Müyesser Yıldız: Benden hatıra kravat alsın

Yayın tarihi: 9 Temmuz 2020 Perşembe 4:01 pm - Güncelleme: 9 Temmuz 2020 Perşembe 4:02 pm

ODA TV Ankara Haber Müdürü Müyesser Yıldız, Hulusi Akar’ın istediği 250 bin lira tazminatın yüksek olduğuna dikkat çekerek, “Bu nedenle daha düşük; örneğin kendilerine, Genelkurmay Başkanı’na ve kuvvet komutanlarımıza benden hatıra olacak şekilde kravat almasına yetecek bir meblağa hükmetmenizi diliyorum” dedi.

“Devletin güvenliğine ilişkin bilgileri açıklama” iddiasıyla tutuklu bulunan ODA TV Ankara Haber Müdürü Müyesser Yıldız ile Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın birbirlerine karşılıklı olarak açtığı tazminat davası 7. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görüldü.

Davada Akar, Yıldız’ı gizli tanık kod Abdullah’ın 17. Ağır Ceza Mahkemesi’nde hakkında kullandığı ifadeleri haberleştirdiği gerekçesiyle suçluyor ve 250 bin lira tazminat istiyor, Yıldız açtığı karşı davada Akar’dan 5 lira tazminat talep ediyor.

Hakim daha önceki duruşmada tarafları dinlediğini söyleyerek, “Daha bir fazla bizi dinlemeyeceğim. Ceza davasının sonucunu bekleyeceğim” dedi. Yıldız’ın avukatanının duruşma salonu önündeki polis yoğunluğunu hatırlatması üzerine hakim, “Ben dosyama bakarım ona göre karar veririm” yanıtını verdi.

Dava 10 Eylül’e ertelenirken, Akar’ın Yıldız hakkında açtığı ceza davasının kesinleşmesi beklenecek. Ayrıca Yaldız’ın mahkemeye SEGBİS ile katılma talebi de reddedildi.

Müyesser Yıldız: FETÖ ya hiç gitmedi ya da yeniden geliyor!

ZEKERİYA ÖZ İLE DAVALARINI HATIRLATTI

Yıldız davaya yazılı beyanlarını gönderdi. “Anlatacaklarım 10 yıllık hukuk serüvenimizin hazin bir tablosudur” diyen Yıldız, 10 yıl önce, dönemin neredeyse “milli kahramanı” ilan edilen firari FETÖ’cü/casus savcı Zekeriya Öz’e hukuku çiğnediği için tazminat davası açtığını belirterek, o günleri şöyle anlattı:

“Güç ondaydı, tutuklandım. 15.5 ay Silivri’de hapis yattım. O tazminat davasına da Silivri’den katılmaya devam ettim. Hakime hanıma, tam karar vereceği sırada, ‘Aman lehime karar vermeyin, Yargıtay 160’a bağlandı. Siz ne karar verirseniz verin nasılsa onlar ‘gereğini’ yapar. Başınıza bir şey gelmesini istemem. Bir de sizin vebalinizi üstlenmeyeyim’ demiştim. O dava halen devam ediyor. Yargıtay’ın ilgili dairesi, dava açma hakkım olmadığı gerekçesiyle yerel mahkemenin lehimdeki kararını reddetti. Bakalım Ceza Genel Kurulu ne karar verecek? Bu gidişle beni Zekeriya Öz’e tazminat ödemeye mahkum ederlerse şaşırmam.”

‘AKAR O İSME DAVA AÇMADI’

Akar’ın yaptığı haber nedeniyle hem tazminat hem de ceza davası açtığını hatırlatan Yıldız, ‘yine hukukun üstünlüğü değil üstünlerin hukuku’ mekanizmasının çalıştığına vurgu yaparak, şunları belirtti:

“Olayda dikkat çekici kısım şudur, Akar, hakkındaki ithamların sahibi kod Abdullah aleyhinde hiçbir dava açmadı, bunları haberleştiren benim cezalandırılmamı istedi. Ancak şu da yaşandı; Akar, bir yıl önce albaylığa terfi ettirdiği kod Abdullah’ı bu haberden sonra emekli etti, üstüne onun ‘kripto FETÖcü’ olduğunu da öne sürdü; ama yine dava açmadı. Peki neden onun hakkında herhangi bir dava açmadı? Devletin bu en muteber gizli tanığının bugüne kadar anlattıklarıyla görülen davaların boşa düşmesi ve yeni bir şeyler anlatabileceği endişesi olabilir mi; bilmiyorum.”

‘AKAR KRAVAT ALSIN’

?Akar’ın kendisinden 250 bin lira talep etmesini “Allah kabul etsin; Kayseri’de yaptırdığı caminin bir eksiği kalmadığını, sözkonusu meblağı bunun için talep etmiş olmadığını düşünüyorum” diye yorumlayan Yıldız, “Bu nedenle daha düşük; örneğin kendilerine, Genelkurmay Başkanı’na ve kuvvet komutanlarımıza benden hatıra olacak şekilde kravat almasına yetecek bir meblağa hükmetmenizi diliyorum”dedi.

Akar’ın 26 Haziran günü “Geleneksel Gazetecilik Yarışması” ödül töreninde “Gazeteciler cesur, ısrarcı ve araştırmacı olmalı” sözlerini hatırlatan Yıldız, kendisinin de ‘cesur, ısrarcı ve araştırmacı’ bir gazeteci olduğunu söyleyerek, “Bu yüzden cezalandırılmamın Türk Milleti’nin vicdanında asla kabul görmeyeceğine inancım tamdır. Ayrıca normal, demokratik bir hukuk devletinde yaşıyor olsak, hakkında soruşturma açılması ve yargılanması gerekenlerin gerçekte kimler olabileceği hususunu da milletimizin takdirlerine bırakıyorum” ifadelerini kullandı.

NE OLMUŞTU?

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Müyesser Yıldız’a 2018 yılında 250 bin liralık tazminat dava açmıştı. Hulusi Akar’ın açtığı davaya konu olan haber ise, Müyesser Yıldız’ın “Devletin en muteber” gizli tanığı olan kod adı “Abdullah”ın FETÖ Kara Havacılık davasındaki ifadesiydi. Hulusi Akar, uzun dava dilekçesinde kendisini eleştiren Müyesser Yıldız’ın yazılarını, “Kişisel husumete ve kine” bağlamıştı. Müyesser Yıldız da, Akar’a 5 liralık tazminat davası açmıştı. Her iki dava da birleştirilmişti.

Müyesser Yıldız dava bir önceki duruşmasında yaptığı savunmada şu ifadeleri kullanmıştı:

“37 yıllık gazeteciyim. Bugüne kadar değil hakaret davası açılması, hiçbir haberime tekzip veya yalanlama dahi gelmedi. Ben, TSK’ya kumpas kurulurken askerlerimize sahip çıktım ve onları savundum. Bunun bedelini de Silivri Cezaevi’nde yatarak ödedim. TSK’ya kimsenin hakaret etmesine izin vermem. Sayın Akar kendisine ‘kin, nefret, husumet’ beslediğimi ifade ediyor. Tanımam, bilmem. Dili dilime, eli elime değmemiştir. Sadece şehit cenazelerinde ve televizyonlarda gördüğüm birisidir. Silah arkadaşı, mevkidaşı değilim. Makamında gözüm yok ki husumetim olsun. Ben sadece ülkemize yaşatılan 15 Temmuz travmasının ortayı çıkması için çalışıyorum, çalışmaya da devam edeceğim.”