Öcalan’ın avukatlarından İmralı başvurusu

Yayın tarihi: 27 Haziran 2019 Perşembe 1:40 pm - Güncelleme: 27 Haziran 2019 Perşembe 1:40 pm

 PKK lideri Abdullah Öcalan’ın avukatları Rezan Sarıca, Nevruz Uysal, İbrahim Bilmez ve Serbay Köklü, müvekkilleriyle görüşmek için Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvuruda bulundu.

Öcalan’ın avukatları 8 yıl aradan sonra 2 Mayıs, 22 Mayıs 12 Haziran ve 18 Haziran’da olmak üzere müvekkilleriyle 4 görüşme gerçekleştirdi.

Ne olmuştu?
PKK lideri Abdullah Öcalan’ın 23 Haziran’da tekrarlanacak İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimi için “tarafsızlık çağrısı” yaptığı mektubu tartışmalara neden olmuştu.

Tunceli Munzur Üniversitesi Sosyoloji Bölüm Başkanı Doç. Dr. Ali Kemal Özcan, Öcalan’ın 23 Haziran seçimine ilişkin, 18 Haziran’da İmralı’da yazdığını ifade ettiği mektubu 20 Haziran akşamı açıklamıştı.

Anadolu Ajansı ve İHA’nın duyurduğu haberlere göre Kemal Özcan açıklamasında, “Devletin uygun görmesi sonucu İmralı’ya gittiğini” belirterek, Öcalan’ın, 23 Haziran Pazar günü yapılacak seçimlere dair “HDP’de vücut bulan demokratik ittifak anlayışı güncel seçim tartışmalarına taraf ve payanda yapılmamalıdır” mesajını verdiğini ifade etmişti.

Özcan’ın görüşme iddialarına ilişkin Asrın Hukuk Bürosu, “Özcan, Perşembe akşam saatlerinde büromuz avukatları ile de temas kurmaya çalışarak İmralı’da görüşme yaptığını iddia etmişti. İmralı’ya avukat olmayan bir kişinin götürüleceğine dair bir bilgiye sahip değildik. 2 Mayıs tarihinden bu yana gerçekleşen tüm görüşmelerde uyguladığımız üzere, müvekkilimizin mesajlarını önce muhataplarıyla akabinde kamuoyu ile paylaşan bir tutum içerisindeyiz. Müvekkilimizin duruşu ve sözlerinin toplumsal politik bağlamda taşıdığı önemin bilincindeyiz ve açıklamalarımızda da bu sorumluluğu ve dikkati sergilemek çabasındayız. Dolayısıyla 2 Mayıs’tan bu yana yoğunlaştığı haliyle İmralı ve müvekkilimiz hakkında bizimle temasa geçmeye çalışan her kişi ve kuruma karşı da bu dikkat ve sorumlulukla yaklaşmak zorundayız. Özcan’ın gerçekleştirdiğini söylediği görüşmesine dair ifade ettiği hususlar, bunları kamuoyu ile paylaşma biçimi ve kullandığı kavramlar kendisini bağlayacak hususlardır. Bizim müvekkilimizle görüşmeden bunları teyit etmek ya da yanıt vermek durumumuz bulunmamaktadır.” açıklamasını yapmıştı.