Tahliye olması beklenen Demirtaş, yeniden tutuklandı

Yayın tarihi: 20 Eylül 2019 Cuma 6:59 pm - Güncelleme: 20 Eylül 2019 Cuma 11:33 pm

HDP’nin önceki eş genel başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ, yeniden tutuklandı.

Selahattin Demirtaş’ın avukatı Ramazan Demir, Twitter hesabı üzerinden yaptığı paylaşımda hâlihazırda 3 yıldır tutuklu bulunan HDP’nin önceki eş genel başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ’ın yeniden tutuklandığını belirtti.

Demirtaş ve Yüksekdağ, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın başlattığı yeni soruşturma kapsamında Sulh Ceza Hakimliği’nde ifade verdi.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) önceki dönem Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın başlattığı yeni soruşturma kapsamında Sulh Ceza Hakimliği’nde ifade verdi.
Yüksekdağ ve Demirtaş hakkında 3 avukat sınırlandırılması getirilirken, Demirtaş Edirne F Tipi Kapalı Cezaevi’nden, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlandı. Yüksekdağ da ifade için tutuklu bulunduğu Kandıra Cezaevi’nden SEGBİS ile bağlandı.

Selahattin Demirtaş hakkında yeni tutuklama talebi

Avukatlar Nuray Özdoğan, Mehmet Emin Aktar ve Levent Kanat savunma yaptı. Avukat Mesut Özer, “Bir suçtan bir kere dava açılabilir. Devlet koyduğu yasalara uymuyor. İyi bir devlet aklı işletilerek bundan vazgeçilir. Ana dosyadan yargılandığı 31’nci fezlekede zaten Kobane olayları kapsamında ifade vermişti. Hukuk katliamı yapılıyor” dedi.

Mezopotamya Ajansı’nın haberine göre SEGBİS’le bağlanan Demirtaş, “Karar zaten belli, kayıtlara geçsin diye birkaç söz söyleyeceğim sadece” dedi.

İfade işlemi Demirtaş’ın savunmasıyla devam ediyor.

Ankara Savcılığı, Selahattin Demirtaş hakkında ayrı bir soruşturma başlatarak tutuklama kararı istedi.

Selahattin Demirtaş, konuyla ilgili olarak paylaşımlarda bulundu.

Demirtaş’ın paylaşımları şöyle:

1) Yargıda adalet ve reform mu? Alın size reform:

2) 6-8 Ekim’den dolayı ben ve Figen Hn zaten 3 yıldır tutuklu yargılanıyorduk. Bu sabah Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, aynı suçlamaya dair, yasaya aykırı olarak ben ve Figen Hn hakkında ayrı bir soruşturma üzerinden tutuklamaya sevk kararı çıkardı.

3) Yani yargı yok, adalet yok, kanun yok, hakim yok. Sadece bize değil, hiçbirinize yok.

4) Biz iyiyiz, moralliyiz, haklıyız, suçsuzuz ve güçlüyüz. Herkese selamlarımızı, sevgilerimizi gönderiyoruz.

Ne olmuştu?

Eski HDP Eş Genel Başkanları Demirtaş ve Yüksekdağ, dokunulmazlıkların kaldırılmasının ardından başka HDP’li milletvekilleriyle birlikte Kasım 2016’da “suç işlemek amacıyla örgüt kurmak”, “terör örgütü üyesi olmak”, “silahlı terör örgütüne üye olmak”, “örgüt adına suç işlemek” iddialarıyla gözaltına alınmış, ardından da tutuklanmıştı.

Hakkında 33 dava açılan ve 142 yıla kadar hapsi istenen Demirtaş’ın avukatlarının uzun tutukluluk süresini gerekçe göstererek yaptıkları başvuru, AİHM tarafından Kasım 2018’de kabul edilmiş ve Demirtaş’ın serbest bırakılması ve tutuksuz yargılanması gerektiği yönünde karar verilmişti. Bu kararın hemen ardından Demirtaş’ın İstanbul’da yargılandığı davadan aldığı 4 yıl 8 ay hapis cezası beklenmedik bir hızla 4 Aralık 2018 tarihinde onanmış ve Demirtaş’ın tutuklu statüsünden hükümlü statüsüne geçmesiyle AİHM kararı boşa çıkmıştı.

Türkiye ile Demirtaş’ın avukatlarının AİHM kararına itirazı sonrasında belirlenen Büyük Daire görüşmesine günler kala, 2 Eylül’de Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesi oy birliğiyle yargılandığı ana davada HDP’li siyasetçi hakkında tahliye kararı vermişti. Savcılığın tahliyeye yaptığı itiraz da 20. ACM tarafından reddedilirken; avukatlar da tutukluluk süresini kesinleşen cezadan mahsup etme ve tahliye talebinde bulundu.

26. ACM 20 Eylül’de avukatların mahsup etme talebini kabul etse de, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı ana dava kapsamındaki farklı bir dosyayı gündeme getirerek Demirtaş ve Yüksekdağ hakkında ana davada da hakkında yargılandıkları ‘6-8 Ekim olayları’ndan tutuklama istedi. Tutuklama kararı verilirse, Demirtaş, hüküm giydiği cezanın infazı mahsup edilse bile serbest kalamayacak. Demirtaş’a yönelik tutuklama talebinin kabul edilmesi durumunda bu kez de 26. Ağır Ceza Mahkemesi’nin verdiği mahsup etme kararı boşa düşecek ve tutukluluk devam edecek.