Ortaokul ve liselerde devam eden seçmeli ders tercih sürecinde, öğrencilerin din derslerini seçmesi için büyük bir kampanya yürütülüyor. Bazı vakıf, dernek ve cemaatlere bağlı kuruluşlar, dini içerikli derslerin seçilmesi için velilere her ortamda ulaşmaya çalışıyor.

Cumhuriyet'ten Figen Atalay'ın haberine göre;  Samsun’da öğretmen gruplarına, din derslerinin seçilmesine yönelik görsellerle ve “sınıf gruplarınızla paylaşın” isteğiyle atılan mesaj şöyle: “Öğrencilerimizin akademik gelişiminin yanı sıra toplumsal ve manevi değerlerle de donatılmış olması hepimizin ortak amacı ve sorumluluğudur. Hazırladığımız görselleri, ilgili tüm öğrencilerimize ve velilerimize ulaştıralım. Süreci bizzat takip edelim. Seçmeli dersler belirlenirken geleceğimiz olan evlatlarımızı hem akademik olarak hem de manevi değerleri özümsemiş iyi insanlar olarak yetiştirme hususunda irade koyalım.”

‘BASKI ÇOK ALENİ’

Eğitim İş Genel Başkanı Orhan Yıldırım, “AKP iktidarı döneminde seçmeli dersler arasındaki dini özellikli ders sayısı artırıldığı gibi bu derslerin öğrencilere seçtirilmesine yönelik Din İşleri Genel Müdürlüğü, gerici dini tarikatlar, vakıflar müftülükler ve diğer yapılar baskı yapmaya başladılar. Bu baskı artık yazılı yönlendirme görev ve sorumluluk verilecek kadar aleni yapılmaya başlanmıştır’’ dedi. Eğitim-Sen Ankara şubeleri, Veli-Der ve Öv-Der tarafından yapılan ortak açıklama da şöyle: “Milli Eğitim Bakanlığı her ne kadar seçmeli derslerin öğrencilerin ilgi ve isteklerine göre belirlenmesi gerektiğini ifade etse de geçen yıllar içinde eğitimde yaşanan yoğun siyasal kadrolaşmanın ve yandaş atamaların bir sonucu olarak bazı dini içerikli derslerin seçilmesi için öğrenci ve velilerin yönlendirilmeye çalışıldığı açıktır. Söz konusu derslerin seçilmesi için faaliyet sürdüren bu dini vakıf, dernek ve cemaatler ülkenin eğitim politikasının belirlenmesinde etkin olmak için oldukça yoğun bir çaba içerisindedir. Geçmişte defalarca yapıldığı gibi veli ve öğrenciler adına ders seçen okul yöneticileri, suç işlediklerini bilmeli ve ona göre hareket etmelidir.”
Muhabir: Oğuzhan Poyrazoğlu