Kısıtlamalar devam edecek mi? Bakan Koca’dan açıklama

Yayın tarihi: 10 Şubat 2021 Çarşamba 7:40 pm - Güncelleme: 10 Şubat 2021 Çarşamba 8:36 pm

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Koronavirüs Bilim Kurulu Toplantısının ardından basın açıklaması yaptı. Bakan Koca, yarından itibaren ilk aşılanan grubun ikinci doz aşılarına başlanacağını bildirdi. Koca, “Pazartesi gününden itibaren il bazında 7 günlük vaka sayılarının ortalaması canlı olarak yayınlanacak” dedi. Koca kısıtlamalarla ilgili de “Vakanın seyri bunu belirleyecek. Ama marttan itibaren de iller bazında vaka sayısına göre birtakım kısıtlamaları kaldırmak, gevşetmek veya artırmak gerekebilir” açıklamasında bulundu.

Sağlık Bakanlığı verilerine göre günlük koronavirüs tablosu

Bakan Koca’nın konuşmasından satır başları şöyle:

İKİNCİ DOZ AŞILAMA YARIN BAŞLIYOR

“28 gün önce sayın Cumhurbaşkanımızın başlattığı aşı programımızda bugün itibarıyla 2 milyon 800 bini aşkın vatandaşımız ilk doz aşılaması tamamlandı. Yarından itibaren ilk aşılanan grubumuzun ikinci doz aşılarına başlıyoruz. Amacımız hedef nüfusumuzun en az yüzde 60’ının aşılanmasını sağlamaktır.

Elbette çok yakın bir gelecekte hem aşının üretimi hem de temini bu oranı hedeflediğimiz seviyeye ulaştıracaktır. Aşı tedarikinde tüm ülkeler zorluk yaşamaktadır. Buna ürettiği aşılar kullanıma giren ülkeler de dahil. Her konuda eleştirildik, yaptıklarımız eksik ya da fazla bulundu, her bir eleştiri yönetimi daha iyi nasıl yapabiliriz fikriyle sahiplendik ve birlikte daha iyisi başarmak için kullandık.

Yarından itibaren 70 yaş üzeri ve cuma gününden itibaren 65 yaş üzeri vatandaşlar aşı olmak için sisteme tanımlanacak.

Kritik kamu hizmetlerinin aksamadan sürdürülebilmesini sağlamak ve toplumsal mobilizasyonu teşvik etmek amacıyla hafta sonundan itibaren başta kabine üyelerimiz olmak üzere devlet üst yöneticilerini aşılanmaya davet ediyorum.

Farklı ülkelerin ürettiği Kovid-19 aşıları arasında biz tercihimizi inaktif aşıdan yana kullandık. Bunun düşük riskli ve daha etkili olduğunu açıklamıştım. Bu tercihimiz birçok kesimden eleştiri almıştı ancak süreç bir kere daha haklı olduğumuzu gösterdi. Şu anda birçok ülke inaktif aşıya yönelmiş durumda. Aşı koronavirüs mücadelesinde en etkili çıkış yolu olarak görünüyor.

Ancak DSÖ Genel Direktörü toplam nüfusu 2.5 milyara ulaşan yaklaşık 130 ülkenin aşıyı temin edemediğini duyurdu. Ülkemiz ise yaklaşık 15 milyon doz aşıyı temin etti ve toplamda 100 milyondan fazla aşı için anlaşmalarını tamamladı.

Yerli aşı projelerimiz günbegün takip ederek hayata geçmesi için gayret sarf ettik. Şu an 17 aşı adayımız var. Bugün en önde giden aşı adayımız için faz-2 insan deneyi çalışmaları başladı.”

KISITLAMALAR DEVAM EDECEK Mİ?

