İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı ve CHP’nin Cumhurbaşkanı Adayı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınmasının ardından Saraçhane’de başlayan eylemlerde en fazla dikkat çekenlerden biri de gaz maskeli semazen oldu.
Eylemcinin ironik fotoğrafı Türkiye’nin yanı sıra dünyada da gündem oldu. Sözcü’ye konuşan gaz maskeli semazen, bu kostümü tercih etmesinin sebebini şöyle anlattı:
"Tabii ki de niyet niyet niyet...
Olgun kesim olsun genç kesim olsun oradaki atmosfer çok karmaşıktı. Bir yandan yukarıda toplanan miting ile halka birtakım haykırışlar yankılanıyor. Öteki yandan Bozdoğan Kemeri'nin olduğu kısımda ise öfke, kin ve adaletsizliğe olan haykırış yankıları çoğalıyordu...
Nefret, 'onlar yüzünden' der; Sevgi ise, 'her şeye rağmen'; enerjisel olarak da çevre atmosferini değiştirebileceğim bir kıvılcım oluşturabileceğim alanın burası olmasına karar verdim.
Günümüz çağında insanın manevi ve demokratik anlamda özellikle Türk halkı açısından değerlerine hala sahip çıkması bizleri avrupalılaştırmaktan ziyade kendi özümüze ne kadar bağlı olduğumuzun ve Türkiye'nin bulunduğu topraklarda ne kadar değerli olduğunun bir göstergesi.
“MUHTAÇ OLDUĞUN KUDRET, DAMARLARINDAKİ ASİL KANDA, MEVCUTTUR”
Ben ne Konya'nın bir köyünden ne de New York un bir kasabasındanım. İstanbul'da doğdum İstanbul'da yaşıyorum. Ve evet burası bir Konstantiniyye olmasa bile bu toprakların ne kadar değişime ve doğum sancısına aç sahip çıkmamız gereken değerler olduğunu da belirtmeden geçemeyeceğim. Kaderin üstünde bir kader vardır cümlesine ek çok sevdiğim bir ayeti sizinle paylaşmak istiyorum. ‘Biz her insanın kaderini kendi çabasına bağlı kıldık.’ İsra Suresi 13'üncü ayet. Dolayısıyla ülkemizin kader kavramı kader planı yine bizim asil Türk kanımız ile belirlenecektir. Mustafa Kemal Atatürk'ün de dediği gibi; Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda, mevcuttur!
Semazen kıyafeti ile katılma düşüncem Sufizm günümüz dini öğretileri ile pek uyuşmayacak olacak ki ne yazık ki sadece turizm odaklı bir algı biçimi oluşmuş durumda. Sema eden kişi dünyevi bağını o an oradan kaldırır nefis ego benlik zannı hepsi yok olur. Sadece evrenin dönüşü zamansızlık ve zaman arasındaki ince çizgiyi yakalayabilmek insanlara koşulsuz sevginin sukunetin sakinliğin ve dinginliğin de ne güzel bir enerji olduğunu DNA'larında hissettirmek istedim.
İnsanın içsel yolculuğunun özgürlüğünün böyle bir atmosferde nasıl ilerleyebildiğini gerek polisimizin gerek halkın görmesi elbette ironik bir görüntü oluşturduğunu düşünebilirsiniz. Birçok düşünür orada olmamam gerektiğini böyle bir ikonun orada bulunmaması gerektiği bir ortam, diye eleştiride bulundu.
“HER BİR KARDEŞİMİZİN RUHUNU HİSSETTİM”
‘Yaradılanı yargılamadan önce gönül kalp süzgecinden geçirebilenler ne mutlu olsun onlara!’ Sema ederken dünya ile titreştikçe insanlar ile de aynı zamanda titreştim her bir kardeşimizin ruhunu hissettim. Kalp yorulur. Cam kırılır, çatlaklar onarılır, zaman geçer insan beşer şaşar bu gençlik bir daha gelir mi?
Gezi eylemlerinde duran adam ve kırmızı elbiseli kadın sembol olmuştu. Siz de Saraçhane eylemlerinde sembol olduğunuzu düşünüyor musunuz?
Dün duran adam bugün ağlayan adam yarın özgür yaşayan kadın. Mana kalıcı; insanlık adına bir ses olabildiysek ne mutlu Türküm diyene.”