Patlamanın olduğu gece hastanede neler yaşandı? Görgü tanıkları anlattı

Yayın tarihi: 22 Aralık 2020 Salı 9:00 am - Güncelleme: 22 Aralık 2020 Salı 9:00 am

Gaziantep’te SANKO Üniversitesi Hastanesi Covid-19 yoğun bakım ünitesinde 19 Aralık tarihinde yüksek akım oksijen cihazından kaynaklanan yangında 12 kişi hayatını kaybetti. Sözcü gazetesi yazarı İsmail Saymaz, korkunç olayın görgü tanıklarıyla konuştu.

Gaziantep’te SANKO Üniversitesi Hastanesi Covid-19 yoğun bakım ünitesinde 19 Aralık tarihinde yüksek akım oksijen cihazından kaynaklanan yangında 12 kişi hayatını kaybetti. Sözcü yazarı İsmail Saymaz, korkunç olayın görgü tanıklarıyla konuştu.

Gaziantep’teki hastane yangınında yaşamını yitirenlerin sayısı 12’ye yükseldi

İsmail Saymaz’ın ulaştığı görgü tanıkları patlama anını anlattı. Görgü tanığı Saliha Kütük, “Saat 4’te 16 numaralı hastanın kanını almak için yanındaydım. Burnuma yangın kokusu geldi. Dışarından geldiğini düşünerek camı kapattım. Kokunun gitmediğini ve içeriden geldiğini fark ettim. 18 numaralı yatağın yatak başı oksijen sisteminde duman çıktığını gördüm” dedi.

İsmail Saymaz ayrıca, “Çinli Shenygamg RMS Medical Tech’ten ithal edildi. İddia o ki, geçmişte de bu cihazdan kaynaklı arızalar çıktı” açıklamasında bulundu.

İsmail Saymaz’ın Sözcü’de kaleme aldığı yazısı şöyle:

Hemşire Saliha Kütük, Gaziantep’te SANKO Üniversitesi Sani Konukoğlu Uygulama ve Araştırma Hastanesi’nde salgından beri COVID- 19 hastalarının tedavi gördüğü yoğun bakım ünitesinde çalışıyordu. Ünite üç koğuştan oluşuyordu. Her koğuşta sekiz yatak vardı. Toplum 19 hasta tedavi görüyordu. 21 yaşındaki Kütük, ikinci koğuşta görevliydi. 18 Aralık günü mesaisi saat 20’de başladı.

Gecesi sakin geçti. 19 Aralık’ta saat 4’te bir hastadan kan almak için ikinci koğuşa girince burnuna yoğun bir duman kokusu geldi. Koku, 18 numaralı yatakta tedavi gören 71 yaşındaki Kahraman Taş’ın baş ucundaki yüksek akımlı oksijen terapi cihazından (High Flow Oxygen Therapy/HFOT) yayılmıştı. Sonrası korku filmi gibiydi. Dumanlar ilk önce ikinci koğuşu, ardından üç koğuşu sardı. Cihazın su haznesi patladı. Elektrik kablosundan alevler çıktı. Cihaz ateş topuna döndü ve infilak etti.

Yangın koğuşları sardı. Duvarlar tutuştu. Yataklarındaki yaşlı hastalar alevler içerisinde kurtarılmayı bekledi. Kimileri hemşireler tarafında çekilerek, bu cehennemden çıkarıldı. Kimi tekerlekli sandalyesiyle… O gece ve sabahında, dört çocuk babası olan Kahraman Taş dahil olmak üzere 12 hasta can verdi.

18 numaralı yatak

Facianın birincil tanığı olan Saliha Kütük, aynı gün Gaziantep Emniyeti Cinayet Bürosu’nda alınan ifadesinde, yaşadıklarını şöyle anlattı.

Önce duman kokusu:

Saat 4’te 16 numaralı hastanın kanını almak için yanındaydım. Burnuma yangın kokusu geldi. Dışarından geldiğini düşünerek camı kapattım. Kokunun gitmediğini ve içeriden geldiğini fark ettim. 18 numaralı yatağın yatak başı oksijen sisteminde duman çıktığını gördüm. Duman yoğun değildi, yavaş yavaş çıkıyordu. Hastanın solunda yüksek akım cihazı, sağında vantilatör vardı. Hasta cihaza bağlı değildi. CPAP cihazı ile oksijen alıyordu.

Su haznesi patladı:

Duman çıktığını görünce fişleri çekerek hastayı başka yere taşımayı düşündüm. Fişi çekmek istediğim anda yüksek akım cihazının su haznesi patladı. Hemen koşarak, birinci koğuşta hemşire Davut Sal’ın yanına gittim. Paniklemiştim ve korkmuştum.

Koğuşta can pazarı

Bir diğer tanık da 28 yaşındaki hemşire Davut Sal’dı. Beş yıldır hastanede görevliydi. Sal’a göre de yangın yüksek akımlı terapi cihazından çıkmıştı.

Yangın tavana sıçradı:

Kahraman Taş’ın sağındaki yüksek akım cihazının alev aldığını gördüm. Yatağı çekip yangından uzaklaştırmaya çalıştık. Cihazdan tavana doğru büyük bir alev yükseldi. Telsizden yardım istedim. Çünkü yangın iyice büyümüş ve oda dumanla dolmuştu. Taş, halen yataktaydı. Yangın tavana sıçramıştı. Gittikçe büyüyordu. Koridorda ‘Yangın var’ diye bağırdım. Bağırmanın sebebi, odalardaki hastaların dışarıya
çıkmasını sağlamaktı. Diğer yoğun bakımlardaki arkadaşlara sesimi duyurmaktı.

Hasta kendi imkanıyla çıktı:

Tekrar COVID-19 ünitesine yöneldim. İçerisi tamamen duman olmuştu. Hiçbir şey görünmüyordu. Hemşire Kütük, iki hastayı çıkardı. Biri kendi imkanlarıyla yürüyerek çıktı. İçeriye giremedim. Bana da oksijen verildi: VIP 2 odada yatan hastayı tekerlekli sandalyeye koyarak, refaketçı oğluyla birlikte çıkardık. VIP odalarında camları açtım. Kafamı camdan dışarıya çıkarıp temiz hava almaya çalıştım. Polisi aradım. İtfaiye ekipleri geldi. Dumandan etkilendiğim için 3-4 defa kustum. Artık dayanamadım ve dengemi kaybettim. Arkadaşım koluma girerek beni çıkardı. Bana oksijen takviyesi yapıldı.

YAZININ TAMAMI İÇİN TIKLAYIN