Sel felaketinde can kaybı 77’ye yükseldi! Kayıplar için çalışmalar sürüyor

Yayın tarihi: 16 Ağustos 2021 Pazartesi 11:55 am - Güncelleme: 17 Ağustos 2021 Salı 10:02 am

Selin vurduğu Karadeniz’de bilanço ağırlaşıyor. AFAD, sel nedeniyle 3 ilde toplam can kaybı sayısı 77’ye yükseldiğini açıkladı. Kayıp ihbarında bulunulanlar için arama çalışmaları sürüyor.

Yıkıma uğrayan bölgelerdeki temizlik ve arama kurtarma çalışmaları devam ederken can kayıpları da giderek artıyor. AFAD’dan yapılan son açıklamaya göre toplam can kaybı sayısı 77’e yükseldi.

Kastamonu’da can kaybı sayısı 62 oldu. Sinop’ta 14 ve Bartın’da ise 1 can kaybı var. Kastamonu ve Sinop’ta kayıp vatandaşları arama çalışmaları yoğun bir şekilde devam ediyor.

MÜTEAHHİDİN MAL VARLIĞINA TEDBİR KOYULDU

8 katlı Ölçer Apartmanı’nın müteahhidi Mehmet Ö’nün mal varlığına tedbir koyuldu. İnebolu Cumhuriyet Başsavcılığı’nca selden etkilenen binalarla ilgili başlatılan soruşturma kapsamında, Ölçer Apartmanı’nı 3 yıl önce yapan Mehmet Ö. hakkında gözaltı kararı verilmişti.

Soruşturma kapsamında Mehmet Ö.’nün mal varlığına da tedbir koyulduğu belirtildi. İlçede Sınarcık Mahallesi’nde ofisi bulunan ve Ezine Çayı kenarında başka apartmanın teras katında oturan Mehmet Ö., selin ardından ailesiyle ilçeden ayrılmıştı.

İnebolu Cumhuriyet Başsavcılığından yapılan yazılı açıklamada, “Yapılacak teknik inceleme ve bilirkişi raporları doğrultusunda gereğine tevessül edilecek olup yıkılan bir binanın müteahhidi hakkında gözaltı kararı verilmiştir. Ayrıca ölen vatandaşlarımızın kimlik tespit çalışmaları ile ölü muayene ve otopsi işlemleri de devam etmektedir” denildi.

Selin en çok vurduğu Kastamonu’nun Bozkurt ilçesinde yıkılan ve zarar gören binalar ile çevredeki yapılarda arama kurtarma ve enkaz kaldırma çalışmaları aralıksız devam ediyor. İlçede yıkılan köprünün TSK tarafından seyyar köprü kuruldu.

İçişleri Bakanlığı Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD), Ulusal Medikal Kurtarma Ekibi (UMKE), polis ve jandarma teşkilatına bağlı arama kurtarma ekipleri ile belediyeler, ilçede sel felaketinin yaşandığı 11 Ağustos’ta Ezine Çayı’nın kenarında yıkılan binanın enkazındaki çalışmalarına devam ediyor. İlçe merkezindeki çarşıda yürütülen çalışmalar kapsamında selde zarar gören iş yerleri temizleniyor. Bazı iş yeri sahiplerinin de kurtarabildikleri malzemeleri taşıdıkları gözleniyor.

Sinop Türkeli’deki arama kurtarma çalışmaları da devam ediyor. Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, kurtarma çalışmalarına destek sağlaması amacıyla bölgeye çıkarma gemisi gönderildiğini söyledi. Gemi, mahsur kalan vatandaşların ve araçların tahliyesi için kullanılacak.

Bartın’ın Ulus ilçesinde ise selden en çok etkilenen Zafer köyünde ağır hasar gören binaların kontrollü yıkımına başlandı. Fabrika yanında derenin taşması sonucu alt katı tamamen yıkılan 2 katlı ev, iş makineleri yardımıyla kontrollü şekilde tamamen yıkıldı.

Çalışmalar sırasında kolluk kuvvetleri de güvenlik tedbiri aldı. Ev sahiplerinin sel felaketinin yaşandığı sırada İstanbul’da olduğu öğrenildi. Ağır hasar gören evlerin yıkımına devam edilecek.

