Fatih Terim kendi alanında kalmalı.
Maç önü kameraların karşısına geçen teknik direktörlerden beklenen(ler) nedir?
Oyuna dair stratejilerinin açıklanması.
Rakibine dair zihinsel pratiklerinin neler olduğunun aktarılması.
Taraftarlarına ve izleyenlerine maçın süreçleriyle ilgili nasıl bir rota sunulduğunun paylaşılması gibi oyuna, rakibe, oyunculara ve kendisine dair merak edilen konuları paylaşılmasıdır.
Peki Fenerbahçe derbisi öncesi Galatasaray futbol takımının alternatifsiz teknik direktörü ne yaptı?
Tribünlerde seyirci sayısının çokluğundan, maçı izlemeye gelen kalabalıktan şikayetçi oldu ve bu konuda TFF’yi Fenerbahçe'ye ayrımcılık yaptığı gerekçesiyle suçladı.
Bu kalabalığın “küfür” ettiğini iddia ederek fanatik taraftarlarına şikayet etti.
Maça dair konuşması beklenen Terim o konuda konuşmadı ama takımdan, kafileden sorumlu yöneticinin çözeceği bu tarz konuları kameraların önüne taşımayı - konuşmayı- tercih etti.
Sonuçta.
Fenerbahçe yönetiminin TFF’ye müracaat ederek sağlık çalışanlarının maça davet edilmesine dair başvuruda bulunduğundan Fatih Terim’in habersiz olduğunu öğrendik.
TFF’yi, Fenerbahçe yanlısı olmakla haksız yere suçladığını gördük.
Küfür edilip edilmediği konusunun havada kaldığını farkettik.
Eğer yenilirse konuşulacak konunun yönünün ne olacağını gösterecek bir oku medyanın ve camiasının zihnine nasıl bırakılabileceğini deneyimledik.
Tadı kaçmış futbolun tadını daha da kaçırmamak gerektiğini, başarısız olabilme ihtimaline karşı taraftar duygularını örtü olarak kullanmanın etik bir fikir olmadığının altını çizdik.
Bir notu da düşelim. Okuyucularım yazılarımdan bilir küfür, hakaret kabul edilmezdir ve kurallarla cezalandırılmalıdır. Net. Yeni okuyucular bu yazdığımdan “ne yani küfürü haklı mı görüyorsunuz” sonucunu çıkarabilir. Çıkmaz!..
Twitter: @Hulya__Coskun
Instagram: hulyacoskun