Gazeteci Ozan Gündoğdu, Van'daki mazbata krizi üzerinden AKP'liler gözdağı veren Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum'u anlattı. 

AKP’de Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum’un Van’daki mazbata krizi sonrası kullandığı sözlerle başlayan gerginlik sürüyor. Uçum, Van’daki mazbata kriziyle ilgili sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda “Muhalefetin tüm aktörlerinin ve daha çarpıcısı iktidar içinde yer aldığı kabul edilen ve neo liberal zehirle zihin dünyalarını batıcılığa teslim etmişlerin Van olayında aldıkları tutumların kaydedildiğini de herkes fark eder” ifadelerini kullanmıştı. Uçum’un sözlerine AKP MKYK üyesi Orhan Miroğlu “Parti içindeki Kürt aktörlerin fikirlerini özgürce ifade etmelerini nasıl bekleyebiliriz? Onlar da film “aslında bölücü” mü sayılacaklar?” diye tepki göstermişti. Uçum’un sözlerine bir tepki de eski AKP Milletvekili Mehmet Metiner’den gelmişti. Uçum’a “Partimizde bir göreviniz var da biz mi bilmiyoruz? Sonuçta atanmış bir memursunuz” diyen Metiner “Sahi siz kimsiniz de partimizin içindekilere oturduğunuz yerden parmak sallama cesaretini görebiliyorsunuz?” ifadelerini kullanmıştı. Peki Mehmet Uçum kim? TELE1 canlı yayınına konuk olan gazeteci Gündoğdu, Uçum'un "eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve MHP'ye yakın olduğunu" anlattı. Uçum'un Twitter'ı kullanım şekline değinen Gündoğdu şunları söyledi:

'UÇUM YA TWEET ATIYOR YA DA SOYLU VE ERDOĞAN'I RETWEEYLİYOR'

"İktidardaki bu sertlik aslında kırılgan olduğunu ortaya çıktı. Mehmet Uçum işinde 'klik' ifadesi doğru. Uçum'u neredeyse hepimiz tanıyoruz. AYM-Yargıtay tartışmasında AYM kararını tanımayan Yargıtay'a 'milli yargı' demiş, AYM'yi de aktivizmle suçlamıştı. Bu 'milli yargı' ifadesi tedirgin etmişti. Demek ki yargının içinde bir de gayrî milli olanları da var? Mehmet Uçum'un twitter adresine girin; üç şey yapıyor. Ya tweet atıyor, ya Cumhurbaşkanı ya da Süleyman Soylu'yu retweetliyor. Bu da ilişki ağına ilişkin ipucu veriyor. Bu ilişkinin ağında bir de MHP var. Uçum'la MHP arasındaki inorganik bir ilişki. Ortada bir klik olduğu belli. Bir politik ağırlık merkezi var. O politik ağırlık merkezi Van'da olduğu gibi bu süreçlere dahil oluyor. Güneydoğu'nun en büyük ikinci ili Van'da bir hakim bu rejimde kendi başına almaz. Bu da bir denemeydi. Bu girişim ters tepti. O ters teptikten sonra ortaya saçılanları gördük."

'YENİDEN REFAH'IN ÇIKIŞA ERDOĞANCILIĞA UYARI'

Bu kişiler İslamcı mıdır? Değildir. Adalet ve Kalkınma Partisi İslamcı mıdır? Bence bu da artık tartışılır. Bugün Filistin için eylem yapan İslamcı gençler işkenceyle gözaltına alındı. Aynı muamele 14 Mayıs'ta iktidar değişse ve bu müdahale olsaydı İslamcılar ne yapardı? Ortalığı ayağa kaldırırlardı. Şu anda İslamcıları durduran Erdoğancılık'tır. Bundan vazgeçemedikleri için İslami refleksleri de zayıfladı. 31 Mart'ta İslami refleksler gösteren Yeniden Refah çıktı. Bana göre YRP, AKP ve MHP'yi Erdoğancılığa hapsediyor. Bu haliyle düşündüğümüzde YRP'nin çıkışı İslamcılığın Erdoğancılığa uyarısıdır. İslamcılık dersek Yeniden Refah'tır. Bana kalırsa İslamcı tabancı Yeniden Refah'ta. "
Kaynak: TELE1