AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan dün katıldığı partisinin Denizli İl Kongresi'nde Suriye'deki gelişmeleri değerlendirirken CHP'yi eleştirmiş ve "Eski genel başkanlarının Esed sevgisinin ardında farklı nedenler vardı ama yeni başkanlarının niçin bu kadar rahatsız olduğunu merak ediyoruz" ifadelerini kullanmıştı.

Bu ifadelerin mezhep siyaseti olduğunu belirterek kınayan CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Cumhuriyet Halk Partisi'nin Türkiye'de kardeşliğin ve birlikteliğin güvencesi olduğunu vurguladı. Özel, Erdoğan'ın sözlerini kast ederek, "Bunu tekrar etmesin. Tekrar etmezse sukutunu özür kabul edip unutacağız yaptığını. Tekrar ederse çok daha sert cevap vereceğim" ifadelerini kullandı.

Özel'in açıklamaları şöyle:

Sayın Erdoğan dün efendim Esed rejimi yıkıldı diyor. Yine Esed'e döndük. Esad'tı el ele Bodrum'da tatil yapıyorlardı. Düşman oldu Esed oldu. Son bir yıl biz Suriyeli sığınmacıların gitmesi için Esat'la görüşülmesini söylediğimizde 'ben görüşeceğim Esad'la' dedi. Esad'a döndürmüştü. Sayın Esad falan diyordu. Eski dosttan düşman olmaz diyordu. Şimdi Esat yıkıldı. Yine Esad'e dönmüş. Diyor ki ardından CHP yas tutuyor. Külliyen yalan. Ne yas tutacağız.

Ben bir otoriter lider azaldı mı dünyadan? Neredeyse tef çalcam. İnşallah Türkiye'de de o günler gelecek. Ama yas falan tutmuyoruz da cümlenin devamı kötü. Hadi diyor eski genel başkanlarının bu konudaki diyor bir gerekçesi vardı. Malum sebepten diyor. Özgür Bey niye böyle yapıyor diyor. Şimdi burada yapılan iş çok tehlikeli bir iş. Kemal Bey'in inancı üzerinden Esed'in inancı üzerinden işte Esad Nusayridir, Arap Alevisi'dir. Kemal Bey Alevidir. O söyleyip de söylemediği bu. Burayı kaşıyıp Özgür Bey sen Sünnisin bu Arap Alevilerinin tarafında niye duruyorsun diyor.

Selamına karşılık vermedi diye kurşun yağdırdı! Selamına karşılık vermedi diye kurşun yağdırdı!

Birincisi hiçbir acıya hiçbir milli meseleye, hiçbir dış politik meseleye mezhep siyaseti üzerinden bakmadım, bakmam, bakanı da doğru bulmam, bu ülkeye en büyük kötülüğü yapar. Siyasetçileri, mezheplerine göre, inançlarına göre kategori etmek yerine kalplerine göre kategorize etmek lazım o inanç içinde olan bir şey ya, kötü kalpliler ve iyi kalpliler. Böyle tasnifler yapanlar kötü kalpliler. Tayyip Bey o tarafta, kötü kalplilerin tarafında. Çünkü Alevi, Sünni, Kürt'tür, kardeştir derken iyi. Ama Esed'i malum ben destekliyordu deyip burada mezhepçilik yapıyor. Bunu burada ifşa etmek ve bunu burada kınamak bu dilin çok tehlikeli bir dil olduğunu Tayyip Bey'e söylemek lazım."

"ÇOK DAHA SERT CEVAP VERECEĞİM"

"Bizim Suriye'ye bakış açımız şu. Orada Alevilerinin yaşadığı büyük bir tehdit var. Çünkü daha 6-7 yıl öncesine kadar oradan gelen görüntüleri televizyonlar buzlayıp veriyordu. Şimdi o kişiler Suriye'de yönetiminin alan açabileceği alanda pozisyonda olabilir diye endişeler var. Bu konuda ciddi olmak, oradaki kaygıları anlamak lazım. Biz Suriye meselesinde Arapların da, Türkmenlerin de, Kürtlerin de, Dürzilerin de temsil dildiği büyük ve bütünleşik bir Suriye'yi Suriye'nin toprak bütünlüğünü savunuyoruz. En kısa zamanda da demokrasi seçimlerinin yapılmasını savunuyoruz.

Bunun dışında benim bu meseleyi mezhep üzerinden okumaya çalışan ve Türkiye'ye böyle bir mesaj veren Erdoğan'ın dilini kınadığımı bilsin yeter. Çünkü bu toplumu, toplumları ortadan bölen siyaset bu ülkeye çok şey kaybettirdi. Aksine biz Alevi'nin de, Sünne'nin de, Kürt'ün de, Laz'ında, Çerkez'inde yoksuluyla, işsizliğiyle, onların aldığı emekli maaşıyla, sosyal güvenceleriyle, adalete eşit erişim haklarınla meşgulüz. Onun sebebi belliydi deyip Kemal Bey'in mezhebine gönderme yapmak. Tayyip Bey'e yakışır ama Türkiye'ye yakışmaz. Manisa'ya da yakışmaz.

Bizim Alevi ve Sünni milletvekillerimiz var. Bu salonda da yan yana oturuyor. Mecliste de yan yana oturuyor. Türkiye içinde hep birlikte yan yana duruyoruz. Cumhuriyet Halk Partisi bu kardeşliği ve birlikteliğin güvencesi olan partidir. Tayyip Erdoğan bu birlikteliği bombalamaya, bu birlikteliği ortadan kaldırmaya yönelik tehlikeli bir işe girişmiştir. Kendisini kınıyorum ve tekrar etmemeye davet ediyorum. Sukutunu özründen sayacağız. Bunu tekrar etmesin. Tekrar etmezse sukutunu özür kabul edip unutacağız yaptığını. Tekrar ederse çok daha sert cevap vereceğim. Bunu da açık bir şekilde ifade etmek isterim."

Kaynak: ANKA