Vakanın seyri bunu belirleyecek. Ama marttan itibaren de iller bazında vaka sayısına göre birtakım kısıtlamaları kaldırmak, gevşetmek veya artırmak gerekebilir. Bunu Bilim Kurulu çalışıyor ve onu da önümüzdeki 1-2 hafta içerisinde açıklamış oluruz. Bölgesel veya il bazında birtakım kısıtlamaları gevşetmek mümkün olabilir.

YÜZ YÜZE EĞİTİM

Bilim Kurulumuz görüşüyor. Zannediyorum bu hafta konuyla ilgili cevap vermiş olacağız. Şu an salgının geldiği seyir vakaların, son 2 hafta bir artış içinde olduğu, mutasyonların giderek varlığını artırdığı şeklinde. Özellikle yüz yüze eğitimin bu dönemde risk teşkil ettiğini şimdiden söyleyebilirim.

Yüz yüze eğitime geçecek özellikle ilköğretim okulları için MEB’den listeleri almış olduk. Muhtemelen ay sonuna doğru öğretmenlerimizi de, özellikle eğitim başlanacak sınıflar için söylüyorum, aşılama takvimi başlamış olacak.

MUTASYONLARDA SON DURUM

Ardı sıra gelen mutasyon haberleri yeni sorular ve sorunlar ortaya çıkarmaktadır. Önemli mutasyonları ve etkilerini yakından takip ediyoruz.

Bunlardan 263 tanesi İngiltere varyantı, 23 tanesi G. Afrika varyantı, 106 tane kökeni belli olmayan varyant tespit edilmiştir. İngiltere’de başlayan mutasyonun hastalığın seyrinde değişiklik yapmamakla birlikte bulaşıcılığı artırdığına dair önemli bulgular var.

Mutasyonların varlığı kısıtlamalarla ilgili takvimimizi de etkiliyor. İstediğimiz düşüşü yakalarsak kısıtlamaların yine elbette tedbirler eşliğinde hafifletilmesi en önemli gündemimiz.

Sizlerden sabretmenizi değil, sadece kurallara daha sıkı sarılmanızı istiyorum. Özellikle kapalı ve kalabalık ortamlardan uzak durmalıyız.

AŞI ANLAŞMASI SADECE ÇİN İLE Mİ YAPILDI?

Bütün tedariki sağlanabilecek aşılarla ilgili devrede olduğumuzu belirtmek istiyorum. Biz inaktif aşıdan yana kullandık derken inaktif aşının geleneksel ve güvenilir aşı olduğunu, bu aşının özellikle temini için devrede olduk. Ama diğer aşılarla ilgili de, hem AstraZeneca, hem Sputnik, hem Pfizer-Biontech aşısıyla ilgili başından beri devrede olduk. Ama gönlümüz güvenilir aşıyı daha çok temin etmekten yana oldu.

Ben 4 ay kadar önce aşılarla ilgili bir Sputnik, iki Çin’den aşıyı alabilme potansiyelimizi düşünerek, üç Türk bilim insanlarımızın geliştirdiği Pfizer-Biontech aşısını alma potansiyelimizi düşünerek her üç aşı için de faz-3 çalışmasının Türkiye’de başlatılmasını istediğimi söylemiştim.

Başından beri bu üç aşı için faz-3 çalışmasını başlatmak istedik. Biontech başladı, Sinovac’ın faz-3 çalışması başladı, hatta biz destek verdik.

Sputnik için ise toksikolojisinin GLP şartlarında olmasıyla ilgili bir eksiklik vardı. Onunla ilgili de tamamlamak üzere geçen görüşmelerimizde karar verildi. Türkiye’de toksikolojisi GLP şartlarında sağlanmış olacak ama faz-3 çalışmasını bugüne kadar Türkiye’de yapmamış olduk.

Biontech ile ilgili, başından beri Uğur Hoca’yla devrede oldum. Bu görüşmelerde bizim için önemli olan mart, en geç nisan ayında temin edilebilecek aşı olduğunu söyledim.

