Pereira’ya sadık kalabilecek miyiz?

Aziz Yıldırım Ali Koç’tan ne istiyor?

Okuyucularım ve öğrencilerim bilir. Fenerbahçe’nin Aziz Yıldırım başkanlığı dönemini, 20 yılını anlatan bir araştırma kitabı yazdım. Kitap 2008 yılında yayımlandı. 1998 yılında bir oy farkla kazandığı başkanlığın ilerleyen yıllarında Yıldırım; Türkiye’de spor kulüplerinin modernleşme ve endüstriyelleşme sürecini başlatmış, bir kulüp yönetim modeli yaratmıştı. Bu açıdan o yıllar yaşananlar dikkat çekiciydi. Hem iletişim hem de spor alanıyla ilgilenen üniversite hocası olarak bu süreci tarihe not düşmek adına bir eserle buluşturmak gerekir düşüncesiyle kitabı yazmıştım. Sadece Fenerbahçe kulübünün değil, Türk spor kulüplerinin 20 yıl öncesine de ışık tutan kitap; Aziz Yıldırım'ın ilk on yılında, fenerbahçe kulübünde yaşanan kültürel ve yönetim anlayışlarından ekonomik yapılanma ve pazarlama anlayışlarından markalaşmaya; medya ilişkilerinden, liderlik ve kişilerarası iletişimine kadar açılan geniş yelpazede tüm bu kavramların kulübün itibarı üzerindeki etkisini ele alarak inceliyor. Bu nedenle, Seçimli Genel Kurul öncesi (21.06.2021) eski başkan Aziz Yıldırım’ın yaptığı basın toplantısına sanıyorum en çok üzülen ilk kişiyim. Sözcükler duyguları kışkırtmanın ve insanı etkilemenin evrensel aracı. Bu nedenle sözcük kullanımını hafife almamak gerekiyor. Pratik düşünceyle, toplantıda kullanılan sözcüklerin arka planında var olan duygu dünyasında Aziz Yıldırım, bir daha asla Fenerbahçe’ye başkan olamayacağını biliyor. Unutulduğunu, yaptıklarının sıradanlaştığını sanıyor. Yıkın o zaman hepsini yeniden yapın görelim meydan okuması bunu anlatıyor. Oyların matematiğini ise yıllara yayarak hesapladığı kesin. “Beni yeniden soyundurmayın başkanlığa” dese de ikinci bir kaybedişi asla yaşamak istemiyor. Kaybetmeyi sevmiyor. Ne olursa olsun kazanmak ve hep iktidar olmak, otorite olmak onun zihinsel tutkusu. Bu nedenle yeniden erki eline almak, sıradanlaşmış hayatından çıkıp yaşadığını hissetmek istiyor. Adeta çocukça ama bir o kadar da “fair play” den uzak, son derece yıpratıcı bir oyunla isteğine başka yoldan ulaşmak istiyor. Aslında Ali Koç’a diyor ki; beni kulübe al. Bak senin çok hataların var, yönetme sorunların var. Ben borç bıraktım ama varlık da bıraktım. Onları satarsan kulüp rahatlar. Ses etmem. Ama Sen de gel basketbol şubesini AŞ yap. AŞ’yi de ben satın alayım, burayı ben yöneteyim. Zeljko Obradovic getireyim. Gelir mi diye endişe etme, o benim arkadaşım, bak neler paylaştık onunla… Beni kırmaz, yüzde yüz gelir. Her sene Final Four Şampiyonu oluruz, sen de rahat rahat başkanlık yaparsın. … Gel gör ki Obradovic Partizan’la anlaştı. Ve “bitti o şiir başka mısra gerekmez.” Twitter: @Hulya__Coskun Instagram:  hulyacoskun