Şule Çet davasında ‘delil karartma’ sürüyor: O gün ölenlerin listesini göndermişler!

Yayın tarihi: 7 Kasım 2019 Perşembe 8:22 am - Güncelleme: 7 Kasım 2019 Perşembe 8:22 am

Üniversite öğrencisi 22 yaşındaki Şule Çet’in şüpheli ölümüne ilişkin Ankara 31. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen dava dosyasına, tutuklu sanık Berk Akand’ın telefonuna ait bilirkişi raporu girdi. Şule Çet’in ölümünden yaklaşık bir saat sonra Sanık Berk Akand’ın nişanlısına gönderdiği mesajlar ortaya çıktı. Akand’a bakanlığın ölüm bilgi sistemi kaydındaki listenin gönderildiği de ortaya çıktı.

Ankara’da Yelken Plaza’nın 20. katından düşerek şüpheli ölümü ile kamuoyunun gündeminde olan Şule Çet davasının soruşturma aşamasındaki skandallar bitmiyor. Sanık Berk Akand’ın telefon kayıtlarında, Çet’in yaşamını yitirmesinden kısa süre sonra nişanlısını çağırdığı ortaya çıktı. 29 Mayıs 2019 tarihinde sabaha karşı saat 04.12’de atılan mesajlarda, Akand nişanlısı N.’ye “Acil”, “Gel”, “N’olursun” mesajları attı. Ancak mesajlara bir yanıt gelmedi. Aynı günün akşamında ise N. tarafından Berk Akand’a bir ekran görüntüsü gönderildi. Bu ekran görüntüsünde ölüm bilgi sisteminde yer alan ve yaşamını yitiren kişilerin listesi bulunuyordu. Üçüncü kişilerin ulaşması oldukça zor olan Sağlık Bakanlığına bağlı ölüm bilgi sisteminde, Çet’in ölümü “doğal ölüm” olarak değil, “adli olay” olarak geçiyordu. Bir savcının bile özel izinle ve mahkeme kararıyla ulaşacağı bilgileri kolayca elde eden sanık yakınlarının, bu bilgileri hangi yolla ve nasıl elde ettiği ise merak uyandırıyor.

“SUÇ DUYURUSUNDA BULUNDUK”

Evrensel’e konuşan Şule Çet’in Avukatı Umur Yıldırım, “Dava mütalaa aşamasına geldi ama biz önümüzdeki duruşma N.’ye bunu neden attığını da soracağız. Bu bilgilere ulaşmasının yanı sıra buradaki amaç çok önemli” dedi. Yıldırım, “Mahkemenin itibar etmediği kişisel verileri sanık avukatları hangi yolla alıyorlarsa bir de dosyaya sunuyorlar. Yaşanan tüm hukuksuzluklara ilişkin sanık Avukatı Levent Ekmen ve bu kişisel verileri temin eden kamu görevlileri hakkında dün suç duyurusunda bulunduk” dedi. Yine mahkeme kararı olmadan aynı yolla Şule Çet’in transkriptine ve Adana Yüreğir’deki gittiği hastane kayıtlarına kadar dosyaya izinsiz kişisel verilerin sanık avukatlarınca eklendiğini ifade eden Yıldırım, “Mahkeme heyeti zaten 2004’ten itibaren Şule’nin hastane kayıtlarını istedi ve incelenen raporlarla Şule’nin psikolojisinin bozuk olmadığı ortaya çıktı. Burada önemli olan üçüncü bir şahsın bu verilere kolayca ulaşabilmesi” diye konuştu.

ÖZEL HAYATIN İRDELENMESİ TEPKİ TOPLUYOR

6 Şubat 2019 tarihinde Ankara Adliyesinde başlayan Şule Çet davasının ilk duruşmasından, geçen 4. duruşmaya kadar Şule Çet’in özel hayatı adeta didik didik edilmesi tepki çekiyor. Çet’in dövmesinden dinlediği şarkıya, annesinin ölümünden babasının yolladığı harçlığa kadar tartışıldı ve intihar edebileceğine dair sebep arandı. Soruşturma aşamasında hazırlanan bilirkişi raporlarına ve Şule Çet’in psikolojisinin bozuk olmadığına dair delillere rağmen sanıklar ve sanık avukatları sunulan hiçbir bilimsel veriyi kabul etmiyor.