AKP’li Tevfik Göksu’ya sel bölgesinde tepki: Suçlusunuz, gelmeyin

BALKON DEMİRİYLE HAYATA TUTUNDU

İlçede yaşayan Enes Aksoy, çalıştığı marketin sel suları ile tamamen dolması üzerine kendisini dışarıya atıp üst kattaki dairenin demir korkuluklarına tutunarak kurtuldu. Selde Sınarcık Caddesi’nde suyun yüksekliği 5 metreye ulaştı. Cadde üzerinde bulunan dükkanlar sular altında kaldı. Caddenin girişindeki markette çalışan Enes Aksoy, iş yerinin su altında kalmasıyla birlikte kendisini dışarıya atıp marketin üst katındaki pencerenin demir korkuluklarından tutundu. Daha sonra pencerenin camını kırarak eve giren Aksoy, yangın merdiveninden binanın çatısına çıkarak hayata tutundu.

‘ÖLDÜĞÜMÜ DÜŞÜNMÜŞLER’

Enes Aksoy, marketin öne ve arka kısmından suların yükseldiğini söyleyerek “Kendimi malzemelerin üzerine attım. Sular gitgide yükselmeye başladı. Az bir mesafe kaldı. Camlar patladı üzerime. Bir şekilde kendimi dışarıya attım. Balkona tutunmaya çalıştım. Sonra yanda pencerenin demirliklerine tutunduktan sonra yukarı çıktım. Binada kimse yokmuş. Beni kimse içeriye alamadı. O sırada üzerime ağaçlar ve arabalar geliyordu. O sırada bir ağaç buldum kendime. Camı kırdım, bir şekilde içeri girdim. Evin içinde de sular dolmaya başlayınca kendime çıkacak yer aradım. Arka tarafta yangın merdiveni olduğunu fark ettim. Yangın merdiveninden son kata ulaştım. Ben binanın arka tarafına çıktığım esnada ön taraftakiler bana ulaşamayınca seslenmişler. Ses vermeyince öldüğümü düşünmüşler” dedi.

YIKILAN BİNALARLA İLGİLİ SORUŞTURMA

11 Ağustos’ta meydana gelen sel felaketinde yıkılan binalarla ilgili soruşturma başlatıldı. İnebolu Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan yapılan yazılı açıklamada, “İnebolu Başsavcılığımızca İnebolu, Bozkurt, Abana ve Küre ilçelerinde 11.08.2021 tarihinde yaşanan sel felaketinde yıkılan binalarla ilgili soruşturma başlatılmıştır. Yapılacak teknik inceleme ve bilirkişi raporları doğrultusunda gereğine tevessül edilecek olup, yıkılan bir binanın müteahhidi hakkında gözaltı kararı verilmiştir. Ayrıca ölen vatandaşlarımızın kimlik tespit çalışmaları ile ölü muayene ve otopsi işlemleri de devam etmektedir” denildi.

SOYLU: KAYIP SAYISI 77

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “Şu anda 48 vatandaşımız Kastamonu’da, 9 vatandaşımız Sinop’ta, 1 vatandaşımız da Bartın’da hayatını kaybetti. Hayatını kaybeden 58 vatandaşımızın 15’inin kimliği henüz belli değil. Kayıp ihbar sayısı Bozkurt’ta 62, 15 tane de Sinop’taki, toplam 77” dedi.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Kastamonu Bozkurt’ta yaşanan sel felaketinin ardından incelemeler sonrası açıklamalar yaptı. Bakan Soylu, yaptığı açıklamada yaşanan sel felaketinin şiddetine dikkat çekerek “Kastamonu’da, Sinop’ta yine Bartın’ımızda meydana gelen sel felaketi sonrasında Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatıyla arkadaşlarımızla ayrı ayrı bölgelerde çalışmalarımıza devam ediyoruz. Bir kez daha bir şey ifade etmek isterim karşı karşıya kaldığımız sel felaketi 10 Ağustos’ta başlayan ve 11 Ağustos’ta da devam eden sel felaketi görülmeyen yoğunlukta yaşandı. Her yerde gündeme getirilen HES’i kendi gözlerimizle görmek için akşam üstü tekrar gittiğimizde de HES’in hemen üzerinde ağaçların kökleriyle beraber yağmurun şiddeti, suyun şiddeti sebebiyle koparılıp dağın tepesinde bir çıplaklık açıldığını gördük ve bunun birçok yerde olduğunu gördük. Yani normal olmayan bir manzarayla da karşılaştık” ifadelerini kaydetti.

