Selahattin Demirtaş: Muhalefetin yerinde olsam Kürt halkını hafife almazdım

Yayın tarihi: 31 Ekim 2019 Perşembe 9:33 am - Güncelleme: 31 Ekim 2019 Perşembe 9:33 am

Kasım 2016’dan bu yana tutuklu olan HDP’nin Eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, “Hiç kimse bugünleri de unutmayacaktır elbette. Günü geldiğinde kimse bağrına taş falan basmayacaktır, o bir kere olur” dedi.

Muhalefete uyarılarda bulunan Demirtaş, “Barış isteyen halka özeleştiri sorumluluğu, savaşın arkasında hizalanan muhalefettedir. Onların yerinde olsam Kürt halkını hafife almazdım. Bugünden başlayarak kendimi affettirmek için pratikte ikna edici adımlar atardım. Yoksa yarın geç kalınmış olabilir” ifadelerini kullandı

“Kürtler kimsenin marabası, kuyruğu ya da payandası değildir” diyen Demirtaş, “Bu savaşa koşulsuz destek sunanlar halka özeleştiri borçludurlar” açıklamasında bulundu.

” Barış yerine savaş politikalarını savunanların siyaseti, iktidarın yanında olan herkese kaybettirir” diyen Selahattin Demirtaş’ın Yeni Özgür Politika’daki söyleşinin ilgili bölümünde şu açıklamalarda bulundu.

“KARDEŞLİK” YERİNE “EŞİTLİK”

“İnsanlarımız haklı olarak çok öfkeliler ancak bu öfkeyi halklara, bireylere değil zihniyetlere yöneltmektir doğru olan. Hepimiz zaman zaman halkların kardeşliği kavramını kullanıyoruz. Ancak siyaset bilimi açısından “kardeşlik” yerine “eşitlik” kavramı daha uygun düşer. Eşit olduktan sonra kardeş olmak işin en kolayıdır.

“KÜRTLERDE YAŞANAN DUYGUSAL KOPUŞ, AŞIRI MİLLİYETÇİ SAVRULMALARA YOL AÇARSA BUNUN KİMSEYE YARARI OLMAZ”

Bu dönemlerde Kürtlerde yaşanan duygusal kopuş, aşırı milliyetçi savrulmalara yol açarsa bunun kimseye yararı olmaz. Evet Kürtler öfkeli ve haklı olarak kırılmış, yaralanmışlardır. Bu yaraları sarmanın yolu her zaman duyguyla hareket etmek değildir. Yeri geldiğinde aklımızı öne çıkararak kararlar almak zorundayız.

“HİÇ KİMSE BU GÜNLERİ UNUTMAYACAKTIR”

Ancak hiç kimse bugünleri de unutmayacaktır elbette. Günü geldiğinde kimse bağrına taş falan basmayacaktır, o bir kere olur. Barış isteyen halka özeleştiri sorumluluğu, savaşın arkasında hizalanan muhalefettedir. Onların yerinde olsam Kürt halkını hafife almazdım. Bugünden başlayarak kendimi affettirmek için pratikte ikna edici adımlar atardım. Yoksa yarın geç kalınmış olabilir. Kürtler kimsenin marabası, kuyruğu ya da payandası değildir. Bu savaşa koşulsuz destek sunanlar halka özeleştiri borçludurlar. Kürtlere sadece savaşı ve ölümü reva görenleri, Kürtler de günü geldiğinde tanımazlar.

“İKTİDARI DA MUHALEFETİ DE KÜRTLER HATIRLAYACAKTIR”

Dünyanın bütün güçleriyle görüşmeyi ve müzakere etmeyi meşru sayıp sıra Kürtlerle diyaloğa gelince “Teröristlerle görüşme yapılmaz” diyen iktidarı da muhalefeti de Kürtler hatırlayacaktır. Kürt siyaseti de ittifak politikasını sürdürecekse halkın bu hassasiyetini dikkate almalıdır. Bu kırılma giderilmeden mesafe kat edilemez diye düşünüyorum.

“KAYBEDEN HDP VE DEMOKRASİ GÜÇLERİ OLMAZ”

HDP her koşulda demokrasi için mücadele etmeye devam eder. Kaybeden de HDP ve demokrasi güçleri olmaz. Barış yerine savaş politikalarını savunanların siyaseti, iktidarın yanında olan herkese kaybettirir.”