep kendi ülkeleri dışındaki olaylarla ilgili yorum yapmayı benimsedikleri için kendi ülkelerindeki gelişmeleri değerlendirdiğimizde rahatsızlık duyuyorlar. Sanki dokunulmazlıkları var. Herkesin önce kendine bakması sonra eleştiri yapması gerekir diye düşünüyorum. Dünya yavaş yavaş yeni döneme gidiyor. Böyle bir değişim yavaş yavaştı ama salgın süreci hızlandırdı. Mahiyetini değiştirecek bir boyut kazandı. Birçok akademik çalışmaların, yüz yüze değil de dijital ortamlarda yapılmasına kadar. Dünyanın her yerinde olacak. Bizim bunlara hazır olmamız ve insanlığın hayatını olumlu etmeyecek şekilde yönetilmesi lazım. Burnundan kıl aldırmam tavrı, çarşamba akşamı olan görüntülerle çökmüştür. Herkesin öz eleştiri yapması lazım.”

“FACEBOOK’UN SABIKASI DA VAR, WHATSAPP BİZİM İÇİN İŞARET FİŞEĞİ OLDU”

Whatsapp ‘gizlilik güncellemesi’ ile ilgili de konuşan Şentop, şöyle devam etti:

“Şüphesiz bunlar özel tüzel kişiler. Kendileri nasıl ticaret yapacaklarını benimseyebilirler, ama birkaç husus var. Bir ülkede kurulmuş şirket, başka ülkede faaliyet gösterebilir ama bunu yaparken o ülkenin kurallarına uymalısınız. Facebook’un sabıkası da var, bilgilerinin parayla satıldığı ve seçimlerde kullanıldığına dair ciddi iddialar vardı. Bu alan hukuk tarafından düzenlenmemiş bir alan, düzenlenmesi gerekir. Bu tür sözleşmelere onay verildiği zaman rıza vermiş oluyoruz. Rıza verirken vatandaşlarımızın dikkatli olması gerekiyor. Bir takım sıkıntıları olduğu ortada. Genel olarak uluslararası düzenlemeler vardır. Bu alanda da uluslararası sözleşmelerle bilgilerin kullanımının ve şirketlerin faaliyetlerinin hukuk tarafından bir takım kayıtlar altına alınması gerekir. Artık darbelerden endişe ediyoruz, memleketten, birçok ülkeden. Herhalde önümüzdeki dönemin darbeleri sosyal medya platformlarının darbeleri olacak. Seçim kampanyalarını etkilemek vs. yollarla. Bu alanın mutlaka düzenlenmesi lazım. Bizim için işaret fişeği oldu.”