“BENİM BUGÜNE KADAR GÖRDÜĞÜM EN AĞIR TABLO”

Bakan Soylu, yaşanan sel felaketindeki tablonun Giresun Dereli’de yaşanan tabloya göre 5 kat fazla olduğunu belirterek “Tabii Kastamonu Bozkurt’la ilgili söyleyebilirim bugün Sinop Ayancık’a ve selin vurduğu köyleri de arkadaşlarımızla, milletvekillerimizle birlikte ziyaret ettik. Şunu ifade etmem gerekir, orada da aynı tablo var. Yaşadığımız sel benim bugüne kadar gördüğüm en ağır tablodur. Yine ifade ederek söyleyeyim sadece Bozkurt’taki tablo 5 Dereli’nin üstündedir. Yani burada ağır bir tablo var. Esnaf açısından ağır bir tablo var, kayıplarımız açısından ağır bir tablo var, altyapı açısından ağır bir tablo var ve etkilediği insan sayısı açısından da ağır bir tablo var. Onun için burada zannediyorum uzun ve hummalı bir çalışma gerçekleştireceğiz. Ama şunu ifade etmem gerekir, vatandaşlarımızın da bilmesi gerekir biz Arhavi’den geldik, Rize’den geldik aynı zamanda Muğla ve Antalya’daydık ve buraya geldik. Bundan önce Elazığ vardı. Bundan önce Giresun Dereli vardı. Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde ve yönetiminde afet sonrası vatandaşımıza ve milletimize karşı en ufak bir mahcubiyet yaşamadık. Kimse ‘Nerde bu devlet?’ demedi. Devlet bütün unsurlarını bütün kurumlarıyla tablo ne kadar ağır olursa olsun bunu telafi etmek için var gücüyle herhangi bir mesai kavramı gözetmeksizin saat mefhumu gözetmeksizin büyük bir çaba ortaya koydu koymaya devam ediyor ve edecek” dedi.

Soylu,  “Üzüldüğümüz noktalar var. Biz burada, insanların yaralarını sarmak için çaba sarf ederken, ‘Ben nasıl teşkilat oluştururum, nasıl bir dedikodu oluşturalım, acaba buna nasıl bir zarar vereyim, bunu nasıl bir siyaset malzemesi yapayım?’ düşüncesinde olan insanlar var. Biz işimizi yapıyoruz. Eğer konsantrasyonumuzu buraya sevk edersek, bunlara cevap vermeye sevk edersek işimizden alıkonacağız diye bir endişe bizim içimde var. Ama sahada gördüğümüz tablo da bizi üzüyor. Yani bu dedikoduları kendi yerel unsurları vasıtasıyla vatandaşımıza da iletmeye çalışıp bunlarla da karşı karşıya kalıyoruz. Bir taraftan temizlik yapmaya çalışıyoruz. Bin jandarma personeliyle, binin üzerinde AFAD gönüllüsüyle bini aşkın kamyon, binanjör ve bütün temizliği yapacak araçlarla birlikte, bir yandan gıda yapılıyor bir yandan elektriğini veremediğimiz köylere helikopterle jeneratör gönderiyoruz. Helikopterle dün ve bugün 20 ton gıda dağıttık. Cenazelerden insanların nakillerine kadar her şeyi gerçekleştirmeye çalışıyoruz. Vatandaşlarımızın bütün sorularına cevap vermeye çalışıyoruz. Hasar tespitleri yapılıyor, zarar tespitleri yapılıyor, milletimizin, vatandaşlarımızın morali ayakta tutulmaya çalışılıyor. Bu travma öyle kolay bir travma değil. Birince kattan dördüncü kata çıkanlar, çatılara çıkanlar, saatlerce çatıda kalanlar ve helikopterlerle çatılardan alınanlar, alınırken ‘acaba ben ne olacağım?’ diye düşünenler. Bunların hepsini biz yaşadık. Ankara’da duracaksınız siyaset yapacaksınız yok, öyle. Çok ayıptır, insanlık dışıdır. Siyasetinizi gidin başka yerde yapın. Buranın üzerinden siyaset yapmak ayıptır, insanlık dışıdır. Buranın üzerinde siyaset yapmak şeytanla iş birliğidir. Ayıptır ya, bırakın bizi çalışalım” ifadelerini kullandı.

“HES BARAJLI DEĞİL Kİ NASIL PATLASIN?”