YERLİ AŞIDA AÇIKLAMASI

Faz-2 çalışması bugün başlamış oldu. Erciyes Üniversitesi’nde faz-2 çalışması başlamış oldu. Zannediyorum 1 hafta-10 gün içerisinde en az 3 aşının faz-1 çalışması için de izin verilerek başlanmış olacak.

Önemli olan bu dönemde bu aşıları erken dönemde, yerli aşıyı geliştirebilir olmak. İnsan çalışmalarına safhasına geçilmiş oldu. Faz-3 çalışmasına, zannediyorum, nisan ayı ve sonrasında diğer aşılar da olmak üzere başlamış olacağız.

Biz gerektiğinde 1.5 milyona kadar, hatta 2 milyon bile olabilir, aşı yapabilir sağlık sistemi olarak potansiyele sahibiz. Sağlık sistemimizin güçlülüğünü ifade etmek için söyledim. 27 bine yakın aile hekimliğimiz var. Şu an 13 bine yakın aşı odamız var. Günde sadece 10 kişi aşılanmış olsa 400 bin eder. 50 kişi bir aşı odasına aşılanmış olsa 2 milyon yapar.

İkinci dozlarının garanti edilerek yol alınması gerektiğini baştan itibaren düşündük. Ama önümüzdeki süreçte bu tedarik daha yoğun bir şekilde sağlanırsa o durumda daha fazla aşı yaptığımızı vatandaşımız görmüş olur.

MUTASYONLU VAKA OLAN İLLER

Mutasyonun tipine bağlı. Mutasyon eğer gerçekten o bölgede çok önemli bir sorun haline gelmişse o durumda o bölge için mutasyona özel birtakım yaklaşımlar tartışılır. Ama şu an mutasyon Türkiye için böyle bir sorun oluşturmadığını, her geçen gün il sayısının arttığını biliyoruz. Önümüzdeki dönemde vaka artışı, seyri bizim için daha anlamlı olacak.

Biz haftalık vaka sayısının 100 bin de görülen vaka sayısını pazartesiden itibaren açıklamak istiyoruz. Bazı illerimizde vaka sayılarının az, bazılarında yer yer fazla olduğunu biliyoruz.

Gerektiğinde birtakım kararları almak mümkün olacak ve bunu da şefffaf bir şekilde pazartesiden itibaren açıklamak istiyoruz. Vatandaşımızın bölgesinde niye yasak geldiğini görerek, mülki amirlere birlikte hareket etmesinin daha doğru olacağı kanaatini taşıyoruz Bilim Kurulu olarak.

BIONTECH SÖZLEŞMESİ

Biontech ile ilgili, başından beri Uğur Hoca’yla devrede oldum. Bu görüşmelerde bizim için önemli olan mart, en geç nisan ayında temin edilebilecek aşı olduğunu söyledim.

Uğur Hoca’yla görüştük, devamında istenen, sorunlu olan birtakım durumları da birlikte aştık. Dolayısıyla bu ay için Biontech aşısı ayrıca gelmiş olacak. Miktar olarak muhtemelen 500-800 bin gelmiş olacak. Ama mart sonunda 4.5-5 milyona yakın gelmiş olacak. 30 milyona kadar da opsiyonel olarak imzalanmıştı. İlave olarak Sinovac’tan 50+50 talebimiz vardı, ikinci 50 milyon için de sözleşme imzalandı. 130 milyona yakın aşının sözleşmesinin yapıldığını söyleyebilirim.

Aşı küresel bir savaşa döndü. Biz vatandaşımızı dünyada en az etkilenen ve bu tedariği sağlayan bir ülke olmak için yoğun bir çaba içerisindeyiz. Bundan sonraki süreçte ‘Aşı bu kadar geldi, şu kadar gelecek’ diye söylemekten yana değiliz. Dün ve bu sabah aşı geldi Türkiye’ye ama biz bunu hiç söylemedik, şimdi benden duyuyorsunuz.”