Polis şefi K.G.Ö., Sinan Ateş davasının tutuklu sanığı Tolgahan Demirbaş’ın sokakta değil Olcay Kılavuz’un bulunduğu evde gözaltına alındığını belirterek suç duyurusunda bulundu.

Dönemin Ankara Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdür Yardımcısı K.G.Ö., Sinan Ateş cinayetinin ardından kaçan eski Ülkü Ocakları yöneticisi Tolgahan Demirbaş’ın Bağlıca’da sokakta gözaltına alındığına ilişkin polis tutanağının sahte olduğu gerekçesiyle Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu.

‘DÖRT POLİSİN İFADESİ ALINSIN, SAHTE TUTANAĞI HAZIRLAYAN YARGILANSIN’

DW Türkçe’den Alican Uludağ’ın haberine göre Sinan Ateş cinayeti soruşturmasında görev alan polis şefi K.G.Ö., Tolgahan Demirbaş’ın kendisinin başında bulunduğu polis ekibi tarafından dönemin MHP Mersin Milletvekili Olcay Kılavuz’un evinde gözaltına alındığını belirterek gözaltı işleminde bulunan dört polisin ifadelerinin tanık olarak ifadelerinin alınmasını ve sahte tutanağı hazırlayan polislerin yargılanmasını istedi.

‘KAYITLI OLMAYAN TELEFON NUMARASINDAN KONUM GÖNDERİLDİ’

Habere göre Tolgahan Demirbaş’ın gözaltına alınması sürecinin bütün ayrıntılarıyla anlatıldığı suç duyurusu dilekçesinde sahte tutanağın Demirbaş’ı gözaltına almayan polisler tarafından hazırlanarak imzalandığı iddia edildi. Dilekçede önce o dönem Asayiş Şube Müdür Yardımcısı K.G.Ö.’nün 31 Aralık gecesi Ankara’nın Mamak ilçesine bağlı Akdere ilçesinde dört kişinin öldüğü aile içi şiddet olayını takip ettiği anlatıldı. Dilekçede, bu sırada Asayiş Şube Müdürü O. Ö.’nün gece yarısına doğru cep telefonundan K.G.Ö.’yü arayarak nerede olduğunu sorduğu ifade edildi. O.Ö’nün, K.G.Ö.’nün telefonuna bir konum bilgisi göndereceklerini ve ivedi bir şekilde konuma intikal etmesini istediği kaydedilen dilekçede O.Ö’ye gelen talimat ayrıntılarıyla şöyle aktarıldı:

“O.Ö., Sinan Ateş cinayetini kastederek yakalamalı bir şahsın olduğunu, kişinin soruşturma aşamasındaki sıfatının henüz netleşmediğini, yakalama işlemini gerçekleştirerek şahsı Asayiş Şube Müdürlüğüne getirmesi yönünde sözle emir vermiştir. Müvekkil içinde bulunduğu süreci bırakmasının olası etkilerini anlatmasına rağmen, ne iş yapıyorsa bırakması ve ivedi olarak konuma intikal etmesi emrini yinelemiştir. Müvekkilimizin kullanmakta olduğu telefon numarasına halihazırda kayıtlı olmayan bir numaradan Whatsapp uygulaması üzerinden konum bilgisi iletilmiştir. Bulunduğu yere yaklaşık 40 dakika uzaklıkta bulunan adrese, süreçte şoförlük görevini ifade eden polis memuru R.B.Ş. ile birlikte konuma doğru yola çıkmıştır.”

O.Ö’nün daha sonra Cinayet Büro Amiri M.E.A.’yı da arayarak olayın detaylarının bildirilmesini istediği belirtildi. Ancak dilekçede buna karşılık A.’nın söz konusu konuma kendisinin de hareket halinde olduğunu, durumun hassas olduğunu ve olay yerine intikal etmesi akabinde gerekli tüm bilgileri aktaracağını ilettiği ifade edildi. O.Ö’nün bunun üzerine durumun hassas ve havanın karanlık olması ve gideceği konumda ne ile karşılaşacağını tespit edememesi nedeniyle Gasp Büro Amirliği ekiplerinden takviye unsurların olay yerine intikal etmesi şeklinde sözlü emir verdiği kaydedildi. Dilekçede, olay yerine giden O.Ö’nün bir sivil ekip otosu ile birlikte İstihbarat Şube’de görevli iki sivil memur ile karşılaştığı kaydedildi.

Bu polislerin “takip görevini ifa ettiklerini söylediği” aktarılan dilekçede O.Ö’nün ısrarı sonucunda takip edilen kişinin araçla birlikte yol üzerindeki müstakil evlerden birisine girdiğinin görüldüğünü, ancak hangi eve girdiğinden emin olamadıklarını, fark edilmemek için de detaylı bir araştırma yapmadıklarını beyan ettiği kaydedildi. Dilekçede söz konusu eve giren kişinin Tolgahan Demirbaş olduğuna ilişkin bilgi “Kısa bir süre içerisinde olay yerine intikal eden Komiser M.E.A’ya olayın detaylı bilgisini soran müvekkile cevaben şahsın cinayet ile ilgili ifadesinin alınması gerektiğini, O.Ö. Müdür tarafından sözlü emrin verildiğini, akabinde konum iletildiğini ve şahsın isminin Tolgahan Demirbaş olduğunu bildirmiştir” ifadesiyle yer aldı.

‘M.E.A SORULARI YANITSIZ BIRAKTI’

Dilekçede, O.Ö’nün potansiyel tehditlerin ne olduğu, şahsın bu bölgede ikametinin bulunup bulunmadığı, kimin evinde olabileceği, şahsın cinayet şüphelisi olup olmadığı, içeride kaç kişinin bulunduğu hususlarını sorduğu, ancak A.’nın detaylı bilgiye sahip olmadığı gerekçesiyle soruları yanıtsız bıraktığı savunuldu. Takviye ekiplerin olay yerine intikal etmesi ile O.Ö’nün müstakil evlerin önünde araştırma yapmaya başladığı aktarılan dilekçede, bu sırada olay yerine intikal eden polislerin Cinayet Büro Amiri M.E.A., Gasp Büro Amiri İ.T. ve polis memurları R.B.Ş., B.K. ve İ.Y. olduğu vurgulandı.

Afşin Hatipoğlu: Saldırıya uğradıktan sonra Sinan Ateş beni aradı

NE OLMUŞTU?

30 Aralık 2022 tarihinde işlenen Sinan Ateş cinayetinin ardından tetikçi Eray Özyağcı’yı Ülkü Ocakları Genel Başkan Yardımcısı Emre Yüksel ile İstanbul’a götürdüğü iddia edilen Tolgahan Demirbaş, 31 Aralık 2022 gecesi Ankara’nın Bağlıca Mahallesi’nde gözaltına alınmıştı. O dönem çıkan haberlerde, Demirbaş’ın Olcay Kılavuz’un evinde gözaltına alındığı iddia edilmişti. Ancak Ankara Emniyet Müdürlüğünün 31 Aralık 2022 tarihinde saat 23.45’te hazırlanan “yakalama tutanağında” Demirbaş’ın Bağlıca Mahallesi Selahattin Eyyübi Caddesi üzerinde bir araçta yakalandığı iddia edildi. Dönemin Cinayet Büro Amiri Mustafa Ensar Aykal da mahkemedeki savunmasında, Demirbaş’ın bir evde değil sokakta gözaltına alındığını öne sürmüştü.

Sinan Ateş duruşmasında 4’üncü gün! Ayşe Ateş isim verdi: İzzet Ulvi Yönter ve Semih Yalçın