İçişleri Bakanı Soylu, HES’in patladığı yönündeki iddialara da cevap verdi. Soylu, HES’in baraj değil boru sistemiyle yapıldığını hatırlatarak “Dikkat edin AFAD İçişleri Bakanlığına bağlı. Muğla ve Antalya dahil olmak üzere şu bir ayda benim ya üçüncü ya dördüncü konuşmamdır. Hep sağduyuya davet ettim tekrar sağduyuya davet ediyorum ama anlamıyorlar ki? ‘HES patlamış.’ Gidin görün, sizin elinizde böyle bir bilgi olsa bu zamana kadar durur muydunuz? Bu borulu bir HES, barajlı bir HES değil ki nasıl patlasın? Bugün giden arkadaşlarımız kamuoyuna gösterdiler ama milletin kafasını karıştıracaklar, ‘Bu sizin yüzünüzden oldu’ diyecekler ve bir siyaset üretmeye çalışacaklar. Bu yalan makinelerine milletimizin itibar etmemesini bu ülkenin bir evladı olarak altını çizerek söylemek istiyorum. Bir yalan daha; 500 kişi öldü bin kişi öldü. Kimden duydun arkadaşım? Sorumluluk mevkiinde bir kişinin kaynak vermeden tüm kamuoyuna 500 kişi öldü bin kişi öldü lafını söylemesi kadar büyük bir sorumsuzluk var mı? Bizim görevimiz vatandaşımızı doğru bilgilendirmek. Doğru bilgilendirmezsek bedelini ödemeye hazırız biz çünkü sorumluluk mevkiindeki insanlarız. Ama siyaset yapan insanlar zaten tencere elinde arkasını çalmak isteyenler, Batı’dakiler, medyadakiler, sosyal medyadakiler. Onlar durmuyorlar zaten” açıklamasında bulundu.

“BOZKURT’TA 62, SİNOP’TA 15 KAYIP İHBARI VAR”

Soylu, hayatını kaybeden 58 kişiden 15 kişinin kimliğini belirlemeye çalıştıklarını aktararak “Şu anda 48 vatandaşımız burada yani Kastamonu’da hayatını kaybetti. 9 vatandaşımız Sinop’ta hayatını kaybetti. 1 vatandaşımız da Bartın’da hayatını kaybetti. Hayatını kaybeden 58 vatandaşımızın 15’inin kimliği henüz belli değil. Kimliklendirme çalışmaları yapılıyor. Adalet Bakanlığımız, adli tıp bu konudaki çalışmalarını sürdürüyor. 112’ye gelen kayıp ihbarları 143 civarındaydı. Arasında mükerrer var, daha sonra ihbarlar arttı, daha sonra bizim onlardan ulaştıklarımız oldu, yaşadıklarını gördüklerimiz oldu. Bunları düşe düşe size son rakamı söyleyeceğim. Bozkurt’ta ihbar 62, yaklaşık 15 tane de Sinop’taki ihbar, toplam 77 ve bu 77 kişinin de hepsi kayıp, hepsine arama- kurtarma yapılacak diye bir şey söylüyor değiliz. Bunlar kayıp ihbarı ve bunların üzerinden gidiyoruz. Bunu da ilk kez yapıyor değiliz. Elazığ’da deprem oldu, diğer noktalarda deprem oldu, Giresun’da sel felaketi oldu. Özellikle yaşlılarda ulaşamama gibi bir durum söz konusu oluyor veya iletişim problemi oluyor. Biz onlara ancak iletişimle beraber gidebiliriz yakınlarına ulaşabiliriz” dedi.

“47 MİLYON TL YARDIM TOPLANDI”

Soylu, AFAD’a gönderilen yardım miktarının 47 milyon 600 bin TL olduğunu belirterek “Şu ana kadar miktarını söylemek isterim. 47 milyon 600 bin TL yardım yapıldı vatandaşlarımızdan. 60 milyon TL’de şu an da taahhüt var. Pazartesi itibariyle onlar da yatıracaklar. Buradaki muradımız şu, biz devlet olarak yaraları sarıyoruz ancak vatandaşlarımız da bu işe katkı sunmak istiyorlar. Biz böylelikle vatandaşlarımızın mağduriyetlerini kapatmaya çalışıyoruz. Vatandaşlarımız için de SMS atabilirler. Ayni olarak da yardım edebilirler” dedi.

Evini tahliye eden vatandaşlara da 3 bin TL yardım yapılacağını aktaran Soylu, “Evinde hasar olsun olmasın evini tahliye eden vatandaşlara 3 bin TL vereceğiz. Çünkü nasıl çıktığı belli değil. Her evini tahliye eden vatandaşa herhangi bir tespit yapmaksızın bu yardımı yapacağız. Evinde hasar olan vatandaşlara da 50 bin TL’ye kadar gıda yardımı ve eşya yardımı vereceğiz. Yine onun da ilk birimini herhangi bir tespit yapmaksızın 10 bin TL ile yarın başlayacağız. Bütün vatandaşlarımızın mağduriyetlerini en yüksek noktadan gidermek için elimizden gelen her şeyi yapacağız” dedi.

Soylu, yapılan yardımlarla ilgili olarak spekülasyona da yer vermeyeceklerini ifade ederek “Herkes elinden gelen yardımı yapıyor. ‘Ankara Büyükşehir belediyesini bölgeye sokmadılar’. Biz böyle bir ayrım yapmadık, yangında da yapmadık. Biz burada bütün kardeşlerimizle birlikte çalışıyoruz. Burada bu duyguyu yaşamıyorlar, burada yardım etmenin sorumluluğunu yaşamıyorlar. ‘Acaba ben buradan nasıl siyasi bir rant elde ederim?’ diye bakıyorlar. Bizi öldürün ama bu milleti öldürmeyin Allah rızası için. Bir kere olumlu bir kere pozitif siyaset anlayışı içinde olun” ifadelerini kullandı.

“KÖY YOLLARINI YÜZDE 90’INI BİTİRMİŞ OLURUZ”

Soylu, köy yollarının da yüzde 90’ının yarın akşamdan itibaren biteceğini aktararak “Yarın akşam itibariyle yolların yüzde 90’ını bitirmiş oluruz. Buraya 7 vali arkadaşımızı çektik. Onlara bir şey söyledik. ‘Bütün il özel idarenizle birlikte gelin bize yollarımızı teslim edin’ Onlar da gece gündüz çalışıyorlar” açıklamasında bulundu.

“SORUŞTURMA BAŞLATILDI”

İçişleri Bakanı Soylu, selden dolayı yıkılan binalarla ilgili İnebolu Başsavcılığının soruşturma başlattığını belirterek “Aynı zamanda Mülkiye Teftiş Kurulu Başkanlığımız da idari açıdan eksik olup olmadığına yönelik idari soruşturma başlattı” açıklamasını yaptı.

“TOKİ 1 HAFTA SORNA BAŞLAYACAK”

Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, yangında hasar gören yapıların yaklaşık yarısının ihalesinin yapıldığını, yer tespitlerini de gelecek hafta itibarıyla yapacaklarını belirterek, “Bir ay bile olmadan başlıyor olacağız, inşallah söz verdiğimiz gibi 1 yıl içerisinde de yapıları yapacağız. Evet o afetlerde ne yaptıysak bugün Kastamonu’da, Sinop’umuzda, Bartın’ımızda aynı anlayışla çalışacağız. Gerçekten burada büyük bir afet var, vatandaşlarımız, esnaflarımızın mağdur oldular. Acılarını paylaşmak için hızlı hareket etmek zorundayız. Bir hafta sonra inşallah esnafımızın yaralarını saracak yapısal adımları da TOKİ Başkanlığımız başlatacak” dedi.

Bakan Kurum, şunları dile getirdi: “TOKİ Başkanlığımız 1 hafta sonra inşallah bu cephelerin takılmasını başlatacak ve burayı Bozkurt’a yakışacak şekliyle cephesiyle, aydınlatmasıyla ve altyapısıyla her türlü sürecini inşallah götürüyor olacağız. Tüm afet bölgelerinde yaklaşık 454 tane selden etkilenen ağır hasarlı ve yıkık binamız var. Tüm afet bölgeleri için söylüyorum Sinop, Bartın ve Kastamonu’da. Afet sebebiyle zarar gören, evleri yıkılan vatandaşlarımızın afet konutlarını Toplu Konut İdaresi Başkanlığımız yine bir ay içerisinde başlatacak ve en geç 1 yıl içerisinde Sayın Cumhurbaşkanımızın da ifade ettiği gibi İnşallah yapımlarını gerçekleştiriyor olacağız. Tabii 500 yıllık yağışlar hesaplanarak bu süreçler yürütülüyor. Bunları da Tarım ve Orman Bakanlığımız, burada bakan yardımcılarımız, Devlet Su İşleri Genel Müdürümüz çalışıyorlar. Bunlara ilişkin de atılması gereken adımları atıyor olacağız.”

“150-200 yıllık köprüler yıkılmadı yeni köprülerin hepsi yıkıldı”